~Okuyacaklarım~
4 stories
𝔎𝔲𝔭𝔞⁶ 𝔳𝔢 𝔎𝔞𝔯𝔬⁵ by Nida_53736
Nida_53736
  • WpView
    Reads 58
  • WpVote
    Votes 10
  • WpPart
    Parts 3
-10 ʏıʟ ᴏ̈ɴᴄᴇ- *𝑆̧𝑂𝐾 𝐻𝐴𝐵𝐸𝑅* Çocuk yaşta oyuncu olan Deniz ARSLAN hayranlarının kalbini kazandı, kariyerinde bir numara olan ARSLAN 18. yaş gününü kutladığı akşam intihar etti. Genç oyuncu komaya girdi. -10 ʏıʟ sonra- *𝑆̧𝑂𝐾 𝐻𝐴𝐵𝐸𝑅* 10 yıl önce intihar eden Deniz ARSLAN komadan uyandı.Kariyerini kaybeden oyuncu şimdi ne yapacak? •𝑴𝒖𝒉𝒂𝒃𝒊𝒓: 𝟏𝟎𝒚ı𝒍 𝒈𝒆𝒄̧𝒎𝒆𝒔𝒊𝒏𝒆 𝒓𝒂𝒈̆𝒎𝒆𝒏 𝒌𝒂𝒓𝒊𝒚𝒆𝒓𝒊𝒏𝒊𝒛𝒆 𝒈𝒆𝒓𝒊 𝒅𝒐̈𝒏𝒎𝒆𝒚𝒊 𝒅𝒖̈𝒔̧𝒖̈𝒏𝒖̈𝒚𝒐𝒓 𝒎𝒖𝒔𝒖𝒏𝒖𝒛? •𝑫𝒆𝒏𝒊𝒛 𝑨𝑹𝑺𝑳𝑨𝑵: 𝑴𝒂𝒍𝒆𝒔𝒆𝒇 𝒔𝒐𝒏 𝒚𝒂𝒔̧𝒂𝒏𝒂𝒏 𝒐𝒍𝒂𝒚 𝒚𝒖̈𝒛𝒖̈𝒏𝒅𝒆𝒏 𝒃𝒊𝒓𝒂𝒛 𝒂𝒓𝒂 𝒗𝒆𝒓𝒎𝒆𝒚𝒊 𝒅𝒖̈𝒔̧𝒖̈𝒏𝒖̈𝒚𝒐𝒓𝒖𝒎, 𝒂𝒚𝒓ı𝒄𝒂 𝒚𝒂𝒑𝒎𝒂𝒎 𝒈𝒆𝒓𝒆𝒌𝒆𝒏 𝒃𝒂𝒛ı 𝒑𝒍𝒂𝒏𝒍𝒂𝒓ı𝒎 𝒐𝒍𝒂𝒄𝒂𝒌. 𝑮𝒆𝒍𝒊𝒔̧𝒎𝒆 𝒐𝒍𝒖𝒓𝒔𝒂 𝒔𝒊𝒛𝒆 𝒉𝒂𝒃𝒆𝒓 𝒆𝒅𝒆𝒓𝒊𝒎. •𝑴𝒖𝒉𝒂𝒃𝒊𝒓: 𝑷𝒆𝒌𝒊 𝑫𝒆𝒏𝒊𝒛 𝑯𝒂𝒏ı𝒎 𝒔𝒐𝒏 𝒃𝒊𝒓 𝒔𝒐𝒓𝒖𝒎𝒖𝒛 𝒐𝒍𝒂𝒄𝒂𝒌. •𝑫𝒆𝒏𝒊𝒛 𝑨𝑹𝑺𝑳𝑨𝑵: 𝑩𝒖𝒚𝒓𝒖𝒏 𝒔𝒊𝒛𝒊 𝒅𝒊𝒏𝒍𝒊𝒚𝒐𝒓𝒖𝒎. •𝑴𝒖𝒉𝒂𝒃𝒊𝒓: 𝑵𝒆𝒅𝒆𝒏 𝒊𝒏𝒕𝒊𝒉𝒂𝒓 𝒆𝒕𝒕𝒊𝒏𝒊𝒛? •𝑫𝒆𝒏𝒊𝒛 𝑨𝑹𝑺𝑳𝑨𝑵: ... -ᴅᴇɴɪᴢ ᴀʀsʟᴀɴ- İnsanlar benim intihar ettiğimi düşünüyorlar ama yanılıyorlar, ben Deniz ARSLAN intihar etmedim suikasta uğradım. Beni öldürmeye te
ÖLÜME FISILDAYAN ADAM (Raflarda) by MishaPM
MishaPM
  • WpView
    Reads 14,505,494
  • WpVote
    Votes 666,871
  • WpPart
    Parts 36
Geçmişindeki acıların külünden doğmuş zeki bir dolandırıcı; siyah kelebek. Yaşamadığı için ölmeyi bile beceremeyen hayata küskün bir kız; sudan korkan balık. Tanrının birbirlerinde çare bulmaları için bir araya getirdiği iki kişi. Peki ya bir gün ömrü olan bir kelebek yarına aşık olursa ne olacak? "Yürüyemiyorsan uçarsın dedi "Ölüme Fısıldayan Adam", ben de O'na uçtum..."
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,307,051
  • WpVote
    Votes 693,201
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,280,278
  • WpVote
    Votes 2,251,053
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."