Gel bacı aramıza katıl
54 cerita
Tahassür oleh darcellelune
Tahassür
darcellelune
  • Membaca 152,120
  • Suara 8,166
  • Bagian 35
TAHASSÜR Cihan ve Kamerin hikayesi... Yıllar önce birbirine verilmiş sözler... Yıllarca birbiriyle kavuşmayı bekleyen iki insan yıllar sonra tekrardan karşılaşır. Fakat adam o kadar çok değişmiştir ki kadın onu tanıyamaz. Bu aşkta kim haklı? Aynı adama tekrardan aşık olan kadın mı? Yoksa verdiği sözü tutmayan kadına kırılan adam mı? Tercümanlık yapan Kamer ve onun çalıştığı şirketin sahibi Cihan... ★ Eve geldim. Bende ki yedek anahtarla kapıyı açtım. Koşa koşa yukarı çıktım. Gördüğüm manzara yere çakılmama sebep oldu. Kamer yerde oturmuş ağlıyordu. Bana baktı. Pişmanlıkla gözlerimi sıkıca kapadım. Öğrenmişti... İşte şimdi her şey başlayacaktı. "K-kamer ben..." "Açıkla!" Diye bağırarak ayağa kalktı. Hüzünle ona baktım. Sinirliydi haklıydı. Ama ben ona bağırmayacaktım kıyamazdım ona. "Söyleyemedim üzgünüm." Pişmanlıkla bana baktı. Gözleri artık farklı bakıyordu. Şu an huzur bulamıyordum. Yıllarca onu aramışken şimdi kaybedemezdim. Ne olursa olsun aşkımın arkasında duracaktım. ★ Kapak tasarımı: dreammsolider
MECZUP -Pus Serisi 3- oleh ankaaric
MECZUP -Pus Serisi 3-
ankaaric
  • Membaca 47,979
  • Suara 2,779
  • Bagian 11
Hiç arkadaşınız bir suç işledi ve bedelini de siz ödediniz mi? Daha önce ödenen bedellerden farklı bir bedel bu.. Futbolcu arkadaşının gezmeye geldiği Karadeniz'de yanlışlıkla kırdığı testi yüzünden evlenmek zorunda kalan bir gencin hikâyesi bu.. Tufan Dereli'yi bilenler bilir.. Delinin, patavatsızın ve aklı bir karış havada gezenin tekidir. Peki evlenmek zorunda kaldığı kızın da ondan aşağı kalır yanı yoksa? Kafası bozuk, ağzı ondan da bozuk bir Karadeniz kızıyla evleniyorsa.. PUS serisinin 3. kitabı Meczup sizlerle...
Kırıcısınız Beyefendi|Yarı Texting| oleh ayisigininaltindan
Kırıcısınız Beyefendi|Yarı Texting|
ayisigininaltindan
  • Membaca 2,105,963
  • Suara 94,905
  • Bagian 49
Bir kız var, içine kapanık kız. Belli bir alanı var kendince güvenli olan. Bu güvenli alanın dışına çıkmayan bir kız. Bu kız arkadaşı telefonlarına cevap vermeyince, arkadaşının ağabeyinin telefon numarasını alır. Ona verilen numaranın yanlış numara olduğunu bilmeden yazar o numaraya. Sonrasında büyük bir kırgınlık. Peki, kimdi yazdığı adam? Daha önemlisi hayatına nasıl dahil olacaktı? Kalbini ilk konuşmada paramparça eden adam, onun hayatına nasıl iyi gelebilirdi?
ÇEVİKÇİ BEY | Tamamlandı oleh ozodlx_
ÇEVİKÇİ BEY | Tamamlandı
ozodlx_
  • Membaca 3,623,377
  • Suara 201,650
  • Bagian 39
Güneş: Polis ol, polisle birlikte ol ama asla polislik olma demişler ya Güneş: Halt etmişler Güneş: Tutuklayanım sen olacaksan polislik olmaya razıyım Çevikçi Bey çevrim içi (01.52) Görüldü (01.52)
ZORA SARILDIK/TAMAMLANDI oleh pekbiafiliyalnizlik
ZORA SARILDIK/TAMAMLANDI
pekbiafiliyalnizlik
  • Membaca 9,040,032
  • Suara 436,086
  • Bagian 77
Bordo Bereli cesur bir askerin ve başarılı bir doktorun hikâyesi... ''Halide sana deli gibi aşık!'' En yakın arkadaşım, sevdiğim adama sırrımızı söylerken, duvarın dibinde gizlice onları izliyordum. Tüm bedenim heyecan ve korkuyla titriyordu, Ali Deniz'in insanın içini üşüten sesini duyduğumda kalbim buz tutmuştu. "Şimdi git o arkadaşına söyle! Bin tane kalbim olsa birini bile ona vermem!"
Asker Bey - Texting -  oleh BunnyBugs768
Asker Bey - Texting -
BunnyBugs768
  • Membaca 6,509,785
  • Suara 242,873
  • Bagian 74
Yanlışlıkla bi askere mesaj atarsan ne mi olur??? Görelimmm..
BRONZ SERİSİ oleh zanegzo
BRONZ SERİSİ
zanegzo
  • Membaca 11,374,958
  • Suara 787,624
  • Bagian 75
❝El bebek, gül bebek değil; el bebek, öl bebek.❞ Karanlık örgütün kurduğu düzen için doğmuş bir kız çocuğuyken ona verilen en büyük ceza sevgisizlikti. Kaderini kabullendi ve kartını oynadı. O kim miydi? Hisar Alatav. Hayır, sil. His Alatav. Karanlık düzenin kıyameti olmak üzere. O ise Bronz. Karanlık örgüte başkaldırıp kartları yeniden dağıtan adam. Ona Bronz derler. Onların tohumları el bebek gül bebek değildi; el bebek öl bebekti.
Atlantis'in Beş Kurucusu - Yeni Umut Dünya (Düzenleniyor) oleh whysoserious46
Atlantis'in Beş Kurucusu - Yeni Umut Dünya (Düzenleniyor)
whysoserious46
  • Membaca 409,775
  • Suara 30,937
  • Bagian 124
--En yüksek Bilim Kurgu #1, Fantastik#1-- "Beni kapının önünde bıraktın. Bir ay sonra döneceğini söyleyip. Beş yıl, iki evren, on kıta sonra kafana silah dayamam gerekti beni geri alman için. " Uyarı: Bir önceki hikaye düzenlenme aşamasında olduğu için bu hikaye ile aralarında kopukluklar olacaktır. Kendi riskinizde okuyunuz. İyi okumalar. Atlantis'i arkalarında bıraktılar. Peki ya gölgeler? Onlardan öylece vaz mı geçtiler? Yeni bir umut ve yeni bir görevle Dünya'ya geldiler. Ama Dünya'daki hayat bekledikleri gibi değil.
+22 lagi
Reflection oleh whysoserious46
Reflection
whysoserious46
  • Membaca 5,486
  • Suara 317
  • Bagian 10
Teknolojinin son harikası mı tanrının bir mucizesi mi? İkisi de değildi. O bilimin en yeni oyuncağı tabiatın en son ucubesiydi.
EYLİLA +18 oleh gecenin_kizi07
EYLİLA +18
gecenin_kizi07
  • Membaca 453,948
  • Suara 11,951
  • Bagian 33
Olduğum yerde hareketsizce yerde yatan adama bakıyordum. ''Hayır...hayır...hayır b-bu...bu olamaz'' dedim. Ne diyeceğimi bilmez halde şaşkınca yerde kafasından kanlar akan adama bakıyordum. Ben az önce ne yapmıştım? Ellerim , ayaklarım her yerim titremeye başlamıştı. Buz tutmaya başlamıştım. Ben ne yapmıştım. Etrafımda birileri konuşuyordu ama duymuyordum. Kulaklarım kapanmıştı. Beynim bu görüntüyü algılamak istemiyordu. Birinin önüme geçmesini ve kollarıma baskı uyguladığını ve ''tamam...tamam bakma'' diyerek kollarımı okşamaya başlamasını hissetmiştim. Önüme dikilen Bora'ydı. Bora'nın göğsüne bakarak ''Bora ö-öldü mü?'' diye sordum kekeleyerek. Dilim hareket ediyordu ama sanki ben konuşmuyordum. Benim yerime başka biri konuşuyordu. Bora'nın yanına dikilen Savaşla bakışlarım Savaş'ı bulduğunda ''o ö-öldü mü?'' diye ona da sordum. Savaş bilirdi anestezi bölümü okuyordu. Savaş yutkunduğunda gözlerini benden kaçırdı ve başını hareket ettirerek öldü demek istedi. Kabullenmeyerek başımı iki yana sallayarak ''hayır...hayır...hayır bir şey yap Savaş ölmesin... ölemez Savaş lütfen...lütfen'' diyerek Savaş'ın tişörtünü ellerime alarak sıktım. Kendimden geçmiş gibi Savaş'ın göğsüne art arda vurarak ''kurtar onu bir şey yap...lütfen ölemez...b-ben katil olamam'' diyerek yüksek sesle bağırdım. Savaş tepkisizce sakinleşmemi beklediği için elini dahi kaldırmadan sessizce beni izliyordu. Ben katil olmuştum.. BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR .