🌻🌻🌻
37 stories
Gözyaşı Kadehleri by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 973,016
  • WpVote
    Votes 74,385
  • WpPart
    Parts 40
*Yetişkin içerik barındırır. *Nefretten aşka/anlaşmalı evlilik kurgusu --- "Kimi öptüğünün farkında bile değilsin," dedim üzerime tüm ağırlığıyla kapanan bedenini omuzlarından hafifçe iterek. Yüzlerimiz arasında bir nefeslik mesafeden fazlası yoktu. Aldığı her nefes benden doğuyor, aldığım her nefes ondan kopuyordu. Az önce dudaklarıma dokunan dudaklarını diliyle ıslattı ve ardından göğsü şişerek göğsüme yaslandı. Altında ezilmeye, o isteyerek üstümden kalkmadıkça son veremeyeceğimi biliyordum. Yatakla arasında kalan bedenimi kıvrandırıp yormak yerine onu ikna etmek için dudaklarımı araladım. "Sarhoşsun, farkında bile olmadan beni öptüğün için pişman olduğunu haykırdığın bir sabaha uyanmak istemiyorum." "Kim olduğunun farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" diye sorarken sarhoşluğunun izlerini taşıyan sıcak nefesi yüzümü okşadı. "Karımı öptüğümün farkında olmadığımı mı sanıyorsun?" İrkilerek gözlerimi kırptım birkaç kez. Etrafta birilerinin olup olmadığını görmek için delice odaya bakındım. Kimse yoktu. Cevahir Avcıoğlu'nun beni 'karısı' olarak benliğine katmasına sebep olacağı oyunumuzun seyircilerinden hiçbiri burada değildi. Dudaklarını biraz önceki hafif baskıdan çok daha yoğun bir biçimde yeniden dudaklarıma bastırdığında zihnim binlerce soruya aynı anda yanıt aramaya başladı. Bizim dünyamızda her şey sahteydi. Her şey oyundu. Seyirciler gittiğinde perde kapanır, oyuncular birbirlerinin yanından hızla kaybolurdu. Ama şimdi ilk kez, hatta belki de son kez seyircisiz oynuyordu oyununu. Avcıoğlu'nun kurallarına kendisinden başka kimse karşı çıkamazdı. Bizim için yıkımı getirecek olan da, işte bu nedenle, bizzat kendisi olacaktı. --- '260224
BÜLBÜL KAPANI by Loresimaa__
Loresimaa__
  • WpView
    Reads 20,248,350
  • WpVote
    Votes 1,295,263
  • WpPart
    Parts 45
"Bela yağmur gibi gökten yağarsa Başını ona tutmaktır, adı aşk..." . . . 🪶❤️‍🔥 Kapak tasarım; @Publiisherr
ÜZÜM BUĞUSU by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 2,125,273
  • WpVote
    Votes 131,866
  • WpPart
    Parts 33
Sene 1992, ülke sağ ve sol çatışmasının izlerini hâlâ taşıyorken henüz yoluna girmiş bir düzen yoktur. Bu çatışmanın içerisinde aynı evde doğup büyümüş olan Firuze ve Ecevit birbirlerinin tek ve en sevdiği oyun arkadaşıdır. Yetişkinlerin kavgalarının ötesinde, boya kalemleri ve oyunlarıyla büyüyen iki çocuğun doğarken beraber yazılan hikayeleri; bir doğum gününde sert bir silgiyle silinir, hiç var olmamış gibi koparlar birbirlerinden. Silgi yazıyı siler, kağıdı hırpalar ve Ecevit bir ailenin avucunun içinde yok edilir. Suçlar ve cezalar. Cezaları yalnızca suçlular mı çeker? Silgi yazıyı siler, leke bırakır ve Firuze en sevdiği oyun arkadaşını kaybeder. Suçlananlar ve cezalandırılanlar. Suçlular sadece yetişkinlerden mi çıkar? Firuze Akın ellerinde fırçalar, karşısında tablolarla yıllardır oyun arkadaşını beklemektedir. Seneler sonra aynı sayfa açılır, silgi de kalem de tek kişinin eline düşer. Ali Ecevit Tarhan, yazıp silmek için yok edildiği o yere geri döner. *** "Firuze sen benim çocukluğumsun," Gözleri derin bir şefkatle bana bakıyordu. Konuşan Ecevit'ti. Onu evvelden tanıyordum. Gözlerindeki şefkat avucunun içine düştü, un ufak edildi. "Firuze sen benim çocukluğumun katilisin," dedi acıyla, nefesini keskin bir bıçak kesti, o bıçağı ben tuttum sandım. Konuşan Ali Ecevit Tarhan'dı. Onu yeni tanıyordum.
KAYIP NOTALAR by Invictus1408
Invictus1408
  • WpView
    Reads 219,833
  • WpVote
    Votes 36,018
  • WpPart
    Parts 68
Çetin bir hayatın içinde, dinmeyen arzuların hapsinde yaşayan mutsuz bir adam kendi çirkin ve tehlikeli dünyasından çok uzakta, yalnızca müzikle yaşayan masum, piyanist bir genç kadınla tanıştı... Duyulan ses Do Major'dü. "Soluksun bana," dedi kadına... Aldığı soluktu kadın. "Yüreğim yalnızca senin," dedi kadına... El değmemiş tek şeydi yüreği. Bu kez mutsuz aşkın ağıdı, Do Minor duyuldu. Adı kalbinde, müziği zihninde yankılandı. Ve bir gün; Kadın kayboldu... Ve müzik sustu. Hüzünlü bir ağıt gibi Fa Minor yankılandı. Babanın sanatı oğluna mirastır, derler. Oğluna bıraktığı tek miras acımasız ve çirkin bir dünya ile birlikte sessizlikti. Yıllar sonra o sessizliği yırtan yine bir genç kadın oldu ve o da müzikle geldi. Kimilerinin kader, kimilerinin ise tesadüf dediği olaylar bir biri ardına yaşanarak yıllarca gizli kalmış olan tüm gerçekleri ortaya çıkaracak, bu gerçekler kulaklarda farklı seslerde yankılanacaktı. Kimi Fa Minor, kimi Re Major, kimi ise Mibemol Major duyacaktı. Aşkın Çağrısı ise kaybolan notalarda saklıydı. Bu çağrıya kulak veren kim olacaktı? Hikaye müzikleri; https://open.spotify.com/playlist/7tDIcvCgzYNrFZPmJVyJFU?si=1GpPgvYuQgWzI7qoyXRvAQ
ŞAFAK VURGUNU by authsevvy
authsevvy
  • WpView
    Reads 624,827
  • WpVote
    Votes 41,762
  • WpPart
    Parts 17
❝Işığa ulaşmak için önce karanlıktan korkmamayı öğrenmen gerek. Çünkü şafak karanlığın içinde. Karanlıktan uyan, gözlerini aç, geceyi terk et, şafaktan kaç.❞ ☼ Çeyrek Vurgun Serisi'nin birinci kitabıdır.
Sen Başkasın by dusklavande
dusklavande
  • WpView
    Reads 250,048
  • WpVote
    Votes 26,784
  • WpPart
    Parts 20
*baba-kız / ikinci şans --- Kurduğu ve uymazsa ölecek gibi hissettiği aksamaz düzenine ansızın dahil olan kızından sonra hayatı baştan başlayan bir adam... --- '250125
NARE by majezikmerv
majezikmerv
  • WpView
    Reads 315,580
  • WpVote
    Votes 22,057
  • WpPart
    Parts 37
Nare, güç ve direnç sahibi demekti. 🤎🩺
Leyla'ya Kadar by cakltasi
cakltasi
  • WpView
    Reads 280,330
  • WpVote
    Votes 12,786
  • WpPart
    Parts 28
31.01.2025 Cuma akşamı bölümler kaldırılacak, 03.02.2025 pazartesi günü ilk bölümün düzenlenmiş hali ile yeniden burada olacağız! ♥️♥️ Merhaba desin diye bekledim. Ben geldim ya da döndüm. Hoş geldin diyebilir miydim bilmiyordum ama böyle bir şey bekledim. Ali Kemal, gözlerindeki derin ifadeyle, ki ben o ifadeye bir anlam yüklemekten korkmasam kesinlikle hasret derdim, gözlerime tutundu ve başını omzuna düşürdü. Yüzünde beliren buruk bir gülümseme ile göz kırptığında her şeye rağmen, onun yüzündekinin bir yansıması gibi benimkinde de bir gülümseme belirdi. Bana ne merhaba dedi, ne de gidiyorum demediği gibi döndüm dedi. İçimde büyük bir yangının fitilini ateşlemek ister gibi kırptığı gözünün hemen ardından asla cevabını bilemediğim o soruyu sordu. "Bulabildin mi, ne renkmiş gözlerim?"
MÜNFERİT by RArsenDemir
RArsenDemir
  • WpView
    Reads 6,159,070
  • WpVote
    Votes 334,573
  • WpPart
    Parts 54
Bedenini öne doğru büktü ve koyu kahvelerini kısarak dudaklarını büyük bir yavaşlıkla alnıma dokundurdu. Tam da o anda midemin aniden kasıldığını hissettim. "Eğer benden istediğin gerçekten buysa, abin olurum." Sarfettiği sözler ile kulaklarımda bir uğultu ve hemen ardından boğazımda bir yanma meydana geldi. Onu göğüsünden tutup kendimden uzaklaştırmak ve bu yakınlığın gereksiz olduğunu savunmak istedim ancak dudakları temasını kesmeden ve onu itmemden gram etkilenmeden sürtünerek burnumun ucuna kadar indi. "İhtiyaç duyduğunda, baban olurum." Dudakları burnuma küçük bir baskı uygulayarak kısa süreliğine tenimden ayrılırken çok geçmeden sıcak dudaklarının varlığını yanan yanaklarımda hissettim. Göğüsümde binbir çabayla canlı tutmak için çabaladığım, özenle sakladığım o minik kuşun kanatlarını delicesine çırptığına şahit oldum. Yutkunuşlarım arttı. Nefes alış verişlerim hızlandı. Dudaklarını aralayıp kısa bir nefes aldığı esnada burnunu bir kedi misali usulca yanağıma sürttü. "Sığınmak isteğinde, liman olurum." Ilık nefesini sertçe dışarı bırakarak aralık dudaklarımın arasından içeri sızmasını sağlarken kollarının arasında titredim. "Korktuğunda, kalkan olurum." Dudakları temasını kesmeden bir yol izlercesine dudaklarımı es geçip çeneme ilerledi ve bir sonraki durağında yumuşak bir baskıyla çeneme yaslandı. "Ne olmamı, neyin olmamı istiyorsan o olurum." Başını aşağıya eğmeden hemen önce bakışlarını gözlerime çevirerek yüz ifademi dikkatle inceledi. Rahatsız olup olmadığımı kontrol ediyor olmalıydı. Değildim. Biraz garip hisler içindeydim ancak bu senelerdir hissettiğim huzursuzluk, rahatsızlık ya da korku hislerine hiçte benzemiyordu. "İhtiyacına, isteğine göre şekillenirim ama bu durum kocan olduğum gerçeğini değiştirmez."
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,475,835
  • WpVote
    Votes 544,825
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.