Memoir of 9.12.21 || Chanbaek
9.12.21 Göz yuman herkesi pişman edeceğim. Başka çare yok.
"Kullandığımda hayatımda geri kalan her şeyi unutup bambaşka bir yerde buluyorum kendimi, tarif edemediğim türden uçsuz bucaksız bir yerde. Bazen her şey yok oluyor, bir tek ben kalıyorum, bazense tıpkı kitaplarda tasvir edilen cennetteki gibi bir yerde oluyorum. Uçuyorum, istediğim yere gidiyorum. Dünyayı ben yaratmı...
Umursamaz gibi gözüken ama aslında yaralarla dolu iki genç birbirlerinin sığınağı olabilir mi? darksoul: İçimdeki ateş beni her gece yakarken, kalbim buza dönüşüyor. blackbeauty: Eğer parçalanmışlık, sanatın bir şekli ise, Ben harika bir örnek olmalıyım. 20.06.2017/0:39 AM boyxboy
"Seninle bu şehrin tüm karanlık sokaklarında Byun, sevişelim."
I bet on losing dogs, I know they're losing and I'll pay for my place by the ring, Where I'll be looking in their eyes when they're down, I'll be there on their side, I'm losing by their side. (2024)
Ben gençken iki erkek tanıyordum, çok yakın arkadaşlardı. Ama hep daha fazlası olmayı istediler. Birbirlerini seviyorlardı ama hiç fark edemediler. Karşındakinin ne söyleyeceğinden çok korkuyorlardı. Daha sonra onlar, farklı eyaletlere taşındılar. *mpreg içerir* **Elimden geldiğince düzenlemeye, okuyan kimseyi tetikle...
Baekhyun, dolabında kimden geldiğini bilmediği bir kitap bulur. "Bana neden karadut diyorsun?" "Çünkü saçların bana karadutları anımsatıyor. Çünkü gömleğime karadutların bulaşıyor Baekhyun. O lekeleri yıkasan çıkmaz." "Beyaz gömlek," dedim. "Ona mı bulaşıyor Karadutlarım?" "Evet," dedi. " O kadar çok bulaşıyor ki, k...
kalbimin dolabında şeftalili soda kalmamış, okuduğu dizeler hep bana çıkarmış, bir çatı katında ilk defa öpmüş beni ve öpmeyi düşlediği son adammışım. kalbimi kırmış tanrı ve ben ondan parçalarını toplamasını istemişim, oysa söküp kalbini bana vermiş, çok ama çok sevmişim ^ slight angst, mini fic. tamamlandı. 57k.
Baekhyun birkaç bitki türü keşfetmek istiyordu, yeni bir dünya değil.
hangi daldan koparmışlar seni bilmiyorum ama yaprakların penceremin kenarında duruyor, rüzgar uçurmasın diye içeri mi alayım yoksa elimdeki kibritle tutuşturayım mı seni
Ben on krallığın onuna da tek başıma ve silahsız bir şekilde meydan okuyabilecek kadar deli, kendi halkını vergi artışı nedeniyle grev için galeyana getirecek kadar gamsız, turnuvalardan turnuvalara koşup prensleri birbirine düşürecek kadar korkusuz, ailesi için kellesini bile ortaya koyabilecek kadar cesur bir prensi...
"Ben var ya," diyor. "Koydum senin teşhisi." "Nasıl yani?" "Sürekli bir yerlere dalıp onu mu düşünüyorsun?" "Evet." "Onun varlığı seni etkiliyor ya da çaresiz bırakıyor mu?" "Evet." "Geçmiş olsun," diyor Sehun numarasız gözlüğünü bir doktor edasıyla çıkarırken. "İyiyi anlamlandırma safhasındasın."
Byun Baekhyun, emniyet merkezinin tek psikoloğuydu ve aramızda birkaç bakışma ve tatsız tartışma dışında bir şey geçmemişti. O ufacık boyu, cılız vücuduyla tüm emniyeti çileden çıkarabilecek kabiliyete sahipti kendisi. Ancak hepsi buydu, benden iki yaş küçüktü, yirmi altı yaşında bir klinik psikolog olduğu dışında hiç...
Yabancı, bir cumartesi günü hayatımın orta yerine düşmeden önce sınırlarımın dışına çıkabilmek imkânsızdan daha zor zannediyordum fakat bunun canımı yakacağını bile bile aklıma koyduğu pembe hayallerin peşine takıldım ve daha güçlü biri olup yaşadıklarımın intikamını alacağıma yemin ettim.
Kariyerinde türlü zorluklarla ve engellerle karşılaşan Baekhyun geçmişte bıraktığı hayallerini tamamlamak istediğine karar verir ve her şeyi yarıda bırakıp bir köye yerleşir.
Dedim: Siz sevgili oldunuz? Dedi: Yok, biz birbirimize belamızı sürmüşüz..
"Yalnızlık, seviştiğin o kalpsiz bedende uyuşturuyor seni." "Bunun adı aşk Chanyeol." "Yanılıyorsun Baekhyun, bunun adı kör olmuşluk."
Park Chanyeol, Kore'nin gelmiş geçmiş en iyi Cinayet Masası Komiseriydi. Byun Baekhyun ise Park Chanyeol'e aşıktı.
"Çocuklar pembe yalanlar da söylerler, benim söylediklerim pembe rengini yitireli çok oldu, üzerinden yüzlerce ilkbahar geçti ve benim sonbaharım hiç bitmedi." Baekhyun'un Chanyeol'e olan nefreti tahta kapaklı defterinde saklı. 🌲🌻✨ [!] Yetişkin İçerik Riverdale × Ölü Ozanlar Derneği × Saksı Olmanın Faydaları
Kara çarşafın varlığıyla nefes aldım, kalbimdeki derin yaram. Sürgün edildiğim topraklarda saklanan hayatı bulmaya geldim; denizin hilelerini göze alacağım seni saklamak adına, benim güzel kara incim.
''Havai Fişekler'' sol ellerinin serçe parmağında yeşil ojeyle gezen yıkıkların grubuydu. Bu one-shot @ficstation için yazılmıştır.
"Ben Komutan Park Chanyeol. Bundan böyle, kralım Byun Baekhyun, benim en büyük yeminim."
Bana en kötü halini ver çünkü nasıl olsa seni isteyeceğim. *Maisie Peters - Worst of You şarkısından esinlenilmiştir.*
"eve dönüyorsan, eve dönüş yolunu unuttuysan, çıkmaz sokaktaysan veya çıkmaz sokaklardan kurtulduysan, her neredeysen ve her nereye gidiyorsan"
Hun for Nini Biliyorum sen de üzüldün ama ben bittim artık, mahvoldum. Beni sen mahvettin demiyorum ama mahvoldum. "Dayanabileceğimizi sandığımızdan çok daha fazlasına dayanabiliyoruz." demişti Frida, ben artık dayanamıyorum Jongin, senin için bile olsa dayanamıyorum...
Ama ben, onu ömür boyu karanlık dünyamın beyaz çizgilerine mahkum edecek kadar bencil olabilir miyim? Veya o, karanlıkta hevesle çizdiğim çizgilerimin gerçek sahibi mi? © Tüm hakları, Byun Baekhyun'un göz kapaklarının ardında saklıdır. © •angst with happy end√