Okuyacaklarım:
19 stories
VAVEYLA by binnurnigiz
VAVEYLA
binnurnigiz
  • Reads 32,562,145
  • Votes 1,328,394
  • Parts 44
Her şey bir ölümle başladı. Ölüm, nefreti takip etti. Nefret, intikamı körükledi. Ve aşk hepsini alaşağı etti. Yüksek kayalarda uçan kartal, kayanın en dibinde yaşayan küçük kıza âşık oldu. Onların aşkı, çığlık. Onların aşkı, feryat. Onların aşkı, acı. Onların aşkı, ölüm. Onların aşkı, VAVEYLA. Karanlıkta atılan her çığlık sahipsizdir. Ben senin karanlıkta attığın çığlığım. Seninleyim ama senin değilim.
SEHER YELİ (Kitap Oldu) by umrantan
SEHER YELİ (Kitap Oldu)
umrantan
  • Reads 7,046,041
  • Votes 141,218
  • Parts 17
Kitap olacağı için bölümlerin bir kısmı kaldırılmıştır. 🌱 "Sen benden uzak durabilecek misin?" dediğimde sesim kısıktı. Bedeni gerilirken devam etmeye zorladım kendimi. "Bak," deyip elimi çenemin üstündeki elinin üstüne yerleştirdim. "Elin tenimde gözün gözümde." Gözlerindeki ifade kararırken yüzümü biraz ona doğru yanaştırdım. Dudaklarımız arasındaki mesafe öyle azdı ki... Dudakları yavaşça dudak kenarıma dokundu. Nefes nefese kalmış bir vaziyette, daha fazlasını istiyor, elleri arasında milyonlarca parçaya ayrılıyordum. Gözlerim kapanırken dudağımın altındaki çizgiyi öptü. "Ben seni tüketirim, ben seni yeşertemem Zeynep. Sen benden yeni filizlenen bir çiçeği koparıp atmamı istiyorsun. Yapamam be Zeynep. Yapamam. Bunu sana da kendime de yapamam." 🌱 Amcası tarafından geneleve satılan Zeynep Kızıl, başına kötü bir şey gelmeden önce İstihbaratçı Vural Alazoğlu tarafından kurtarılır. Geçmişindeki acılardan sıyrılamayan Vural, Zeynep'in hayatına bir ışık gibi doğmuştur. Zeynep kalbini Vural'a kaptırdığında kendini aşk ve tutku dolu bir ikilemin ortasında bulur.
Parmak Uçlarındaki Yabancı by imPnar__
Parmak Uçlarındaki Yabancı
imPnar__
  • Reads 54,342
  • Votes 3,040
  • Parts 27
Ayıldıktan sonra bir şey hatırlamayan milyonlarca sarhoş insan vardır. Ama ben onların aksine sarhoş olunca hiçbir şey hatırlamıyorum. Bencede çok garip. Ama bundan daha garip bir şey varsa o da uyandığımda cinayetle suçlanmış olmam. Dizginlenemez bir kişiliğe sahip olmam genelde iyi ama ona benimde söz geçiremem bazen başıma böyle ufak, minicik, küçücük... Pekâlâ! Kabul. Bu sefer kocaman bir bela açtım başıma. Ama ne yapayım ki? İyi geliyordu, bende içtim. Hatırlamadığım bir gece hakkında, tanımadığım insanların arasında katil damgası yiyerek gerçekleri araştırırken akıl sağlığımın yerinde olmasına hâlâ şaşırıyorum. Ama evet, durum bu. Birkaç bardak içkinin bütün hayatıma mâl olacağını nereden bilebilirdim ki? Ah, şu aptal hafızam... Neyse. Sanırım biraz kafamı dinlemeye ihtiyacım var. "Barmen! Bana yine aynısından." ***
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Reads 7,510,497
  • Votes 172,616
  • Parts 15
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
22 | GECENİN SANRISI by darkpsykhe
22 | GECENİN SANRISI
darkpsykhe
  • Reads 2,959,783
  • Votes 219,556
  • Parts 38
*14 Kasım 2023 güncellemesi* İlerleyen bölümlerde yorumlarda birçok spoi ile karşılaşabilirsiniz. Her ne kadar uyarı geçsem, o yorumları silsem de maalesef devam edenler var. Bu nedenle özellikle kritik sahnelerde yorumlara bakmamanızı öneriyorum. Gözlerinizi kapatıp tepkinizi yazabilirsiniz elbette :) Keyifli okumalar dilerim. ** Lilith her zaman günahkârdı. O ki en isyankâr, planını kusursuz yapmıştı. Ve insanoğlu bundan nasibini alacaktı. 22 gün, ardından dolunay kana bürünecekti. Ve melek, kan kırmızı kanatlarını kaybedişinin intikamını alacaktı. 🝳 Akıl hastanesindeki yakınını ziyarete giden Gece, hiç ummadığı bir durumla karşı karşıya kalır. Orada bulduğu mektup, tüm gerçekleri sorgulatacaktır. O geceden itibaren 22 gün başlar. Zaman gittikçe kısalıyor, bu oyunu kim kazanacak dersiniz? Küçük kardeşinizin hayali arkadaşının gerçek olduğunu öğrenseydiniz şayet, siz de delirmek isteyebilirdiniz.
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
YARALASAR(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Reads 16,592,863
  • Votes 671,275
  • Parts 55
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
VERA İLE VAHA   by kariabenam
VERA İLE VAHA
kariabenam
  • Reads 7,590,644
  • Votes 354,571
  • Parts 61
"Geçmişin bana ait," dedi ve kulağıma yaklaşarak fısıldadı. "İstesen de beni unutamazsın." Geçmiş can yakar. Yıllar sonra karşılaştığında bile. Fakat madalyonun iki yüzü vardır. Her şey çok güzel olabilirdi; onu tekrar görmeseydim. 💔 Henüz gençliğinin baharındayken, sevdiği adam tarafından acımasızca dünyası başına yıkılan Eylül'ün ölmekten başka hiçbir planı yoktu. Gözünü kapatıp teslim olduğu adam olan Vaha, onu bir başına ve yüzüstü bırakıp gitti. Yaşadıkları anların hepsinin acı bir hatıraya gömüldüğünü dehşetle izledikten sonra ardı ardına darbe aldı. Annesinden, babasından, ağabeyinden... Bir zamanlar deli gibi sevdiği Vaha, tüm hayatını ellerinden çalmıştı. Uykusunda gördüğü dur durak bilmeyen kabuslarla, uyandığında umutsuzluğun beslediği ruhunu huzura kavuşturmaya kararlıydı. Ta ki dünyanın en kibar ve anlayışlı adamı olan Özgür'le tanışana dek... Eylül, uzun yıllarının ardından onu unuttuğunu sanıp yeni hayatının taslağını çizdikten sonra Vaha ile tekrar karşılaşır ve fitilin ucu ateşlenir. Çaresiz, umutsuz ve bir o kadar da yasak aşkın pençesine girmemek için birbirlerini mahvetmek pahasına ikisi de mücadele eder. Eylül'ün doğru sandığı yanlışları tokat gibi yüzüne çarparken, gerçekler onu dipsiz bir kuyuya atar. Fakat yazgının kesin çizgisinden çıkmak ne kadar mümkün olabilirdi ki?
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Reads 31,478,775
  • Votes 1,511,195
  • Parts 57
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
Kalp Muhafızı (İki Kitap) by beyzaalkoc
Kalp Muhafızı (İki Kitap)
beyzaalkoc
  • Reads 2,418,297
  • Votes 203,214
  • Parts 40
Ellerim hala kolyemdeydi. Bu kalp benim sarayımdı ve yanımda olduğu sürece ben her zaman iyi olacaktım. Zira kalbin sahibi bendim ve dört bir yanım onlarla çevriliydi. Kalp Muhafızlarıyla...
ZEMHERİ ( Yeniden Yazılıyor)  by sumeyyepoyrqz7
ZEMHERİ ( Yeniden Yazılıyor)
sumeyyepoyrqz7
  • Reads 25,326
  • Votes 1,313
  • Parts 30
Daha iyi versiyonu ile geri dönüyorum... Ben Karaca Güniz... OİA örgütün ilk üyesiyim dünyanın bir çok yerinde üyemiz var. Örgütün kurucusu Osman... çocukluğumun katili olan adam... Görev verdi. Cesur Zahir de olan dünyayı yerle bir edecek silah formülünü çalmamı istedi... planladığım gibi gitmedi hiç bir şey... çünkü... 🎲🎲 Asırlar geçti yağmur üstümüze yağdı biz ise sadece birbirimizin kalp atışını hissetik. Cesur kafasını saçlarımın arasına gömüştü. "Bu kalp atışını duymak için bütün dünyayı öldürmem gerekiyorsa. Öldürüm. Hiç düşünmeden yaparım." Diye fısıldadı kulağıma doğru. Kulağına yaklaşıp. "Bu kokuyu ciğerlerime hapsetmek için tüm dünyayı öldürmem gerekiyorsa. Öldürüm hiç düşünmem." Diye fısıldadım. Cesur'un kalbi daha da hızlandı. Gülümseyip. "Kalbinize sahip çıkın bayım. Yoksa göğsünüzü delip, benim kalbime ulaşacak" dedim hüzünle. Cesur'un güldüğünü duydum. "Hanımefendi Kalbinize ulaştığını sanıyordum, kalbimin." Dedi heyecanla. Vereceğim cevap Cesur için önemliydi. Kalbimdeki sesi dinleyip. ~~~~~~~~ Hadi gelin hep birlikte okuyalım. Şans verirseniz sevinirim. Teşekkürler. Tüm hakları bana aittir çalma durumun'da yasal işlem başlatılacak.. Başlangıç tarihi | 10:02:22 |