Bansheedream1 adlı kullanıcının Okuma Listesi
4 stories
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,413,226
  • WpVote
    Votes 1,591,403
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
İS KOKAN ZEYTİN AĞACI by sulisindunyasi
sulisindunyasi
  • WpView
    Reads 2,487,313
  • WpVote
    Votes 220,638
  • WpPart
    Parts 47
"Benim topraklarımda ölmek için özel bir nedene gerek yok." Mihra Elnurova, Türkiye'nin güneyinde yer alan, ufak bir Türkmen ülkesi olan Karahan'da yaşamaktadır. Sıcacık bir ailede büyüyen Mihra, hayatın sert ve acımasız yüzüyle henüz tanışmamıştır. Ta ki ülkesinde baş gösteren iç savaşa kadar. Ülkenin çeşitli bölgelerinden ayaklanma, silahlanma haberleri gelirken hiçbir sorun olmadığına inanarak yaşayan genç kız, bir sabah bulundukları kasabaya ülkesini ve kendi topraklarını korumak için Türkiye'den askerlerin gönderildiğini öğrenir. Bu askerlerin arasında hayatının aşkının da olacağından bihaberdir. Yağmurlu bir günde şarkı söyleyip kendi kendine eğlenirken çitlerin arkasından kendini izleyen Türk askeri Yusuf Agâh Demiral'ı görünce Mihra'nın kalbi o zamana dek hiç atmadığı kadar kuvvetli atmaya başlar.
NEFRETİN TOHUMLARI by senaguleryuzz
senaguleryuzz
  • WpView
    Reads 90,070
  • WpVote
    Votes 14,184
  • WpPart
    Parts 62
O gün, "Bir insan kaç kere ölür," demişti silahın namlusunu koluma sürterken. Geçmişi düşünürken acıyla gülümsedim. "Bir insan kaç kere ölür, gece yüzlü adam?" Ve, titreyen ellerimle tetiğe bastım. •••• Yerde bir hançer. Ve Canavar'dan önce hançere ulaşmaya çalışan 4 ayrı kişi. Araf hançere doğru koşuyor, elindeki fotoğrafı sıkı sıkıya tutarak. O fotoğraf Araf'a yaşam veriyor, Araf ise o yaşam için kendisini de etrafındakileri de ateşe veriyor. Eksen hançere doğru koşuyor, kendisini yavaşlatan yüklerden kurtulmak için ceplerini boşaltıyor. Cebinden çıkan tek şey erik, kalan yük Eksen'in ruhunda. Ödetmek istediği bedellerin yükü onu geriye çekiyor. Eksen'in koştuğu yoldan bir kadın hançere doğru koşuyor, Süveyda. Geçmişin gölgesi de onu kovalıyor. Baş koyduğu yolda yaşanacak her şeye razıydı ama yolu attığı her adımda kana bulanıyor. Eymen hançere doğru koşuyor, hançere ulaşmayı istemesinin sebebi diğerlerinden farklı. Hançeri canavara saplamaktansa, hançeri elde etmek isteyenlere saplamayı hedefliyor. Hepsi hançere ulaştığında Canavar da oradaydı. Hançeri almak için Canavar ile savaşmaları gerekiyordu. Ama dışarıdan bakan kimse canavarı ayırt edemedi, çünkü canavar artık hepsiydi... #psikoloji 18 #gizem 66
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 38,024,967
  • WpVote
    Votes 2,066,899
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.