True love
48 stories
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 37,949,774
  • WpVote
    Votes 2,065,407
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
Rüyalarda Buluşuruz by krvbecr
krvbecr
  • WpView
    Reads 219
  • WpVote
    Votes 29
  • WpPart
    Parts 7
Papatya yıldıza aşık olur muydu? Peki ya, yıldız papatya için göklerden vazgeçer miydi? Yüreği dağlayan bir sevdaydı onlarınkisi. Ağlatır ama üzmez, huzur verir ama güldürmez, öldürür ama son bulmaz.. Yıldız, gökyüzünden koparsa yaşayamazdı. Papatya'ya bir kere sarılmak, bir defa öpmek için, ölümü göze aldı. Papatya, hayallerinde aşkını yaşattı...
Telefonun Bende =texting= by biralar88
biralar88
  • WpView
    Reads 5,119,711
  • WpVote
    Votes 276,458
  • WpPart
    Parts 74
Yolda bulduğum telefonu sahibine vermek için almakla başladı her şey . ●TAMAMLANDI ● İkinci hat : görüldü? İkinci hat : şu an telefonum kimin elinde acaba? Ben : merhaba bu telefon sizin mi ? İkinci hat : evet ve telefonumun sizde ne işi var ? Ben : telefonunuzu yolda buldum İkinci hat : yolda buldun öyle mi ? İkinci hat : eksimedi mi bu numaralar Bengü. Ben : ben Bengü değilim . İkinci hat : saygı çerçevesi içinde bitirmeye çalışıyorum her şeyi neden üsteliyorsun? Ben : ne Bengü'ymüş amk ? Ben : ben Bengü değilim . İkinci hat : Bengü telefonumu yarın ofisine getiyorsun haddini aştın artık. Ben : kendimi öldürücem lan ben Bengü değilim ! Ben : şeytan diyor uğraşma bunla hatı kır telefona kon okut güzel bir paraya missss Ben : ama ben şeytana uyar mıyım asla ! Ben :neden çünkü ben imanlı bir kızım İkinci hat : ne saçmalıyorsun Bengü? Ben : hay Bengü'yü ... ______ 31 mart 2022
Yazar by Cucu44
Cucu44
  • WpView
    Reads 160,891
  • WpVote
    Votes 15,761
  • WpPart
    Parts 74
Bir insanın yazdığı bir kitap nasıl onun hayatını, düzenini alt üst edebilir? Bir anda kitaplarındaki o mafya dünyasına giren yazarımız karşılaştığı sorunlar ile nasıl başa çıkacak?
Yalan by Cucu44
Cucu44
  • WpView
    Reads 196,343
  • WpVote
    Votes 13,863
  • WpPart
    Parts 104
Annesinin ölümünü araştıran bir mafya, katile ulaşmak için bir başka mafyanın çevresine girip ona yakınlaşmaya başlar. Yalanlar ile kurulan bir evlilik, intikam ve aşk.
Kitap Evreni by Cucu44
Cucu44
  • WpView
    Reads 1,011,260
  • WpVote
    Votes 74,770
  • WpPart
    Parts 56
Kitaplarına sığınmış yalnız bir kız, okuduğu kitabın içine çekilirse ve okuduğu kitabın ana karakter olursa geri gerçek dünyaya nasıl dönmeyi başarabilir? Daha doğrusu başarabilir mi?
Aşk Engel Tanımaz |TAMAMLANDI - AŞK SERİSİ 3 by Esra269
Esra269
  • WpView
    Reads 3,080,008
  • WpVote
    Votes 183,616
  • WpPart
    Parts 51
Genç kız burnunu çekti ve ağlamamak için direndi. Onu neyin bu kadar üzdüğünü bilmiyordu. Onun farklı olduğunu sanmıştı. Diğer erkeklerin yaptığı gibi yarı sakat bir kızı görünce arkasına bakmadan kaçmamıştı. Kalmıştı. O kalmıştı. Zeynep kendini bu fikre alıştırmamaya çalışıyordu ama Efe onunla ilgileniyor, ona nazik davranıyordu. Yavaş yürümesini ya da yavaş konuşmasını hatta bazen konuşamamasını dert etmiyor gibi görünüyordu. Ama hepsi birer aldatıcı davranıştan ibaretti. Efe sadece ablası ve eniştesini kırmamak için ona ilgili davranmıştı.Zeynep'i asıl üzen şey, bunu gözüne sokmadıkça anlamamış olmasıydı. Ve şimdi Efe'nin arkadaşına söylediği sözler kulaklarında çınlıyor canını yakıyordu. "O sakat dostum," demişti. "Zaten pek de güzel değil. Vaktini harcamaya bile değmez. Ben de ablamlara onu kırmayacağıma söz verdiğim için onunla takılıyorum. Yoksa çok istediğimden değil yani." Zeynep istemeden kulak misafiri olduğu bu konuşmayı kendisi için bir işaret saymıştı. Bir daha hiçbir erkeğe, ona güvendiği kadar kolay güvenmeyecekti.Evet Zeynep sakattı, evet bazen kekeliyor konuşmakta güçlük çekiyordu ve evet, beş dakikalık yolu yirmi dakikada yürüdüğü doğruydu ama Zeynep asla çaresiz değildi.Efe'nin sahte ilgisine, onun o müthiş gülümsemesi ile kendisini büyülemesine ihtiyacı yoktu. Bu doğum günü partisine de neden gelmişti bilmiyordu. Tek istediği onunla zaman geçirebilmekti. Kabul etmek istemese de, Efe ona iyi geliyordu ama bundan sonra böyle bir şeye ihtiyaç duymayacaktı. Efe arkadaşı ile konuşurken, ağır hareketlerle geri döndü ve doğrudan çıkışa yöneldi. Bacakları titriyor, sinirden dişleri birbirine vuruyordu.Bacaklarına dolanan beyaz elbisesine bakarken gözyaşlarını daha fazla tutamadı.Bir de süslenmişti.Tek istediği şu sakat haliyle Efe'ye güzel görünmekti. Ne kadar aptaldı!
Yalanlar by Kaktustugce
Kaktustugce
  • WpView
    Reads 1,065,424
  • WpVote
    Votes 54,787
  • WpPart
    Parts 32
"Hasta'nın yakını mısınız?" Mehmet doktorun sorduğu soruya hiç düşünmeden aklından geçen cevabı verdi. "Evet. Eşiyim. Karımın durumu nasıl?" doktor'un yüzü üzüldüğünü belirten bir hal alırken Mehmet'in kaşları çatılmıştı. "Çarpmanın etkisiyle eşinizin beynindeki kayıt bölgesi ciddi hasar almış" "Ne demek istiyorsunuz Doktor Bey?" "Organik Amnezik Sendromu yani beyin hasarına bağlı hafıza bozukluğu dediğimiz bir durum oluşmuş. Eşiniz uyandığında bir çoğu şeyi hatırlayamaya bilir" "Bir çoğu şeyi derken?" "Bunu uyandığında anlayabiliriz. Belki bir kaç yıl belki de bütün geçmişini unutmuştur. Ama başta da söylediğim gibi beyindeki hasar ciddi bir boyutta... Kendinizi her türlü duruma hazırlayın" doktor başka bir şey söylemeyip uzaklaştığında Mehmet derin bir nefes alarak elleriyle yüzünü sıvazladı. Adımlarını Meleğin kaldığı odaya doğru ilerletip camdan içeriye baktı. Genç kızın kan kaybından dolayı solgun bedeni mavi bir pikenin altında yatıyordu. Etrafında olan kablolar insana ölümü düşündürürken Mehmet'in aklında olan tek şey hafıza kaybı meselesiydi. Bir süre öylece orada durarak kıza bakmaya başladı. Aldığı kararın bencilce ve bir o kadarda tehlikeli olduğunu bilsede vazgeçmeye niyeti yoktu. Bu kızı hayatında istiyordu ve hayatında da olmasını sağlayacaktı. Sonuçları ne olursa olsun. .. Yalanlarla inşa edilen aşkın gerçeğe dönüşmesinin hikayesi... Bu sefer Aşk, yalanın misafiriydi.
Sanaldan Gerçeğe | TAMAMLANDI! by Esra269
Esra269
  • WpView
    Reads 3,722,196
  • WpVote
    Votes 169,108
  • WpPart
    Parts 46
Komik, kendi halinde dişli bir kadın karakter! Koca mavi gözü ve 'Deli Feride' lakabıyla gerçekten de sevilesi. Minyon, maskot bir dişi! Feride! Disiplin adamı, karizma, kendinden hiç taviz vermeyen ama gizli bir romantik olan adam! İsmi gibi kendisi de faziletli, olgun. Zihin gücü yüksek, kültür zengini ...yürüyen bir afet! Bera! Feride kendini pek beğenmiyor! "Güzel değilim." Papağan gibi tekrarlayıp duruyor dili. Güzel olup olmadığı kimin umrunda ki? Bu ikisi normal bir şekilde girmiyorlar birbirlerinin hayatına. Biri diğerinin kapısını çalmıyor. Ya da bir yerde çarpışmıyorlar. Ya da gözgöze gelip o gözlerde tutuklu kalmıyorlar. Birbirlerini görmeden, seslerini duymadan kapılıyorlar birbirlerine. İlk anda hem de! Tesadüf dediğimiz şey nedir ki? Bir arkadaş sitesinde başlıyor hikayeleri. Kaptırıyorlar kendilerini. Sonra sahne değişiveriyor birden! Feride, bir mesaj uzağında olan adamı karşısında kanlı canlı buluveriyor! Bera, O'nun mesajlaştığı Feride olduğundan habersiz! Feride de bir türlü söylemeye cesaret edemiyor! Ve hikaye asıl şimdi başlıyor.
KÜÇÜK YALANCI (DOKUZ YAYINLARI İLE RAFLARDA) by msmarvi
msmarvi
  • WpView
    Reads 15,185,536
  • WpVote
    Votes 172,021
  • WpPart
    Parts 39
Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan kokusuna. Ve dinledi toprak sözlerini. "Saçların kadar uzun ve güzel olsun ömrün Küçük Yalancı." Dedi adam, ama kesti kadının saçlarını kendi elleriyle, kıydı sevdiğinin ömrüne. "Hiçbir yere gitmeyeceğim sevgilim..." Dedi kadın, ama tutmadı sözünü, kıydı sevdiğinin aşkına. Sevdiği kadınları bir bir kaybeden acımasız katil, Akın Korel. Sevgiden yoksun kurak bir kalp ve o kalpte açan beyaz bir papatya. Kendi döktüğü göz yaşlarıyla büyüdü, getirdi baharı. Kimse fark etmedi onu. Güllere ulaşılmak isteyenlerce ezildi, yine döktü göz yaşlarını. Adam fark etti solan papatyayı, aldı ellerine. Ama öldü beyaz papatya. Muhteşem bir koku sardı etrafı. Ölü bir çiçek hiç böyle güzel kokar mıydı? Yaşadığını sandı, sevindi adam. Ama bilmiyordu papatyaların ölünce koktuğunu. Öğrendiğinde ise artık çok geçti...