Kuşların Vurulduğu Zaman | bxb
Kafamın içinde bin bir düşünce varken bile, sen sıyrılıp gelendin. Ben hep sana güvendim. 15.07.2021 *Hikaye içerisinde tetikleyici unsurlar, küfür ve cinsellik bulunabilir.
Kafamın içinde bin bir düşünce varken bile, sen sıyrılıp gelendin. Ben hep sana güvendim. 15.07.2021 *Hikaye içerisinde tetikleyici unsurlar, küfür ve cinsellik bulunabilir.
(Omegaverse) Bir bölgenin akıbeti, kurdunun gücü ve kılıcının keskinliğinden geçer. -KAHRAN- Herkes kendi doğrularına sahip çıkarken lanete mi yoksa kurtuluşa mı yaklaştıklarını kimse bilemeyecek. -İliaca'nın devamıdır. Buradan da başlayabilirsiniz ama okumanızı tavsiye ederim.
En derinlerindeydi mavinin, Ne boğulabiliyor ne de yüzeye çıkabiliyordu. Beş duyusunu gökkuşağının yedi rengine bırakmış, nefesini beyaz tozlardan almıştı Ve bir gün, bir el uzandı kendine; uzansa tutabilecekti. Uzandı, tuttu. Fakat fark etti ki; soğuk, sadece gözüne kilitlenen gözlerden gelmiyordu. O eli asla tutamay...
Yıllardır nefret ettiği dünyada nefret ettiği insan ırkıyla yaşayan Minho yeni çağa ayak uydurmak konusunda büyük bir sorun yaşıyordu. Asırlar yıkılan krallıklar ve tükenen nesiller arasında kafasını karıştıran 21. yüzyılı huzurlu bir yalnızlıkla gölgeler arasında geçerken gecenin karanlığında şiddetli yağmurun altınd...
(Omegaverse) Kurtlar dünyasında; Thoras Bölgesi'nde doğup büyüyen bir omeganın, hayatındaki dönüm noktasından itibaren hikayesi anlatılıyor. 'Sana karanlık son görünmüş geliyor olabilir. Belki de orası daha başlangıç bile değildir. Geleceği Tanrı'ndan başka kim bilebilir ki Doğuş?' #1 bl (12.01.2021) #1 omegaverse (...
Venüs'ün kitabıdır, o dönene kadar bu hesapta geçici olarak bulunmaktadır.
Dansçı, yalnız olduğu salonda bir tur kendi etrafında dönüp parmak uçlarından tabanlarına indi. Mükemmeldi. Hiç durmadan bir kez daha döndü. Ve bir kez daha... Bulanıklaşan görüşü, bir çift gözle karşılaştığında ise panikle tabanları üzerine düştü. Burun buruna olduğu bir beden vardı. Göğsüne yaslanan bir silah ve ac...
Ülkenin en güçlü birliği tek gecede yok edilmişti, amacı bilinmeyen bir tarikat tarafından. Gotik bir ressamın eseri gibi görünen, gecenin karanlığında bile kırmızılarını parlatan olay mahalinde tüm kanıtlar tek bir katili gösteriyordu. Siyah tüylü kuşlar da bağırarak beyaz saçlı gencin etrafında kanat çırpıyorlardı...
Kırılmış kanlı parmaklarım ne zaman tuşlara değse, ağıt peyda olur ruhumun en dip, en izbe sokağında. Sen duymazsın; sen görmezsin. Ancak bilirim ben. Her bir damla müzik senin kirpiklerinden...
Gözlerinde gördüğüm yangında, kendime dair tek kül bulamadım. Oysa ben senin için yandım. Kendi yoluma dikenlerimi, senin ellerinin sıcaklığı bulaşmış ellerimle dizdim. Kendi mezarımı, senin verdiğin azaptan kürekle kazdım. Ve yine ben ki, senin için yandım. Ancak sevgilim; ölülerin sonesi cehennemde yazılır. Ellerind...
Gözler kalbe ışık tutuyordu, ya da kalp miydi gözleri parlatan? Onun gözlerini ne parlatıyordu? O yeşilleri, öylesine sarmaşık hale ne getiriyordu? Beni orada ne tutuyordu?
Oradaydım, gör diye. Yanındaydım, duy diye. Elimi uzattım hisset diye. Ve bekliyorum seni hâlâ, Yolların bana çıksın diye.