Dünya Klasikleri
115 stories
ALİCE HARİKALAR DİYARINDA by WatyKlasik
WatyKlasik
  • WpView
    Reads 11,906
  • WpVote
    Votes 227
  • WpPart
    Parts 12
Paylaşan:Aysin_Perisi
KÜÇÜK PRENS  //TAMAMLANDI// by WatyKlasik
WatyKlasik
  • WpView
    Reads 607,465
  • WpVote
    Votes 15,615
  • WpPart
    Parts 28
Paylaşan: HmeyraHarman
Şehir Mektupları by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 1,637
  • WpVote
    Votes 98
  • WpPart
    Parts 11
Ahmet Rasim bir istanbul yazarıdır. Onun kitapların-da şehrin nabzını, ruhunu, rengini, kokusunu buluruz. Ahmet Rasim'in istanbul'u bu kadar içerden ve ayrıntılı gözlemleyip aktarabilmiş olmasında yetişme ve yaşama biçiminin de doğrudan etkisi vardır. Sokakta, halkın içinde büyüyen Ahmet Rasim, insana ve şehre ait gözlemlerini çocukluğundan son yıllarına kadar çok canlı tablolarla kaydetmiştir. Böylece bir yandan çocukluk arkadaşları, aile çevresi, iş arkadaşları, girip çıktığı okullar, gazeteler, gezdiği mekânlar, semtler ile kendi özyaşamını aktarırken bir yandan da insanları, doğal dokusu, gelenekleri, idari yapısı ile dönemin istanbul'una dair önemli bilgiler bulabileceğimiz zengin bir doküman oluşturmuştur. (...) Edebiyatımızda yaşadığı çevreyi, şehri, gündelik hayatı yazıya dökme alışkanlığı yaygın olmadığı için Ahmet Rasim'in Şehir Mektuplarındaki tanıklığı daha da değer kazanıyor. Ancak bu mektupların hem yayımlandığı günlerde hem edebiyat tarihi içinde kazandığı ünde Ahmet Rasim'in dilinin de büyük payı olduğunu söylemeliyiz. Sokağın, devlet dairelerinin, gazete idarelerinin, eğlence mekânlarını, ev içlerinin, çocuk oyunlarının dilini bütün renkleriyle yakalayıp aktarabilen bu canlı ve kıvrak dille Ahmet Rasim, "gördüklerini anlatmayı" ve en sıradan olayların hikâyesini bile "tatlı tatlı dinletmeyi" bilir. - Doç. Dr. Handan İnci Lacivert Yayıncılık
Cesur Yeni Dünya by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 11,037
  • WpVote
    Votes 451
  • WpPart
    Parts 19
Cesur yeni Dünya bizi 'Ford'dan sonra 632 yılına' götürür. Bu dünyanın cesur insanları kapısında "Cemaat, Özdeşlik, İstikrar" yazan Londra Merkez kuluçka ve Şartlandırma Merkezi'nde üretilirler. Kadınların döllenmesi yasak ve ayıp olduğu için, 'annelik' ve 'babalık' pornografik birer kavram olarak görülür. Toplumsal istikrarın temel güvencesi olan şartlandırma hipnopedya uykuda eğitim ile sağlanır. Hipnopedya seyesinde herkes mutludur; herkes çalışır ve herkes eğlenir. "Herkes herkes içindir." Yayınevi: İthaki Yayınları Çevirmen: Ümit Tosun Yılı: 2014
Bir İdam Mahkumunun Son Günü by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 44,222
  • WpVote
    Votes 1,619
  • WpPart
    Parts 10
Victor Hugo, 1829 yılında yayımlanan Bir İdam Mahkûmunun Son Günü'nü yazdığında 26 yaşındaydı. Genç yazar, ölüme mahkûm edilen bir insanın son gününü büyük bir ustalıkla anlatarak kamu vicdanını etkilemeyi ve idam cezasına karşı bir protesto hareketi başlatmayı amaçlamış, başarılı da olmuştur. Bugün dünyanın birçok ülkesinde idam cezası yürürlükten kaldırılmışsa, böylesi bir cezanın hem trajik hem de insanlık dışı yanını daha XIX. yüzyılın ilk yarısında gözler önüne seren Hugo'nun bunda hiç de azımsanmayacak bir payı olsa gerek. Şiirleri, oyunları, Sefiller ve Notre-Dame'ın Kamburu gibi yapıtlarıyla Romantik dönem Fransız edebiyatının en saygın yazarlarından biri olan Victor Hugo'nun bu romanının bir başka önemli özelliği de, bir tür "zihinsel otopsi" niteliği taşımasıdır. Can Yayınları Çeviri: Erhan Büyükakıncı
Morgue Sokağı Cinayeti by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 8,063
  • WpVote
    Votes 353
  • WpPart
    Parts 5
Saat üç dolaylarında, St. Rock semti sakinleri Madam L'Espanaye ile kızı Matbazel Camille L'Espanaye'nin tek başlarına oturdukları bilinen, Morgue Sokağı'ndaki bir evin dördüncü katından gelen korkunç çığlıklarla uykularından uyandılar. Böyle başlar Edgar Allan Poe'nin Morgue Sokağı Cinayeti romanı... Dünya edebiyatında yazdığı korku ve polisiye eserlerle bu türün önde gelen kalemlerinden olan Poe, adını polisiye edebiyata tabiri caizse "kanlı" harflerle yazdırmıştır. İlk defa 1841'de Graham's Magazine'de yayımlanan kitap, Poe'ye uluslararası bir işlevlik kazandırdı. Şair, yazar ve eleştirmen, gizem ile macera içeren şiir ve öyküleriyle tanınmakta ve Amerikan romantizmi ile Amerikan öykücülüğünü öncüleri arasında yer alıyor. Yayınevi: Notos Kitap Yayınevi Yıl: 2008 Çeviren: Memet Fuat
On İkinci Gece by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 3,780
  • WpVote
    Votes 201
  • WpPart
    Parts 18
Oyunları ve şiirlerinde insanlık durumlarını dile getiriş gücüyle yaklaşık 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdürmektedir. On İkinci Gece'nin konusu yazarın öteki romantik komedilerinde olduğu gibi, aşktır. Gizlenen kimlikler, birbirine karıştırılan kişiler olayları gülünç hale getirir. Ancak konudan daha önemli olan, güzelliğiyle öne çıkar bir şiir diliyle gülmece öğelerinin sergilenmesi, ilginç duygu ve düşüncelerle kişilerin gerçeklikkazanmasıdır. Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Yıl: 2010 Çeviren: Sevgi Sanlı
Boğaziçi Yalıları by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 1,349
  • WpVote
    Votes 80
  • WpPart
    Parts 10
İstanbul'u dinlemek ve duymak için mutlaka okunması gereken bu kitap, İstanbul üzerine yazılmış sayılı şaheserlerden. Hisar, Boğaziçi'ni mevsim mevsim, saat saat yaşatmayı başarıyor; geçmiş zaman cennetinde görülen bir medeniyet rüyasına götürüyor okurunu. Yayınevi: YKY
Dublinliler by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 1,062
  • WpVote
    Votes 59
  • WpPart
    Parts 15
Joyce, Dublin'in yaramaz çocuklarının, sokak müzisyenlerinin, siyasetçilerinin, rahiplerinin ve bu şehirden kaçmak isteyenlerle kaçamayanların hikâyelerini anlatıyor. Dublinliler'de Joyce sarsılmayan bir gerçekçilikle, doğduğu ve büyüdüğü Dublin'de yüzyıl sonunda yaşamdan kesitleri bize sunuyor. 1905 yılında tamamladığı bu hikâye derlemesi konu aldığı hayatlar ve kullandığı dil yüzünden İrlanda'da ve İngiltere'de yayınevlerince ahlâka aykırı bulunup kabul edilmemiş, yayımlanması, ilk romanı Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi'yle aynı zamanı bulmuştu. Joyce bir ölümle başlayan ve "Ölüler" ile sona eren on beş hikâyesinde şehrin farklı katmanlarında gezinmekle kalmıyor, aynı zamanda şehrini ve İrlanda'yı özetleyen manevi felç, pişmanlık ve iki arada kalmışlık gibi hisleri de bu kitabın her bir satırına işliyor. Çeviri: Murat Belge Ölüler Çeviri: Müjde Dural
Clarissa by ClassicsTR
ClassicsTR
  • WpView
    Reads 4,882
  • WpVote
    Votes 307
  • WpPart
    Parts 14
1902 yılından Birinci Dünya Savaşı'nın patlak vermesine kadar geçen dönemde, dünyanın halini genç bir kadının gözünden anlatır. Avusturyalı bir subayın kızı olan Clarissa bir manastır okulunda büyümüş, eğitimini tamamladıktan sonra Viyanalı ünlü bir sinir hastalıkları uzmanının yanında çalışmaya başlamıştır. Lozan'daki bir kongrede barışsever Fransız öğretmen Léonard'la tanışır. Birbirlerine âşık olurlar. Savaş yüzünden ayrılmak zorunda kaldıklarında Clarissa hamiledir. Üstelik karnındaki bebeğin babası aynı zamanda düşmanıdır da. Milliyetçi bir histerinin kol gezdiği parçalanmış Avrupa'da bu bebeği doğurmak yalnızca kişisel bir karar değildir artık. Yayınevi: Can Yayınları Çeviri: Gülperi Sert - Serpil Yalçın