Miraynhir
22 stories
Kalbim Senin (Tamamlandı) by serabss
serabss
  • WpView
    Reads 1,249,937
  • WpVote
    Votes 46,548
  • WpPart
    Parts 50
"Neden böyle bir şey yaptın Yiğit abi ?" "Senin için Derin. " "İyi de neden? Neden benim için hayatını mahvettin?" "Nefret ettiğin kişi ile evlenmeni istemedim. " Yiğit o an aklına gelen dilinin ucundaki kelimeleri yutup en saçma cümleyi kurmuştu. Halbuki o an ne kadar çok isterdi gerçeği söylemeyi ama yapamadı. Ne hayatında verdiği en doğru karar olduğunu söyleyebildi ne de başka bir şey. "Evet Serkandan nefret ediyorum. Beni kurtardın. Ama sen benim abim gibisin ben seninle, yani sana hep abi gözü ile baktım. Şimdi bu evlilik nasıl olur düşünemiyorum. " "Biliyorum Derin. Sadece seni istemediğin bir evlilikten kurtarmak istedim." "İyi de yine istemediğim bir evlilik olacak. Üstelik abi dediğim kişi ile. " "Serkan ile evlenince olacakları bir düşün Derin. Onun mahallede nasıl biri olduğunu bilmeyen yok. Ve bunu söylemek zorundayım ki evlendiğiniz zaman sana istemediğin şeyler yapacaktı." Derin Yiğit in söylediklerinin doğruluk payını düşündü. O da biliyordu Serkan evlenince ona istemediği şeyler yapacaktı. "İyi de seninle evlenince ne olacak ?" "Derin bu senin bildiğin gibi bir evlilik olmayacak. Sadece seni kurtarmak için böyle bir şey yaptım. Bir süre evli kalacağız sonra da anlaşmadığımızı söyleyip ayrılacağız. " "İyi de benim mahallede Serkan ile adım çıkmış bunu kaldırabilir misin ?" "Ben senin nasıl biri olduğunu biliyorum gerisi umurumda değil. Eee ne diyosun? Evliliği kabul ediyor musun ?" Derin bir süre düşündü söyledikleri aklına yatmıştı. Hem böylesi daha iyi. Evet işin ucunda yine istemediği bir evlilik vardı ama Serkan ile evlenmek iyidir. Hem de Yiğit her şeyin formalite olacağını söyledikten sonra. Bu yüzden Yiğit ile evlenmeyi kabul etmeye karar verdi. "Kabul ediyorum Yiğit abi. " " Emin ol. Pişman olmayacaksın Derin. "
SIRMA SAÇLIM (Düzenleniyor...) by KumralYoncaa
KumralYoncaa
  • WpView
    Reads 115,955
  • WpVote
    Votes 6,330
  • WpPart
    Parts 35
Acıyla yere düştüğümde kalkamayacağımı anladım çünkü çok sert vurmuştu. Karnım müthiş bir sancı ile baş başa kalırken bir anda yanıma gelip art arda tekmelerini karnıma savurmaya başladı. Acıdan olsa gerek en ufak bir tepki bile veremiyordum. Daha sonra gözü dönmüş bir şekilde elini cebine attı ve cebinden bir çakı çıkardı. Çakı, bu gece karanlığında parlarken hiç düşünmeden üzerime gelmeye başladı. Yanıma geldi ve çakıyı bir hışımla havaya kaldırıp üstüme savurdu. Lakin o anda güçlü bir tekme yiyerek geriye savruldu, Ama sorun şuydu ki, o tekmeyi ben atmamıştım... ********* Birbirlerini tanımayan iki gencin, sırf aileleri ortaklık yapabilsin diye zoraki evlenmeleri... Bu hikayede Sırma ile Alptekin'in birbirleri için yazılmış ve ellerine tutuşturulmuş rollerini okuyacağız. "Hatıralar yanacaktı, ben bakacaktım. Onlar kanayacaktı, ben kabuk bağlayacaktım. Anıların izleri zihnimde unutulsa da, tenimde kendini hatırlatacaktı" ['Sırma Saçlım' isimli ilk kitaptır.] (Kitabım bittiğinde gerçek kitap yapılabilir)) {Herhangi bir yerin kopyalanması, konu çalıntısı vs. Yani emek hırsızlığı durumunda yetkililere bildiririm. Bu konuda çok ciddiyim.}
DİLVAN (Kitap oldu)  by helin_q
helin_q
  • WpView
    Reads 4,526,109
  • WpVote
    Votes 9,823
  • WpPart
    Parts 4
Tek davası okumak olan Avin Mirşad. Bin derdin dermanı olan Maran Mirşad. "Mardin şahidim Maran yüreğimin güneşisin. Dışımı aydınlatırken yüreğimi yakansın." Hayatın acımasız döngüsü içerisinde birbirlerine denk gelen iki insan. "Mezopotamya şahidim Avin. Hem gecem hem gündüzümsün. Sen benim gökyüzümsün." Herkesin bir yarası var. Güneş kadar yakıcı, gece kadar karanlık.
𝐒İ𝐍𝐒İ𝐑𝐄𝐋𝐋𝐀 by nuitlady
nuitlady
  • WpView
    Reads 342,661
  • WpVote
    Votes 16,793
  • WpPart
    Parts 19
❝geçmişi olmayan birini geleceğiyle korkutamazsın.❞ Kelebeğin ömrü 3 gündü. Birinde güldü, Birinde söndü, Birinde öldü. O gün, kelebeğin özgür olduğu son gündü. Gökten düştü Yerde öldü üçünü de gördü... ♕KIRIK KANATLAR SERİSİ♕
SONSUZ by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 3,686,271
  • WpVote
    Votes 235,739
  • WpPart
    Parts 59
"ÇIĞIR AÇANLAR Kategorisi - The Wattys 2016 Ödülü Sahibi" Mutluluk yoktu, sevinç yoktu, heyecan yoktu, korku yoktu, üzüntü yoktu, acı yoktu, hiçbir şey yoktu. Sadece saatin her geçen saniye vücuduma bıçak gibi saplanan akrep ve yelkovanı vardı. Bu saat sonsuzdu, sonsuzluktu. Ben sonsuzdum, sonsuzluktum. Eğer bu bir infazsa; zaman cellâttı, bense mahkum. Yayın tarihi: 20.12.2014 Bitiş tarihi: 17.09.2016 Tüm telif hakları saklıdır. Hiçbir şekilde kopyalanamaz ya da paylaşılamaz aksi takdirde gerekli yasal işlemler başlatılacaktır.
NÖROSA by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 900,850
  • WpVote
    Votes 80,976
  • WpPart
    Parts 25
Bilinmezliklerle dolu bu girdabın içinde neler bulacağımı bilmiyordum. Tek bir hedefim vardı, o da sevgilimi kurtarmaktı. Ancak karşımdaki adamın tehlikeyle parlayan koyu gözlerinin tüm hayatımı ne kadar değiştireceğini henüz bilmiyordum. Bana Nörosa'yı getiren bu yabancının benim için zamanla bir araç olmaktan çıkıp amaç olacağını bilsem buradan hızla uzaklaşırdım ancak bilmiyordum. Ve Nörosa benim başlangıcımdı, Nörosa benim sonumdu. Nörosa umutsuz ruhlarının, son damlasını akıtan umuttu.
KIRIK İNCİ by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 4,582,382
  • WpVote
    Votes 253,938
  • WpPart
    Parts 28
"Sadece seni yok etmek istiyorum." dediğinde dudaklarımda kışkırtıcı bir gülüş oluştu. "Öyle mi?" dedim dudaklarına doğru fısıldayarak. "Daha çok beni nefesimi kesene kadar öpmek istiyormuş gibi bakıyorsun." dedim ama bakışlarını hiç değiştirmedi, bana öyle bakmaya devam etti. "Doğru başta amacın gerçekten beni yok etmekti, sonra baktın ki etrafımda bunu yapmaya meraklı insan çok, acıdın mı?" Konuşurken hafif alaylıydım, her bir kelimemde, her nefesimde amacım onu daha da çıldırtmaktı. "Aslında evet, seni ben mahvedecektim ama ortada mahvedilecek bir şey kalmamış." dedi eli çenemi hafif hafif okşarken. Ve onun dokunuşu mahvedilecek bir şeylerin kaldığını hissettiriyordu. Yine de bakışlarım düşmanca kısıldı. "Senin görevin beni korumaktı, değil mi? Dur o da oyundu, doğru ya." 07.04.2023
Savaş Ağa (Çilem) by Maviay_63
Maviay_63
  • WpView
    Reads 4,274,019
  • WpVote
    Votes 105,867
  • WpPart
    Parts 27
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum... "1 yıl, sadece 1 yıl sonra burdan herkesin seni bir ölü olarak sanması ile gideceksin." Bunu diyen bir ağaya ne kadar güvenilir ki Sevgiyi hiç tatmamış bir kız esir olduğu bir ağaya aşık olabilecek mi... Kalbi kırıklarla dolu 22 yaşında genç bir kız ve Mardin'in aşiret ağası. Berdele kurban gitmiş iki genç, iki deli yürek... Her genç kızın hayaliydi beyaz atlı prens, peki ya bu sadece hayallerden ibaret ise. Kuma kitabı değildir... Savaş ağa adlı hikayem ÇİLEM olarak değiştirilmiştir haberiniz olsun. İlk kitabı da Instagram hesabımda belirttiğim sitelerde vardır. Bakmak isteyen instagrama girebilir. Her cumartesi yeni bir bölümle yayındalar. 6 Eylül 2021 Telif hakları kesinlikle saklıdır.
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,372,922
  • WpVote
    Votes 694,707
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,821,492
  • WpVote
    Votes 192,986
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.