_oseyma adlı kullanıcının Okuma Listesi
17 historias
ÖLÜ TANRININ ŞARKISI  por ozcelikdilaraa
ÖLÜ TANRININ ŞARKISI
ozcelikdilaraa
  • LECTURAS 2,396,304
  • Votos 179,348
  • Partes 63
•Yetişkin okurlar içindir• Kandan kıyafetlerimizi kuşanıp da, İçtiğimizde suyundan kehanetin, Biliriz hepimiz aslında, Ona ait bedenlerimiz. Apollon, Apollon. Gel de gör bizi, Kutsal bakirelerini. Al da götür bizi, Kutsal gelinlerini. Çıplak bedeni suyun içinden çıkarken biraz önce sunağa döktüğüm kanım ona doğru aktı. Önce damla damla sonra da bir nehir gibi hızla. Bedeni giderek görünür kılınırken kanımdan güç alıyor, yeniden hayat buluyor gibiydi. Güçlü bedeni tamamen görünür kılındığında dudaklarını araladı. "Konuş," dedi ölümsüz sesiyle. Sesi az önce damarlarımda akan kan kadar akışkan ve sıcaktı. "Bana sunduğun şey nedir?" Bu hikaye Kehanet Tanrısı Rae'ye adanmıştır. Not: Hikaye 18 yaş ve üstü okuyucular için uygundur. Cinsellik ve çıplaklık içerdiğinden bu uyarıyı yapmak durumundayım. 1. Kitap 05.11.2022 tarihinde tamamlanmıştır. 2. Kitap güncel olarak yayınlanmaktadır.
KONUK SEVMEZ DENİZ por zanegzo
KONUK SEVMEZ DENİZ
zanegzo
  • LECTURAS 2,642,293
  • Votos 197,319
  • Partes 20
❝Burası Karadeniz, burada hiçbir aşk mücadelesiz olmaz.❞ "Karadeniz'e eskiden Konuk Sevmez Deniz derlermiş," dedi. Sesindeki buz dağı yüreğimi titretti. Bunu daha önce hiç duymamıştım. Demek hırçın dalgaların sahibi olan Karadeniz'e Konuk Sevmez Deniz diyorlardı. İlk kez duyduğum için olsa gerek garibime gitmişti. Ben de buraya gelen bir konuktum. "Peki ya, öyle mi?" diye sorduğumda bakışlarımı usulca ona kaldırdım. "Burası gerçekten konuk sevmez mi?" "Sevmez," dedi Kuzey net bir dille. "Alır, götürür, öldürür seni. Sen de elbet gideceksin buralardan, ait olduğun yere döneceksin. Buralar hiç konuk sevmez." Bir düşman kapıyı çalar. Elinde ölümle bekler. İmkânsız bir aşk başlar.
Lanetli ve Kutsal por tgceymn
Lanetli ve Kutsal
tgceymn
  • LECTURAS 182,608
  • Votos 23,792
  • Partes 40
Kadim Çağların Şarkısı İkinci Kitap Biri Lanetli... Diğeri Kutsal... Acımasız bir kral, ülkesini korumak için neleri göz alabilir? Bronz teni ve mavi-yeşil gözleriyle bir tanrıyı andıran Kuzgun Kral Coe, Kanlı geçmişini geride bırakmış topraklarını düzene sokmanın huzurunu yaşamaktadır. Atalarının laneti ve acımasızlığı ile bilinen savaşçı, diğer ülkelerde bir o kadar nefret odağı olmuştur. Ancak iki düşman ülkenin onu yıkmak için ittifak kurduğunu öğrendiğinde kanlı geçmişine geri dönmek istemediğini fark eder. Onun için tek bir çözüm vardır. İttifakı sağlayacak evliliğe engel olmak ama hesaba katmadığı biri vardır; cazibesi ve cesaretiyle genç adama her şeyi, hatta lanetini bile unutturacak Frandra Prensesi Ayızıt... Asi bir prensesi evliliğe ikna etmek için nereden başlamak gerekir? Gizemli ve baştan çıkarıcı Ayızıt, bir prenses değildir; aksine, tanrıça annesi tarafından kutsanan ama bunu bir lanet olarak gören bir savaşçıdır. Yasak arzularını ateşleyen Kuzgun Kral Coe'ye boyun eğip evlenmeyi reddeden genç kadın, kibirli kralın arzu dolu dokunuşlarına karşı koymaya çalışsa da kendini Frandra'nın, hatta tüm ülkelerin kaderini değiştirebilecek bir oyunun içinde bulacaktır... Savaşın ve Altın Irk'ın tüm acımasızlığına rağmen imkânsız aşklara yer var mıdır?
Lilith'in Gözyaşları por kedilimedi
Lilith'in Gözyaşları
kedilimedi
  • LECTURAS 1,958,513
  • Votos 82,362
  • Partes 30
Hafızasını kaybetmiş bir halde baş düşmanının evinde esir olarak uyanan Meira, geçmişte işlediği affedilemez bir günâhın bedelini ödüyor olduğunu öğrenir. Meira uyandığında ona söylediği ilk sözü "Biz düşmanız" olan adamın, bir zamanlar gözlerinin içine aşkla baktığını öğrendiğinde işlediği günahın hiç de sandığı kadar basit bir ihanet olmadığını ve altında çok daha korkunç bir entrikanın yattığını anlar. İki düşmanın kader ağları, tutku ve nefretin ateşiyle birbirine örülmüş; kurdun kuzu postuna bürünüp kuzunun kurda dönüştüğü çarpık bir ihanet oyununa evrilmiştir, artık birbirlerinden kaçmaları da ne mümkün! Bu yapbozu ise çözmenin tek bir yolu var: Gördüğün ve duyduğun hiçbir şeye inanma. Bunu geçmişteki sen bile söylüyor olsa... Fantastik değildir, karanlık aşk türündedir. DİKKAT! Bu kitapta cinayet, psikolojik ve fiziksel şiddet gibi rahatsız edici olabilecek içerikler bulunmaktadır.
BÜLBÜL KAPANI  por Loresimaa__
BÜLBÜL KAPANI
Loresimaa__
  • LECTURAS 16,876,140
  • Votos 1,165,965
  • Partes 35
"Bela yağmur gibi gökten yağarsa Başını ona tutmaktır, adı aşk..." . . . 🪶❤️‍🔥 Kapak tasarım; @Publiisherr
KURALSIZ | KİTAP OLDU por gizzemasllan
KURALSIZ | KİTAP OLDU
gizzemasllan
  • LECTURAS 9,722,013
  • Votos 515,507
  • Partes 92
"Ben, kalbinde yaşayabileceğim birini hayatımda isterdim," dedim ve yemyeşil gözlerinin içine baktım. "Peki sen, sen nasıl birini isterdin hayatında?" Yeşillerini denize çevirdi, iç çekti. Sabırla bekledim dudaklarından dökülecek olan cümleleri. Uzun uzun baktı denize. Sabrımı sınamak istercesine uzun baktı hem de ve sonunda yeniden bana dönebildi. "Hiç kimseyi," dedi kendinden emin bir şekilde, afalladım. "Neden?" Sordum, kadehinde kalan şarabını bir kerede içti. Boşalan kadehe odakladı bakışlarını. Uzun uzun düşündü. Gözünün ucuyla bana baktığında yüz ifadesi düzdü ama gözlerini yine saklayamamıştı. Gözlerinden anlaşılıyordu kederli olduğu. "Çünkü ben kimseyi kalbimde yaşatamam," dedi, bu cümlenin ağırlığı altında ezilirken acıyla yutkundu ve ekledi. "Benim kalbimde bana bile yaşam yokken, hiç kimseye olamaz."
KÜFÜR YOK!  por S-Mare
KÜFÜR YOK!
S-Mare
  • LECTURAS 5,943,643
  • Votos 426,811
  • Partes 43
*Tamamlandı* "Sence bizden bir cacık olur mu?" dediğimde önce bana öylece baktı, sonra kahkahalarla gülmeye başladı. Öyle ki boynumdaki kolunu çekip dizlerine dayadı ve katıla katıla gülmeye devam etti. "Lan ne gülüyorsun?" diye sinirle sordum. Teyzeler pencereye çıktı ve gözleri hemen bizi buldu. "Sussana lan, Allahın belası domuz!" dedim dişlerimin arasından. "Esra, kızım hayırdır?" dedi FBI teyze. Hayrı mı kaldı be FBI teyze? Aldık başımıza belayı işte. Ama seni kırmayayım. Hayırlı uğurlu olsun! "Yok Selma Teyze!" dedim gülümsemeye çalışarak. "Arkadaşı kızın biri taciz etti arka sokakta da, kriz geçiriyor şu an." Azman aniden gülmeyi kesti ve kaşları çatıldı. "Vay vah!" dedi diğer pencereden MİT teyze. "Su getireyim mi Akın evladım?" Azman'ın gözleri ona döndü. "Yok sağol Makbule Teyze. Alıştım artık..." dedi ve gözleriyle beni işaret etti. "Bu kızın tacizlerine." Rezillik yükleniyor...%94 Kapak Tasarımı: Gölgehayaller © Tüm Hakları Saklıdır.
KIZIL GECE  por DuruMavii
KIZIL GECE
DuruMavii
  • LECTURAS 4,745,058
  • Votos 345,715
  • Partes 85
Ölüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyordu. Göğsüm inip kalkıyor, kalp atışlarım boğazımda hissediliyordu. Karanlığın bağrında yalpalayan adımlarım kör bir noktaya takıldığında, bedenim tek seferde yere serildi. Dizlerime saplanan dikenler dilime canhıraş bir çığlık yuvarladı. Daha fenası yaklaşan adım seslerinin içime boca ettiği keskin ürpertiydi. "Yardım edin! Biri bana yardım etsin." Avuçlarımı kurumuş yapraklara bastırdığımda, yükselen çıtırtıları kulaklarımı tırmaladı. Kalkmak istedim, karnımda yine aynı kıpırtıyı hissettim. İçimde nereden geldiği, nasıl benimle olduğunu bilmediğim bir şey vardı. Tıpkı benim gibi çaresizce kıpırdanıyordu. Titreyen parmaklarımla karnıma dokundum. Islak yüzümü köhne ormanın derinliklerine çevirip daha güçlü bağırdım. "Yardım edin! Biri bize yardım etsin!" Yeniden koşmaya başladım. Dizlerimden akan kanların çıplak ayaklarıma süzüldüğünü hissedebiliyordum. Güçlükle ayakta tuttuğum bedenim bu kez bir ağaca çarptı. Kendimi sırt üstü yerde bulduğum an gözlerim korkuyla açıldı. Çaptığım şey ağaç değil bir yabancının sert gövdesiydi. Ancak o, bir çınar ağacı kadar uzun ve yapılıydı. Karanlık tüm ayrıntılarını ustaca gizlerken, üzerimde tepkisizce gezdirdiği bakışlarını ve silüetini ele veriyordu. Dirseklerimin üzerinde kalkmaya çalıştım. Buraya kadardı, gücüm tükenmişti. "S-sen..." Bir adım attı. Büyük ve yara izlerinin barındığı parmakları önüme uzandı. "Yardım istiyordun, değil mi?" Sesinin bir rengi olsaydı, bu kesinlikle siyah olurdu. Sesi, şavkı kırık bir siyahtan ibaretti. Şeytanın adaletsiz oyununda bana sunulan başka bir seçenek yoktu.
ALACAKAN por yazalven
ALACAKAN
yazalven
  • LECTURAS 1,832,994
  • Votos 93,508
  • Partes 18
Kalbini savaş meydanında bırakmış bir asker, o intikamı elbet bir gün alır. ... Alakurt lakâbıyla bilinen Kurter Alacakan, ülkesinin en başarılı askerlerinden biridir. Bir gece vakti timiyle gittiği Kafes operasyonunda timdeki dostlarını acı bir şekilde kaybeder. Her şeyini kaybettiği o zifiri karanlık gecede, kan dolu toprağa bakıp, toprağı avuçlayarak korkunç bir intikam yemini eder. Ve her şeyi ardında bırakıp şehre geri döndüğünde, hiçbir şey aynı kalmayacaktır. Özellikle de General'in kızıyla tanışıp, onunla aynı intikam yoluna başkoyduktan sonra... ALACAKAN.
YAŞAMAYANLAR (KİTAP OLDU) por 1scintilla
YAŞAMAYANLAR (KİTAP OLDU)
1scintilla
  • LECTURAS 108,220
  • Votos 7,100
  • Partes 59
İnsanlar üçe ayrılır; yaşayanlar, yaşamayanlar, yaşayamayanlar. Kanser hastası olan Yargı Yargıcı ölümü beklerken gözlerini hiç bilmediği bir evrende açar. Ölülerin arasından seçilerek geldiği bu evrende kendilerine Yaşamayanlar derler. Hâlâ Dünya'da kalanlara Yaşayanlar; ölen, ikinci şansı hak eden ama büyü gücü uyanmamış kişiler ise Yaşayamayanlar'dır. Yaşayanların arasında olmak için vücudunda grup sembolünün belirmesi gerekir. Bu durum geciktikçe tedirgin olan Yargı hiç beklenmedik bir şeyle karşılaşır; Dünya'da hiç aşık tatmamıştır çünkü ruh eşi Yaşamayanlar'dadır. Ölerek kurtulamazsınız Yaşamayanlar'a hoş geldiniz.