"Alina Aksoy'u kim öldürdü?" Her şey bir soru ile başladı ve şimdi bir kelime ile bitecek. Adieu :) Bir intikam ateşi, Bir katliam, Kan Kırmızısı.

Uyarı: Bu kitap tamamen kurgu olup, gerçek kişiler veya olaylarla ilgisi yoktur. Şiddet, korku ve travmatik sahneler içerir; psikolojik olarak etkilenebileceğiniz unsurlar bulunabilir. Lütfen bilinçli şekilde okuyunuz. Hatırlamak, bazen en tehlikeli oyundur. Hafızası silinmiş bir kız, kaybolmuş anılarının peşine düşerken hem kendini hem de sevdiklerini korumak zorunda. Peki geçmişi gerçekten öğrenmek her zaman güvenli midir? Ama bazı sırlar, ortaya çıktığında hayatını sonsuza dek değiştirebilir. Bir mesaj...Bir fotoğraf... Büyük kumar. Peki, hayatta kalmayı başarabilecek mi, yoksa sırlar onu tamamen yutacak mı? Bu kumarda kazanan mı olacak? Kaybedenlerden yalnızca biri mi?

Geçmiş hayatınızda yabancı bir adamın kehaneti, sizin için kaçınılmaz bir son haline gelseydi ne yapardınız? Bir markinin kızı olan Yelena, karşısına aniden çıkan bir adamla karşılaşır ve adam ona bir kehanet verir. Yelena, bu yabancı adamın sözlerine kulak asmaz çünkü söyledikleri hiç inandırıcı değildir. Ona bahsedilen kehanet; gelecekteki imparator tarafından bulunduğu markiliğin yok edileceği bir geleceğe sahip olduğudur. Her ne kadar bu kişinin sözlerine inanmasa da, kehanet gerçekleşir. Yüzünü göremediği bir adamın ellerinde can veren Yelena, gözlerini açtığında başka birinin bedeninde uyanır. Bu kişi gelecekte idam edilecek olan imparatorluğun kötü kadını, Cordelia De Castillo'dur. Uyandığı tarih ise imparatorluğun yıl dönümüdür. Cordelia'nın bedenine girmesi ve imparatorluğun yıl dönümünde uyanmasının anlamı nedir? Yelena, yaşadığı bu olağanüstü olaya anlam veremese de gelecekteki imparatoru bulmalı ve geçmiş hayatında onu neden öldürdüğünü öğrenmelidir. En önemlisi ise bedenine girdiği kötü kadının idamından kaçınmalı ve hayatta kalmalıdır.

"Bir anına da olsa zamana hapsoldunuz mu, ben oldum ben bu zamana hapsoldum."

"Dertliler sokağı, her yanı içki, sigara ve feryat kokardı." Adı bile lanetler edilen günden alınmıştı. Ailesinin lanetiydi. Aile içi psikolojik ve fiziksel şiddeti durmadan tadan zemherinin sokaklara kendini atmasıyla yaşanan olayların yanında onu daha da gerecek şeyler gerçekleşir. Fakat o kalpte ki ve vücutta ki yaralara alışmıştır. Tecavüz sonucu zorla dünyaya gelen zemheri artık daha çok yara alacaktır.

İçine kapanık ve insanlarla iletişim sorunu olan Yağmur sosyal medyadan tanıştığı biriyle sevgili olur. Daha sonra yeni taşındığı apartmanda sevgilisiyle karşılaşır. Ancak Rüzgar'ın sevgili olduklarından haberi bile yoktur. Buna rağmen, Rüzgar Yağmur'u tanımadığını belli etmez ve ona sevgilisi gibi davranır. Nasıl devam ettiğini merak ediyorsanız kapımız açık, içeriye girebilirsiniz...

Suçlar engel miydi sevmeye? Ben Verda Kandemir, hayatımın zorluğu yeterince yetmemiş gibi üstüne başkasının suçunun üzerime kalmasıyla 3 yıl boyunca hapiste yatmama sebep olan o kişiden intikamımı almaya gidiyorum. Peki ne yapacaktım? İntikam duygusu gözümü kör etmişken her şeyimi bunun uğruna feda edebilecek miydim? Aşkımı bile mi.. İnsta:@deniz_inizzm

Genç adam sigarasını dudaklarının arasına yerleştirdikten sonra zipposunu aramaya başladı. Zipponun açılma sesi geldiğinde, karşısındaki hayatını kurtardığı genç kadına dikti gözlerini. Genç kadın elindeki zippoyu sadece tutuyordu, ne yaklaşıyor ne de uzaklaşıyordu. Avını bekleyen bir avcıyı anımsatmıştı bir anlığına. Genç adam yavaşça öne doğru eğildiğinde, genç kadın sakin ama tehditkâr bir havayla konuştu. "Kaza gecesi orada olman bir tesadüf değildi." demişti. Doğruydu, genç adam tesadüfen karşısına çıkmamıştı Eflâl'in. Genç adam sakinliğini bozmadan sigarasının yanmasını izledi. Sigarası yandıkça sanki ikisinin arasındaki ateş daha da büyüyordu. Gözlerini genç kadının denizi andıran gözlerine sabitleyerek, "Seninle çok zıt kutuplarız, Eflâl." demişti sadece genç adam. Kadının henüz gerçeği öğrenmemesi gerekiyordu. Kadın ise biçimli kaşlarını çatarak konuşmasını dinlemişti sadece. Karşısındaki adam kapkara gözlerle ona bakıyordu ama bakışları boş değildi, bir şeyler biliyordu ve bildikleri çok derindi. Genç adam geri çekilmeden sigarasını uzaklaştırdı ve dumanını karşısındaki genç kadının yüzüne doğru üfledi. Geri çekilmesini istiyor, o gecenin daha fazla üzerine düşmemesini istiyordu. Genç kadın ise zipponun ateşini hâla söndürmemiş, gözlerindeki kararlılık ateşini daha da harlarcasına yakmaya devam etmişti. "Ancak zıt kutuplar birbirini çektiği kadar da eritir, Vuslat." demişti genç kadın. Eflâl hayatını kurtaran adamın gerçeklerini henüz bilmese de, Vuslat hayatını kurtardığı kadının hayatını bildiğini zannetse de, İkisinin bildiği ortak birşey vardı. Onları birbirine ne kadar zıt olsalarda iten; buz gibi olsalar da onları yakıp kül edebilecek kadar güçlü olan bu ateşin ne olduğunu biliyorlardı. Od'tu. Od; Aşk Ateşi. • Naire; Od. İsimli ilk wattpad kita