Sadece liste işte
23 stories
KIŞ GÜNDÖNÜMÜ  by -zehradogan
-zehradogan
  • WpView
    Reads 993,706
  • WpVote
    Votes 61,142
  • WpPart
    Parts 52
Umut, en karanlık anda doğar ve bazı kıvılcımlar, devrimi başlatacak gücü taşır. Kış Gündönümü; robot teknolojisi, nükleer kış ve baskıcı bir rejimin kıskacındaki bir toplumun hayatta kalma ve umudu yeniden inşa etme mücadelesini anlatıyor. Aşk, arkadaşlık ve direnişin iç içe geçtiği bu hikâye, okuru karanlık bir gelecekte bile inancın ve cesaretin izini sürmeye davet ediyor.
SARKAÇ by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 15,293,097
  • WpVote
    Votes 592,983
  • WpPart
    Parts 30
"Delilerin sevdası hoyrat bir fırtına gibidir. Günün başında seni sarsan fırtına, gecenin şafağında ılık bir esintiye dönüşüp kaburgalarının arasına sokulur." Saka ve Sanrı'da tanıdığımız Gurur ve Farah'ın hikayesi. SVS'den bağımsız bir kurgu olduğu için Sarkaç'a başlamak için önce Saka ve Sanrı'yı okumanıza gerek yoktur.
BAZI İNSANLAR BÖYLE YAŞAR by filizpuluc
filizpuluc
  • WpView
    Reads 3,167,537
  • WpVote
    Votes 170,586
  • WpPart
    Parts 53
Lina Kara, babasıyla ettiği kavga sonucu babasını kendi kafasına sıktığı bir kurşunla kaybeder. Bu kayıp kendisinden de birçok şey götürür. Borçlar ve vicdan azabı arasında sıkışırken zaman pek iyi davranmaz ona. On ay kadar sonra eski halinden eser yoktur artık. Hissizleşmiş ve yaşama olan hevesini kaybetmiştir. Kendisini bazı insanlar böyle yaşar diye teselli ederek annesi ve kız kardeşi için yaşamaya devam eder. Sıradan bir gün çalıştığı çiçekçiye gelen gizemli bir adamın ricası üzerine bir çiçek teslimatına çıkar. Ölüm anlamına gelen çiçekleri teslim ettiği adamın babasının otopsisini yapan adli tıp uzmanı olduğunu ertesi gün savcılıktan gelen bir telefonla babası hakkında sarsıcı gerçekle öğrenir. Adli Tıp Uzmanı Aral Çakırca'ya götürdüğü ölüm çiçeklerinin ikisi için olduğunu anlar. Babasının peşindeki birtakım organizasyon üyeleri, Lina'nın, Kadir Kara'ya gidecek olan anahtar olduğuna eminken Lina bunun ne demek olduğuna başta anlamasa da zamanla yaşananlar anlam kazanmaya başlar. Bilmediklerinin bildiklerinden fazla olduğunu Aral Çakırca ve Savcı Yiğit Atalay'la bu olayı çözmeye çalışırken keşfeder ve ailesinin kendisinden sakladığı sırlarla bir bir yüzleşmeye başlar. Saklanırım göz önünde. Gelir geçer önümden. Ben görünmez değilim. Hiçe sayar beni gözünde... Bu bir bilmece... Söyle bana Lily... cevap ne?
PUSULA by arvs98
arvs98
  • WpView
    Reads 6,611,901
  • WpVote
    Votes 276,395
  • WpPart
    Parts 73
Aşkın imkansızlığı kalplere dokunup, kimseyi bu kadar acıtmayacaktı. İntikamın soğukluğu damarlarınıza sokulup, sizi hiç böyle üşütmeyecekti. Ve olağanüstü yetenekler zaaflara kurban olurken, okurlar yerinde duramayacaktı. Mantığıyla aşk arasında kaldığında, ne yapardı? Sorunun cevabı kitap da.
KURALSIZ | KİTAP OLDU by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,326,989
  • WpVote
    Votes 531,068
  • WpPart
    Parts 92
"Ben, kalbinde yaşayabileceğim birini hayatımda isterdim," dedim ve yemyeşil gözlerinin içine baktım. "Peki sen, sen nasıl birini isterdin hayatında?" Yeşillerini denize çevirdi, iç çekti. Sabırla bekledim dudaklarından dökülecek olan cümleleri. Uzun uzun baktı denize. Sabrımı sınamak istercesine uzun baktı hem de ve sonunda yeniden bana dönebildi. "Hiç kimseyi," dedi kendinden emin bir şekilde, afalladım. "Neden?" Sordum, kadehinde kalan şarabını bir kerede içti. Boşalan kadehe odakladı bakışlarını. Uzun uzun düşündü. Gözünün ucuyla bana baktığında yüz ifadesi düzdü ama gözlerini yine saklayamamıştı. Gözlerinden anlaşılıyordu kederli olduğu. "Çünkü ben kimseyi kalbimde yaşatamam," dedi, bu cümlenin ağırlığı altında ezilirken acıyla yutkundu ve ekledi. "Benim kalbimde bana bile yaşam yokken, hiç kimseye olamaz."
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,381,092
  • WpVote
    Votes 1,590,849
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
Geçmişte Kaybolmak! by _Lady_ReBeL_
_Lady_ReBeL_
  • WpView
    Reads 112,072
  • WpVote
    Votes 3,825
  • WpPart
    Parts 12
Tamam, hadi klâsik bir giriş yapalım... Yılların getirisi ile birlikte , gelişip değişmekte olan , dünyaya ayak uyduramayan erkeklerin soyu -ne yazık ki- tükenmiştir. Genetik mühendisler tarafından üretilen tüp bebekler ise 7 yaşından sonra zayıf düşmüş ve ölmüşlerdir. Bir çözüm bulamayan insanoğlu en sonunda tüp bebekleri sadece kadın olarak üretmeye başlamışlardır. Tarihe gömülen erkekler ise yaşanılan yılda artık sadece "dinazor" lar gibi efsanevi olarak anılmaktadır. Çağın birçok kızı artık erkeklerin varlığına inanmamakta ve sadece kendi yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır. Sadece, sakar bir kız, test aşamasındaki zaman makinesi yanlışlıkla çarpması bu eğilimlerini bozmaya yetmiştir. Alin Yıldız, mistik bir taş ile yüzyıllarca geriye gitmiş ve 2023 yılında bir askeriyeye düşmüştür. Hayatında ilk defa erkek görmek ile birlikte bir yabancının bedeninde geçmişte kaybolmuştur. Ve! Geleceğin "sakar" kızı, geçmişin "kahramanı" olur! Bir LadyRebeL klasiğidir çalamazsınız çünkü böyle bir kurgu yok!
KUZGUN by filizpuluc
filizpuluc
  • WpView
    Reads 736,069
  • WpVote
    Votes 50,110
  • WpPart
    Parts 22
Corvus geceleri, kendi doğrularına ters düşen suçluları avlayan, kendi yöntemleriyle kanıt toplayan, failleri polise teslim eden ve sonuca ulaştırdığı her kovalamacanın ardından adalete olan umuduna dair içinde mum yakan bir fikirdir. Yaktığı mumlardan rahatsız olan birtakım kimselerin ısrarıyla, onu yakalamak üzere emniyet teşkilatında bir ekip kurulur ve ekip zaman kaybetmeden onun peşine düşer. Corvus'un geçmişinden gelen beklenmedik bir düşman, ekiple Corvus'u sık sık karşı karşıya getirir ve iki tarafı da beklenmedik zor durumların içine sokar. Yaptıklarının kendisinden ve vicdan azabından fazlası olduğunu, adalet sisteminin çöktüğünü zamanla fark eden Corvus, bunda parmağı olan herkese karşı savaş açar ve içine girdikleri soğuk savaşta iyiler ve kötüler değil, doğrular ve yanlışlar çarpışır. Savaşa giren her kişi kendi doğrularını sorgular ve alınan cevaplardan biri, her yanlışın kötü, her doğrunun da iyi olmadığıdır. Kuzgun'un meydan okuması büyük ses getirir. Ülkenin tüm gündemi Kuzgun'un manifestosu haline gelirken beklenen adımlar atılmaya başlar. Kuzgun'un sesine kulak veren ile onun susturmak isteyenler her alanda bir çatışma içerisine girerken işler çetrefilleşir. Ekip üzerindeki baskı artarken Kuzgun meydan okumalarına devam eder. Attığı her adım sonrası halkın verdiği cevabı değerlendirir ve buna nasıl devam edeceğine karar verirken ülkenin tümünde bir ayaklanma başlar.
İS KOKAN ZEYTİN AĞACI by sulisindunyasi
sulisindunyasi
  • WpView
    Reads 2,483,819
  • WpVote
    Votes 220,360
  • WpPart
    Parts 46
"Benim topraklarımda ölmek için özel bir nedene gerek yok." Mihra Elnurova, Türkiye'nin güneyinde yer alan, ufak bir Türkmen ülkesi olan Karahan'da yaşamaktadır. Sıcacık bir ailede büyüyen Mihra, hayatın sert ve acımasız yüzüyle henüz tanışmamıştır. Ta ki ülkesinde baş gösteren iç savaşa kadar. Ülkenin çeşitli bölgelerinden ayaklanma, silahlanma haberleri gelirken hiçbir sorun olmadığına inanarak yaşayan genç kız, bir sabah bulundukları kasabaya ülkesini ve kendi topraklarını korumak için Türkiye'den askerlerin gönderildiğini öğrenir. Bu askerlerin arasında hayatının aşkının da olacağından bihaberdir. Yağmurlu bir günde şarkı söyleyip kendi kendine eğlenirken çitlerin arkasından kendini izleyen Türk askeri Yusuf Agâh Demiral'ı görünce Mihra'nın kalbi o zamana dek hiç atmadığı kadar kuvvetli atmaya başlar.
KÜÇÜK YALANCI (DOKUZ YAYINLARI İLE RAFLARDA) by msmarvi
msmarvi
  • WpView
    Reads 15,186,721
  • WpVote
    Votes 172,028
  • WpPart
    Parts 39
Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan kokusuna. Ve dinledi toprak sözlerini. "Saçların kadar uzun ve güzel olsun ömrün Küçük Yalancı." Dedi adam, ama kesti kadının saçlarını kendi elleriyle, kıydı sevdiğinin ömrüne. "Hiçbir yere gitmeyeceğim sevgilim..." Dedi kadın, ama tutmadı sözünü, kıydı sevdiğinin aşkına. Sevdiği kadınları bir bir kaybeden acımasız katil, Akın Korel. Sevgiden yoksun kurak bir kalp ve o kalpte açan beyaz bir papatya. Kendi döktüğü göz yaşlarıyla büyüdü, getirdi baharı. Kimse fark etmedi onu. Güllere ulaşılmak isteyenlerce ezildi, yine döktü göz yaşlarını. Adam fark etti solan papatyayı, aldı ellerine. Ama öldü beyaz papatya. Muhteşem bir koku sardı etrafı. Ölü bir çiçek hiç böyle güzel kokar mıydı? Yaşadığını sandı, sevindi adam. Ama bilmiyordu papatyaların ölünce koktuğunu. Öğrendiğinde ise artık çok geçti...