Ağabey
14 stories
Je T'aime Bébé | Yarı Texting (+18) ✓ by queenmdlnabri
queenmdlnabri
  • WpView
    Reads 1,633,349
  • WpVote
    Votes 46,884
  • WpPart
    Parts 47
Karan : Eylül anlamıyorum Eylül : Şöyle anlatayım Eylül : Je t'aime bébé Eylül Kara & Karan Arslan HİKAYENİN İÇERİSİNDE +18 KISIMLAR, CİNSEL İÇERİKLİ KONUŞMALAR, KÜFÜRLER MEVCUTTUR! RAHATSIZ OLACAK OLANLAR OKUMASIN! je t'aime bébé : Seni seviyorum bebeğim (Fransızca-Türkçe) Yazıma Başlandığı Tarih : 26 Temmuz 2022 İlk Bölüm Yayın Tarihi : 26 Temmuz 2022 Son Bölüm Yayın Tarihi : 5 Şubat 2023
BİR YILDIZ MASALI by hobitsu
hobitsu
  • WpView
    Reads 1,541,328
  • WpVote
    Votes 67,474
  • WpPart
    Parts 58
Aşkta ve savaşta her şeyin mübah olduğunu söyler herkes. Oysa gerçek hayatta bunun bir karşılığı yoktu Işık'a göre. Savaşta belki ama aşkta hayır. Aşk, masum duyguları barındırmalıydı içinde onların yaşantısına göre. Aşk çirkinlik kaldırmazdı, aşkını kullanarak kötülük yapamazdın. Küçücük bir yıldızın masalıydı bu; acısıyla, tatlısıyla. Ama en çok aşkıyla...
 SADEM (TAMAMLANDI) by makarnaperisi
makarnaperisi
  • WpView
    Reads 2,473,352
  • WpVote
    Votes 96,102
  • WpPart
    Parts 48
Pınar mahallesi, iki katlı rengârenk evlerin olduğu, komşuluğun ölmediği bir mahalleydi. Bakkal İsmail amca çocuklara bedavadan çikolata verirdi. Kadınlar altın günü yapar, dedikodu peşinde koşardı. Mahalle parkında ki büyük çınar ağacı birçok aşığa gölge olmuş, onları dinlemişti. Pınar mahallesi her türlü mükemmel ilişkilerin olduğu bir mahalleydi. Bu mahalle de kendinizden bir parça mutlaka bulabilirsiniz. (Bu kitap eski mahalle ilişkilerine, ve geçip giden çocukluğumuza ithaf edilmiştir.) #Mizah 1 numara!
ALTINDAĞ MAHALLESİ by cokkonusanpapatya
cokkonusanpapatya
  • WpView
    Reads 6,673,670
  • WpVote
    Votes 252,365
  • WpPart
    Parts 41
Yavuz abi, topuzumdan firar eden saçımı okşayarak kulağımın arkasına ittirdi. Ilk defa bu kadar yakındık ve ilk defa saçlarıma dokunmuştu. Bu hareketi yutkunmamı sağladığında merhem sürmeyi bitirdiğim elini bırakıp kullandığımız eşyaları tekrar kutuya koymaya başladım. "Sinan'ı gerçekten seviyor musun?" Yavuz abinin sorduğu sorudan sonra hareketlerim dondu. Afalladım. Aptalın tekiydim! Hani ben bu adama yaklaşmayacaktım. Anlamıştı işte! Ne diyecektim şimdi ben? "Yavuz abi-" "Merak etme kimseye söylemem!" Dediğinde sesi o kadar sinirli çıkmıştı ki bir anlık gafletle yüzüne bakmıştım. Aramızdaki yakınlık beni daha çok germeye başladı, bakışlarındaki donukluk üşümem için yeterliydi. Siyah sakallarının altındaki çenesi daha çok gerilmeye başladığında ela gözlerini gözlerimden çekti.
AĞAÇKAKAN by Bubenimtekhayalim
Bubenimtekhayalim
  • WpView
    Reads 7,446,250
  • WpVote
    Votes 321,938
  • WpPart
    Parts 57
*** "Hiçbir şey beni senin bu korkaklığın bu ilişkiye sahip çıkmayışın kadar üzemez. Seni seviyorum diye senden vazgeçemiyor değilim. Bugün olmaz yarın. Vazgeçerim. Bir başkasına aşık olurum!" dedim öfkeyle. Elini ağzıma kapattı, bir elini belime koyarak bedenimi kendine çekti. Savrulan bedenimin eğer tutmasaydı düşeceğine emindim. Ellerimi göğsüne koydum. Gözlerinin içine bakarken çatık kaşlarının altındaki yeşil gözleri, benim günlerdir denediğim ama yapamadığım şeyi yapıyordu. Öfkesini, bedenime ince ince işliyordu. "Madem öyle... Hazırlan." Elini çekmediği için anlamadığımı sadece bakışlarım ile iletmeye çalıştım. "Bir ay sonra nişan, şubat tatilinde düğün." Ben söylediklerinin etkisi ile şok olurken arkasını döndü, bizim evin bahçesine doğru bir iki adım attı. Ondan çıktığına emin bile olamadığım gür bir sesle bağırdı. "Aytekin!" Kalbim korku ile kasılırken yanına koştum. "Ne? Ne yapacaksın? Hey!" Beni dinlemedi, önüne geçip durdurmaya çalıştığım bedenini sola kaydırdı, bir daha bağırdı. "Aytekin!" Bizim evin ışıkları ile birlikte Cemile teyzelerin ışıkları da açıldı. "Ferhan..." Dediğimde bakışlarını ağabeyimin penceresinden bana çevirdi. "Ferhan yok..." dedi alayla. "Ferhan ağabey diyeceksin." Ellerini havada iki kez itiraz edercesine salladı. "Pardon! Korkak, gururlu, aptal ve sevmeyen Ferhan ağabey diyeceksin!" Bizim evin kapısı açıldığında son kez onu durdurmaya çalıştım. "Ferhan böyle değil. Bir anlık öfke ile değil!" dediğimde ellerimi tuttu, göğsünden indirdi. "Ne bağırıyorsun lan?" diyen ağabeyime aldırmadan bana bakarak konuştu. "Gözünde adamlığım kalmadı ya, bırak onun gözünde de kardeşliğimiz kalmasın. Ama sen..." Bakışlarını yanımıza gelmesine bir iki adım kalan ağabeyime çevirdi. "Bu saate sonra vazgeçme hakkına sahip değilsin." ***
HEMARE  by Zezekale
Zezekale
  • WpView
    Reads 2,739,859
  • WpVote
    Votes 70,350
  • WpPart
    Parts 28
Hikaye de yetişkin içerik bulunmaktadır! Bunu bilerek okumanızı tavsiye ederim. "Seni meşgul ediyorum bu saatte ama dün telefonum sende kalmış onu alabilir miyim?" dedim. Elini sağ ön cebine sokup çıkarttı ve bana uzattı. Telefonumu almak için elimi uzatınca geriye çekti. Kaşlarımı çatarak ona baktım. "Bugün o puşt aradı, açtım." dedi. "Neden?" dedim. "Canım istedi." dedi. "Canın istedi diye benim telefonumu açamazsın." dedim. Kaşlarını çattı ve bir adım yaklaştı. "Ama açmak istiyorum." dedi. Anlamazca yüzüne baktım. "Ne demek istiyorsun Arslan Abi?" dedim. Gözlerini kapatıp soluğunu bıraktı. Gözlerini açıp dişlerini sıkarak konuştu. "Bak işte bunu istemiyorum. Bana abi demeni istemiyorum. Senin için abi olmak istemiyorum." dedi. Benim için abi olmak istemiyor muydu? Şaşkınlıkla gözlerimi açıp kalbimin hızlanmasıyla ona baktım.
Başı Yok Sonu Çok by rosloveros
rosloveros
  • WpView
    Reads 8,482,407
  • WpVote
    Votes 344,901
  • WpPart
    Parts 85
Bu kurguda argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunmaktadır. ●○●○● "Beni sokmaya çalıştığın kalıpta olmadığımı sen de ben de gayet iyi biliyoruz." Ne kast ettiğini gayet net anlamıştım sanırım. Ona sürekli abi dememi kast ediyordu. "Üstelik ben de seni uzun süredir o kalıpta görmüyorken," gözlerimin tam içine bakarken kısık sesle tamamladı cümlesini. "Birbirimizi kandırmanın alemi yok." Bir elini başımın yanındaki duvara yaslayıp iyice sokuldu bedenime. "Ya sen yanlış görüyorsan, ben seni tam olarak o kalıpta görüyorsam?" Yüzünü boyun girintime yaklaştırmasıyla elini yaslamadığı taraftan duvar ile arasından çıkmak için hamle yaptım. Diğer elini de duvara koyarak engel oldu bana. "Senin aksine bedenin o kadar dürüst ki Betül, inkar etmelerinin hiçbir önemi yok artık." Ellerimin her ikisini de ince gömleğin altındaki sert bedenine bastırarak kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Milim kıpırdamadı tabi ki. "Yanlış görmüşsündür." Başını boyun girintimden çıkardı. Dudaklarını aniden anlıma bastırdığında şok içinde kaldım öylece. Ani hareketiyle kapanan gözlerimi bir süre sonra dudaklarını anlımdan çekse de açmadım. "İnkar etmekte serbestsin Betül ama ben az önce adımın yazılı olduğu yere dudaklarımı bastırdım," demesiyle daha sıkı kapadım gözlerimi. Sonra beni öylece bırakarak koridorun sonundaki odasına girdi, gözlerimi açmasam da uzaklaşan bedeninden ve kapı sesinden anladım. Elimi anlımda gezdirirken şapşal gibi gülümsedim kendi kendime. Annem hep kaderimizin avuç içimizde yazdığını, alnımızda da kaderimizdeki adamın adının yazılı olduğunu söylerdi. ○●○●○● #Genelkurgu 5# 24 Temmuz #Romantizm 5# 15 Ağustos #Aşk 4# 11 Ekim #Gençkurgu 5# 21 Ekim #Mizah 1# 27 Ocak
ALEDA(TAMAMLANDI ❣️❣️) by umutmutluluk
umutmutluluk
  • WpView
    Reads 1,257,136
  • WpVote
    Votes 55,636
  • WpPart
    Parts 49
Gözleri öfkeyle kaplıydı kızın. Resmen burnundan aldığı nefesi aynı şekilde alevler şeklinde salıyordu. Hayatında çok saçmalık görmüştü de böylesine ilk defa tanıklık ediyordu. Üzerinde ki mavi gömleğin kolunu çekiştirip montunu eline aldı. Hava neredeyse eksi derecelerdeydi fakat kızın umurunda dahi değildi. Bir an önce ölmek istiyordu da Allah korkusu ve olmayacak hayalleri vardı. Ondan dolayı uslu bir kız olmayı seçip ailesinin diretmelerini şimdiye kadar sessiz kalmıştı. Şuandan sonra kalması bile imkansızdı da merak ediyordu. Gerçekten de merak ediyordu sabrı ne zaman tükenip kendiyle beraber evreni ateşe vereceğini. Az kalmıştı kesinlikle çok az kalmıştı. Öfkeli bakışları girdiği cafede köşede ki masada oturmuş adama kaydı. Sanki adam bakışlarını hissetmiş gibi kafasını kaldırmasıyla gözleri kesişti. Selvi hızlı adımlarla ilerleyip ilk defa özensiz bıraktığı saçlarıyla adamın karşısına oturdu. Adam buruk bir tebessümle kıza bakarken kız kollarını masaya yasladı. Adam elinde tuttuğu fincanı indirip, 'Hoş geldin Selvi' dedi. Kız ise, 'Nasıl benimle evlenmek istediğini söylersin Cengiz abi' dedi... Arada kocaman on dört yıl, kırılmış hayaller, yorulmuş kalpler vardı. Buna rağmen belki kadın düştüğü cehaletten kurtulurdu yada hep korktuğu başına gelirdi. Babası gibi bir adamla evlenirdi. Adam ise imkansız olmasına rağmen belki bir ümit sevilirdi bu küçük kadın tarafından. Hayaller farklıydı ama ikisinin de ortak amacı vardı. Mutluluk... ~~~~~~~~~~~~~~~~ ""Selvi& Cengiz"" ~~~~~~~~~~~~~~~~ Kurguda +18 cinsellik barındıran sahneler olacağı için rahatsız olacaklar okumasın. Hakaret eden engellenecektir ✔️ ""Kurgu mahalle konuludur. Çok ısrar eden sevgili okuyucularıma ithafımdır"" Başlangıç: 15.02.2021 Bitiş: 30.04.2021 Kapak tasarımı için @avestadesign e sonsuz teşekkür ederim ❣️
Visal: Ahu Döngüsü  by humeyraao
humeyraao
  • WpView
    Reads 2,280,391
  • WpVote
    Votes 159,898
  • WpPart
    Parts 21
Ben ilk kez onun yangınında onunla yanarken bulmuştum kendimi. ''Alacalı...'' dedi büyülenmiş gibi. Alnı alnıma yaslandı. ''Alacalı Ahuşan... Bana yazılmış gibisin.'' Kaç kere döndü durdu parmakları tenimde sayamadım. ''Sabrın sonu selametse...'' Elleri benden ayrılıp bir iki adım karşıma geçse de sözleriyle beni kendine mühürledi sanki. ''Yemin ederim benim selametim bir sen, tek sen olacaksın.'' Bu hikaye bir kadının kocaman bir adamın kalbine düşüp büyümesinin hikâyesiydi.
MÂHPARE by msaslann
msaslann
  • WpView
    Reads 3,198,907
  • WpVote
    Votes 140,645
  • WpPart
    Parts 37
"Çok mu seviyorsun?" diye sordu Arslan dayanamayarak. Ahsen ise usulca salladı kafasını. "Tamam, gel o zaman." Elini bırakıp Ahsenin korkuyla yere bıraktığı bisiklete yöneldi. Bisikleti kaldırdığında aklından geçenden emin olamadı. Bu bisiklet ikisini de kaldırır mıydı bilemiyordu. Fakat denemeden bilemezdi. "Arslan abi?" diye sordu küçük kız şaşkınlıkla. Arslan yakışıklı yüzüyle Ahsene baktıktan sonra önündeki kısma vurdu iki kere. "Bisiklet bisiklet demiyor muydun? Atla hadi!" Arslan Ahsenin kıpırdamadan durduğu yerde kendisine bakarken ki yüz ifadesine gülmeden edemedi. Ardından hemen konuştu. "Hadi mâhpare..." tehdit edercesine devam etti. "Beklemem bak!" Yeşil gözleri hemen açıldıktan sonra vakit kaybetmeden daha doğrusu Arslan abisi fikrini değiştirmeden hareketlendi küçük kız. Arslanın da yardımı ile oturdu önüne. "Mahpare mi?" dedi tam olarak telaffuz bile edemezken. "Hoşuna gitmedi mi?" diye sordu Arslan henüz hareket etmeden. Buna karşılık kafasını salladı hızla Ahsen. "Ne demek ki?" "Ay parçası..." dedi gözleri küçük kızın yeşillerine birkaç saniye takılırken. Ardından hemen toparladı kendisini. "Şimdi?" dedi sorunun cevabını yeniden almak ister gibi. "Şimdi hoşuna gitti mi?" Kocaman gülümsedi Ahsen. Saçlarından yayılan kokunun farkında olmadan bir kez daha salladı kafasını. "Hı hı.." ardından o da yeşillerini kahveleriyle buluşturdu. "Çok güzel." © Tüm Hakları Saklıdır kopyalanamaz, alıntı yapılamaz, başka yerlerde kullanılamaz. Mâhpare adıyla yazılmış wattpad üzerindeki ilk hikayedir.