BN🩷
6 stories
Sevgili Gelecekteki Kocam; *MÜPTELA YAYINLARI* by zeynebinyeri
zeynebinyeri
  • WpView
    Reads 2,304,994
  • WpVote
    Votes 134,059
  • WpPart
    Parts 66
"Öyle böyle ilerleyen bir hayatım var. Yani... Vardı aslında... İş aramaya devam ederken aynı zamanda annemin uygun bulduğu eş adayları ile görüştürülmeye çalışılıyordum. Ta ki onu görene dek!" Nesil hanım kızımız; gayet neşeli, biraz geveze, aklındaki dilinde, (yok canım elbet boşboğaz değil) yemeyi, gülmeyi seven, iş yapmaktan hoşlanmasa da epey hamarat bir hatun kişi. Uyumak, Furkan dayı ile didişmek, arkadaşlarıyla pencereden pencereye konuşmak ve jelibon en sevdiği şeyler. Bedir'in mavi gözleriyle karşılaşıncaya kadar öyleydi yani... "Hep derlerdi; o kişiyi gördüğün zaman doğru kişi olduğunu anlayacaksın, kalbin sana söyleyecek diye. Evet ben anladım. Gayet iyi anladım ancak bir sorun var. O nasıl anlayacak?" Müptela Yayınları farkıyla tüm kitapçılarda. ❤
3391 Kilometre by beyzaalkoc
beyzaalkoc
  • WpView
    Reads 27,573,559
  • WpVote
    Votes 1,485,495
  • WpPart
    Parts 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
BAZI İNSANLAR BÖYLE YAŞAR by filizpuluc
filizpuluc
  • WpView
    Reads 3,154,307
  • WpVote
    Votes 170,245
  • WpPart
    Parts 53
Lina Kara, babasıyla ettiği kavga sonucu babasını kendi kafasına sıktığı bir kurşunla kaybeder. Bu kayıp kendisinden de birçok şey götürür. Borçlar ve vicdan azabı arasında sıkışırken zaman pek iyi davranmaz ona. On ay kadar sonra eski halinden eser yoktur artık. Hissizleşmiş ve yaşama olan hevesini kaybetmiştir. Kendisini bazı insanlar böyle yaşar diye teselli ederek annesi ve kız kardeşi için yaşamaya devam eder. Sıradan bir gün çalıştığı çiçekçiye gelen gizemli bir adamın ricası üzerine bir çiçek teslimatına çıkar. Ölüm anlamına gelen çiçekleri teslim ettiği adamın babasının otopsisini yapan adli tıp uzmanı olduğunu ertesi gün savcılıktan gelen bir telefonla babası hakkında sarsıcı gerçekle öğrenir. Adli Tıp Uzmanı Aral Çakırca'ya götürdüğü ölüm çiçeklerinin ikisi için olduğunu anlar. Babasının peşindeki birtakım organizasyon üyeleri, Lina'nın, Kadir Kara'ya gidecek olan anahtar olduğuna eminken Lina bunun ne demek olduğuna başta anlamasa da zamanla yaşananlar anlam kazanmaya başlar. Bilmediklerinin bildiklerinden fazla olduğunu Aral Çakırca ve Savcı Yiğit Atalay'la bu olayı çözmeye çalışırken keşfeder ve ailesinin kendisinden sakladığı sırlarla bir bir yüzleşmeye başlar. Saklanırım göz önünde. Gelir geçer önümden. Ben görünmez değilim. Hiçe sayar beni gözünde... Bu bir bilmece... Söyle bana Lily... cevap ne?
45. DURAK by ibusranur
ibusranur
  • WpView
    Reads 412,322
  • WpVote
    Votes 34,380
  • WpPart
    Parts 29
Akasya, geçmişinin ona hissettirdiklerinden kaçarken her yıl şehir değiştirmek zorundadır. Bir yıl boyunca edindiği arkadaşlıklarını, ilişkisini geride bırakarak doğum gününde yola koyulur. On sekiz yaşından beri her gittiği şehirden biraz daha yarım ayrılan Akasya'nın 24 yaşındaki durağı Ankaradır. 45. Durak'ta bulduğu Yekta Emir Ilgaz, Akasya'nın bütün doğrularını sarsacaktır. Aynı acılardan geçip, ayrı ayrı yollarda yürüdüğü bu adamla korktuğu geçmişin içerisine düşen Akasya, bu yıl Ankara'yı ve en önemlisi de Yekta'yı terk edebilecek midir? "Şehirler insanları terk etmez Akasya, korkma."
İS KOKAN ZEYTİN AĞACI by sulisindunyasi
sulisindunyasi
  • WpView
    Reads 2,470,430
  • WpVote
    Votes 219,412
  • WpPart
    Parts 44
"Benim topraklarımda ölmek için özel bir nedene gerek yok." Mihra Elnurova, Türkiye'nin güneyinde yer alan, ufak bir Türkmen ülkesi olan Karahan'da yaşamaktadır. Sıcacık bir ailede büyüyen Mihra, hayatın sert ve acımasız yüzüyle henüz tanışmamıştır. Ta ki ülkesinde baş gösteren iç savaşa kadar. Ülkenin çeşitli bölgelerinden ayaklanma, silahlanma haberleri gelirken hiçbir sorun olmadığına inanarak yaşayan genç kız, bir sabah bulundukları kasabaya ülkesini ve kendi topraklarını korumak için Türkiye'den askerlerin gönderildiğini öğrenir. Bu askerlerin arasında hayatının aşkının da olacağından bihaberdir. Yağmurlu bir günde şarkı söyleyip kendi kendine eğlenirken çitlerin arkasından kendini izleyen Türk askeri Yusuf Agâh Demiral'ı görünce Mihra'nın kalbi o zamana dek hiç atmadığı kadar kuvvetli atmaya başlar.
NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu) by SumeyyeDemirkan
SumeyyeDemirkan
  • WpView
    Reads 6,663,224
  • WpVote
    Votes 504,240
  • WpPart
    Parts 62
''Şeytanın bileklerinde saklıdır belki de insanlığın rehberi zira böylesine bir insanlık yalnızca ondan öğrenilmiş kadar kötü olabilirdi.'' Her şeye rağmen yaşamaya devam etti çünkü yaşaması gerekti. İdealleri uğruna, hiçe sayılmış ruhu uğruna ve yıkık dökük bir harabeyi andıran kalbi uğruna. Ellerinden alıp ellere verdikleri hayatını tırnaklarının uçlarıyla kazanmak pahasına yaşamak zorundaydı. Ve yaşadı. Çok acıdı, çok acıttı belki ama bir gün o acı bir başkasına karıştı. İşte bu sefer ikisi birden yanmaya başladı. Farklı notalarda tek bir ritim oldu, çünkü artık kalpleri aynı şarkıyı söylüyordu. Bu onlara aitti ve onlar susana kadar bu şarkı hiç bitmeyecekti.