Defneztemiz adlı kullanıcının Okuma Listesi
10 cerita
Kar Küresi (İki Kitap) oleh beyzaalkoc
Kar Küresi (İki Kitap)
beyzaalkoc
  • Membaca 10,013,313
  • Suara 528,633
  • Bagian 42
Burası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Bizi tutup salladılar, ne olduğunu anlamadık, alt üst olduk...
Kar Tanesi (Yeniden Yazılıyor) oleh berfin_unlu
Kar Tanesi (Yeniden Yazılıyor)
berfin_unlu
  • Membaca 1,910,955
  • Suara 6,493
  • Bagian 3
//TAMAMLANDI\\ (Kitap baştan düzenlenip yazılıyor. Giriş, bir ve ikinci bölüm yayında olsa da tamamen düzenleme zamanı yazın. Bu yüzden daha geç yüklenecek bölümler.) Bir kar tanesi kadar beyazdı genç kızın dünyası, çamur sıçrattılar güzel hayallerine. Evlilik gibi güzel bir bağı töreye kurban ettiler; fakat o kurban olacak biri hiç değildi. Belki kabul etti, lakin hiçbir şey bitmiş değildi. Geleceği için her şeyi göze almış, dik başlı kız. Sevdiği kız için geleceğini çöpe atmış, gözü kara delikanlı.
No : 26 (İki Kitap) oleh beyzaalkoc
No : 26 (İki Kitap)
beyzaalkoc
  • Membaca 16,481,901
  • Suara 935,551
  • Bagian 55
Mine internet üzerinden Yeşil Küpeli Kız takma ismiyle magazin haberleri yaparak milyonlarca takipçiye ulaşmıştır ve Mine'nin şimdiki haber hedefi genç kızların yeni sevgilisi Efe Duran'dır... Yepyeni bir yaz macerasına hazır mısınız? "Ben notalarını değil seni istiyorum Efe..."
+22 lagi
3391 Kilometre oleh beyzaalkoc
3391 Kilometre
beyzaalkoc
  • Membaca 27,531,624
  • Suara 1,484,426
  • Bagian 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
SOKAK NÖBETÇİLERİ (2.kitap) oleh Merveyarenyareeen
SOKAK NÖBETÇİLERİ (2.kitap)
Merveyarenyareeen
  • Membaca 29,915
  • Suara 279
  • Bagian 2
Sokak Nöbetçilerinin arasına ajan olarak gönderilen Helin Aktan. Karşısında bir aile bulmuştur ve o ailenin bir ferdi olmak üzeredir, fakat kendisini bir köprü ortasında hissetmeye başlamıştır. Köprünün bir tarafında merhameti, sevgisi ve kuruluşu vardır; diğer tarafında ise geçmişi, korkuları ve gerçek ailesi. ao köprünün ortasında durmaya devam ederken sırlar yavaş yavaş açığa çıkmaya başlamış, hiç kimsenin göründüğü gibi olmadığını da fark etmiştir. Koza ve Sokak Nöbetçileri'nin arasındaki soğuk savaş sadece Helin'nin mağlup olduğu bi savaşa dönüşecektir çünkü bağlılığın yıkıcı hissinide tadacaktır. "ama hep aynı noktaya dönüyorsun. Çocukluğuna, senin affetmediğin değil, seni hiç affetmeyen çocukluğuna"
SOKAK NÖBETÇİLERİ 1 oleh Elifalkan453
SOKAK NÖBETÇİLERİ 1
Elifalkan453
  • Membaca 5,713
  • Suara 26
  • Bagian 5
sokak nöbetçi kılığına giren katillerden kaçan çocuklar
KİMSE GERÇEK DEĞİL oleh Zeynokedicik
KİMSE GERÇEK DEĞİL
Zeynokedicik
  • Membaca 46,692
  • Suara 576
  • Bagian 4
"Derler ki en iyi şifacı, yaralı şifacıdır. Ve bütün şifacılar günün birinde yaralanmaya mahkumdur..." Kim olduğunu sorguladıkça dünyasının sahtelikten ibaret olduğuna anlamaya başlayan Işıl Özsoydan, öğrendiği gerçeklerle ne yapacağını bilemez ve her geçen gün biraz daha yalnızlaşarak yabancılaşır. İnsanlar "Yaralılar" ve "Şifacılar" olarak iki kategoriye ayıran bir sosyal medya platformundan tanıştığı Oflaz Kantemiz'in, kendisini bu durumdan kurtaracak kahraman olduğunu düşünmektedir. Ancak geçmişi belirsiz, davranışları tutarsız olan bu gizemle adamın, kendi dünyasının yıkılışına şahitlik etmiş yaralı bir şifacı olduğundan birhaberdir. Işıl yıllardır inkar ettiği gerzeklerle Oflaz sayesinde bir bir yüzleşirken Oflaz'ın yaralarının kanamaya başlamasıyla dünyaları altüst olur. Artık ikisinin de akıllarında tek bir soru vardır: Işıl'ın parıltısı, Oflaz'ın büyülü ruhunu kurtarmaya yetecek midir?
Enkaz Altındakiler oleh beyzaalkoc
Enkaz Altındakiler
beyzaalkoc
  • Membaca 9,207,906
  • Suara 571,670
  • Bagian 54
Gözlerinizi açtığınızda yıkılmış bir evde uyanacaksınız. Tek çıkış yolunuz yerin altı olacak. Kendinizi bulduğunuz çıkış noktası her bir yanı kameralarla çevrili, her yeri izlenen bir plato. Tek amacınız ise alandaki ipuçlarını takip edip evinizi bulmak. Tüm yarışmacılar evlerini bulduğu an, kazanan belirlenmiş olacak. Öyleyse, sizi kaybetmemizi ister misiniz?
ÖLÜLER KONUŞAMAZ oleh DilaraKeskin2
ÖLÜLER KONUŞAMAZ
DilaraKeskin2
  • Membaca 2,139,039
  • Suara 86,659
  • Bagian 18
"Karanlıkta kalınca gözlerini sımsıkı yumardı çünkü kendi yarattığı karanlık, maruz kaldığı karanlıktan daha vicdanlı gelirdi." 21 Ağustos 2005. Saat 02.53 Sadece eğlenmek için beş arkadaş yola çıktılar. Fakat gecenin sonunda eve dört kişi döndüler. 17 Ağustos 2016 Sır perdesi yeterince kapalı kaldı. Birinin onu aralaması gerek.
YARALASAR(Kitap Oldu) oleh Maral_Atmc6
YARALASAR(Kitap Oldu)
Maral_Atmc6
  • Membaca 16,528,800
  • Suara 669,588
  • Bagian 55
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.