hmyr_2508 adlı kullanıcının Okuma Listesi
4 stories
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 38,014,083
  • WpVote
    Votes 2,066,654
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
Beyaz Zambak-Geleceğin Geçmişi  by ygmr_421
ygmr_421
  • WpView
    Reads 362
  • WpVote
    Votes 65
  • WpPart
    Parts 13
"Kendilerine dost edinmeye başlasalar iyi ederlerdi çünkü beni hiç bir krallık engelleyemezdi ve ben güç için geliyordum." Sıradan bir genç kız ve bir kahin...Acaba gerçek olabilir mi bunlar? Leora sıradan bir köyde sıradan bir ailenin tek çocuğudur yada öyle mi? Tüm bunların cevaplarını öğreneceğiniz Geleceğin Geçmişine hoşgeldiniz.
23.58 by cakilhanim
cakilhanim
  • WpView
    Reads 127,782
  • WpVote
    Votes 6,664
  • WpPart
    Parts 41
Ben kendisini kendine saklayan bir kadınım. Yerin üstünden göğe, göğün üstünden yere bakarım. Kah saçlarımı savurur ruhumu özgür kılarım, kah saçlarımı saçlarıma düğüm yaparak ruhuma bir çentik atarım. Ben kendisini kendisinden saklayan bir kadınım. Eksisi bir artı, artısı milyon tane eksiye denk düşen yarımdan tamım. Tamamım eksik, eksiklerim tamam. Durma sakın okumaya devam et, bir şeyler bulacaksın benden, okumaya devam et, biraz daha dayan. Ben kendisini kendinden saklayan bir kadınım. Ruhumun on dört yerinde bir çizik, parmaklarımın ucunda yirmi üç bin elli sekiz iz taşıyan izsiz bir varlığım. Varlığım yokluğun içinde bir intihar saldırısı, yokluğum varlığımın içinde ki hastanem. Revirim bombardıman altında kaldı, molazlarımın altında eczane dolabım. Ben kendisini kendinden saklayan bir kadınım. Benim yaptıklarımı bana göstermeyen, beni benden mahrum kılan bir caniyim. Ben bana hasretken, ben benden başka herkese kavuştum. Yaptıklarım yapacaklarımın evladı, yapacaklarım geleceğimin vicdani mapushanesi. Ömür boyu, ben kendime müebbet sürgünüm. Ben kendini kendinden mahrum bırakan bir kadınım. Sağ gözüm solundan habersiz, sol gözüm bir insana kör. Dilim yalan söyleyen kalpazan, zihnim doğruluk tüccarı. Yazdıklarım silinip gidecek mürekkep çocukları, anlamları beyninin kıvrımlarına yapılan kanserojen boyayla çizilmiş dövme. Nefes al, birazdan burası olacak sonum. Ben kendisini küllerinden doğuran bir kadınım. Çağ yangınlarını tırnaklarını parmaklarından sökerek yakan, saçlarını o ateşe atan, ısınmadım donuyorum diyerek bedenini ateşler içine atan gözü kara dumanım. Sustuklarım içimin kıyameti, konuştuklarım yaşamımın sorgu suallerinin cevabı. Ben bu cümleye noktayı koyan kadınım. Her nokta küçük harflerimin bitişi. Her başlangıcım küçük harflerimin katilinin vacip kılınışı.
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,215,701
  • WpVote
    Votes 2,249,883
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."