Tamamlanmış
20 historias
Karantina Serisi por beyzaalkoc
Karantina Serisi
beyzaalkoc
  • LECTURAS 113,191,935
  • Votos 4,573,558
  • Partes 181
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı. Karantinanın akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir kız öğrencinin cesedinin başında buldu. Üstelik yalnız değil, onlar da yanında... Mahşerin üç atlısı. Bu, sadece bedenleri değil ruhları da karantinaya alınan dört kişinin hikayesi. Bu onların özgürlüklerine ulaşmak için yaşadıkları esaretin hikayesi. Bu, birbirlerinin her şeyi haline gelen, birbirlerine gökyüzündeki son yıldız yanıp kül oluncaya kadar birlikte olacaklarına söz veren dört arkadaşın hikayesi. Bu mahşerin dört atlısının hikayesi. Şimdi, bizimle misiniz? "Bizim bedenlerimizi karantinaya almadılar. Ruhlarımızı karantinaya aldılar. Bizim ruhlarımız tanıştığımızdan beri karantina altında. Ne çıkabiliyoruz bu karantinadan, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Ruhlarımızı birlikte bir karantina altına aldılar, ve bizim bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda bile birlikte olacağız, ama özgür olacağız. Savaş bitti, ve biz sağ kaldık. Savaş bitti, ve biz hala ayaktayız."
Maça Kızı 8 por dpamuk
Maça Kızı 8
dpamuk
  • LECTURAS 171,144,341
  • Votos 7,324,476
  • Partes 221
"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUNMAMAKTADIR! Yayınlanma Tarihi: 21 Mayıs 2017 Maça Kızı 8, üç kısımdan oluşan bir seridir; hepsi bu kitap altında toplanacaktır.
SOKAK NÖBETÇİLERİ por asliaarslan
SOKAK NÖBETÇİLERİ
asliaarslan
  • LECTURAS 57,277,292
  • Votos 2,230,728
  • Partes 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."
ATEŞ por filizpuluc
ATEŞ
filizpuluc
  • LECTURAS 8,995,698
  • Votos 617
  • Partes 4
Ailesini şüpheli bir yangında kaybeden Arya, kimliği gizlenerek yetimhanede büyümek zorunda kalır. Vasisi olan aile avukatının izniyle küçüklüğünden bu yana yalnızca telefonda konuşsalar da aralarında bir bağ oluşan gizemli bir kadının vesilesiyle on sekizine basmasına yakın bir zamanda yetimhanede çıkar ve kendi evine yerleşir. Kader ağlarının örer, geçmişin silik raflarından bir tanıdığı, bir yabancı olarak karşısına çıkarır, çarpıştırır, bir kaldırımda kader ağlarını birbirine dolaştırır. Bu tanıdık yabancıyla yolları kesişip dururken bazı olaylar silsilesi sonucunda onunla özel bir bağ kurar, zaman zaman da geçmişin perdesini aralar. Acı bir sır gün yüzüne çıkmak için gün sayar. Aşktan kaçmak ve aşkın öznesini korumak arasında kalan Ulaş, yok sayamadığı bir fizik kuralıyla baş etmeye çalışırken Arya çoktan hayatının merkezinde yerini alır. Sırlarınsa zamansız anlarda ortaya çıkmak gibi kötü huyları vardır. Ben bir kelebeğim. Yarına ihtiyacım var. Biraz da sana... Biraz dediğime bakma. Kelebekler için biraz ne kadar önemlidir bilemezsin...
ATEŞPARE (+18) por cerennmelek
ATEŞPARE (+18)
cerennmelek
  • LECTURAS 49,482,574
  • Votos 2,266,573
  • Partes 94
Korkmuyordum, ne karanlıktan, ne gürleyen gök gürültüsünden, ne de bana zarar verebilecek bir insandan. Çünkü ben karanlıktım, ben gürleyen göktüm, ben zarar görmezdim, ben zarar verirdim. Ben bir katildim. Bu bir sıfat değildi, bu benim mesleğimdi. 🔥 Yayınlanma Tarihi: 12.04.2020 Bu kurguda geçen kişi, kurum ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Uyarı: Eğer kurguyu spoi almadan okumak istiyorsanız, yorumları okumamanızı tavsiye ediyorum.
KADER BAĞLAYINCA por majdafan
KADER BAĞLAYINCA
majdafan
  • LECTURAS 800,118
  • Votos 50,095
  • Partes 57
Drako Stone... Londra'daki çoğu kadın onu anlatmak için sadece "Stone" (taş) derdi. Ve bu; başkalarının, iyi ya da kötü, hakkında ne düşündüğünü zerre kadar umursamayan Drako'yu hiç gururlandırmazdı. Her türlü sorumluluktan uzak yaşayan bu adamın hayattan tek bir beklentisi vardı: Eğlence!... Daha çok eğlence!... Hep eğlence!... Otuz yedi yaşına kadar eğlenme konusunda ne kadar başarılı olduğuna tüm Londra şahitti. Ne var ki beklenmedik bir miras ve o mirasla gelen beklenmedik bir unvan, yaşamını tepetaklak edecekti. Yetmezmiş gibi üzerine yaptığı evlilik, tüm yaşamını kökünden değiştirecekti. Oysa Drako, değişmeme konusunda kararlıydı. Leydi Caroline Hall, hayatı boyunca bir kontun kızı olmanın sorumluluğunu üzerinde hissederek özgür kişiliğine ket vurmuştu. Evlilik, planları arasında hiç yoktu ve yirmi iki yaşında artık "evde kalmış" damgası yemek üzere olmasını şükranla karşılıyordu. Ne var ki evlendi, hem de hayatta evlenmek isteyebileceği en son adamla. Çünkü Drako Stone, her anlamda Caroline'ın kaçmak istediği koca tipini temsil ediyordu: Karısını eve hapsedip kendi her türlü özgürlük peşinde koşacaktı. Fakat Caroline'ın buna izin vermeye hiç niyeti yoktu. Birbirinden dağlar kadar farklı iki karakterin arasında olması düşünülebilecek en son şey, onların birbirine aşık olmasıydı. Ama kader bazen insanı sımsıkı bağlarla bağlardı.
SENDEN UZAKTA por majdafan
SENDEN UZAKTA
majdafan
  • LECTURAS 572,268
  • Votos 35,792
  • Partes 32
Londra'nın en beğenilen terzisi İsabella Mercier, diğer adıyla, Madam Mercier; Warwall Dükü Sebastian St. James'le karşılaşıncaya kadar hem mükemmel moda anlayışı hem de güzelliği için aldığı övgülere rağmen, işi dışında son derece sakin ve mütevazi bir yaşam sürüyordu. Sebastian bir dük olarak topraklarına, o toprakların insanlarına karşı görevlerinin ne olduğunu biliyordu ve buna göre yaşıyordu. Henüz çok gençken yaptığı evliklikten geriye, sadece, hayatta en değer verdiği varlık olan kızı Elizabeth kalmıştı. Şimdi, hiç istememesine rağmen, Elizabeth'in geleceği için yeniden evlenmeyi düşünüyordu. Maalesef karşılaştıkları ilk andan beri ilgisini çeken Madam Mercier, evlilik için uygun bir aday değildi. Buna rağmen kadınlarla ilişkilerinde hep kontrollü olan Sebastian; Madam Mercier'nin gizemli, sakin tavırları ve muhteşem güzelliği karşısında mantıklı düşünmekte zorlanıyordu. İsabella, Sebastian St. James'le bir gelecekleri olmayacağından emindi; yine de çaresizce erkeğe bağlanıyordu. Ne damarlarında soylu akmayan kanı ne de evlenme çağını çoktan geçmiş olması önemli değildi. Önemli olacak tek bir neden vardı: İsabella'nın geçmişi...
KANKARA por zewofl
KANKARA
zewofl
  • LECTURAS 945,592
  • Votos 45,659
  • Partes 33
Geleceğin çanları çaldı, mürekkep yazmaya başladı. Siyah beyaza damladı, renkler ağladı. Geçmişin sessiz çığlıkları hançere bulaştı, Hançer yılan oldu, yılan içeri sızdı. Geçmiş ağladı. Yılan süzülerek girdi dört odacıklı yere, Kan ağladı. Bıraktı zehrini, Damar kanadı. Tüm kana bulaşan zehir yayıldı, Her yere bulaştı. Gelecek güldü. Zehir zihine sızdı, Kalp teslim oldu. Geçmiş enkaz oldu, gelecek kuruldu. Karanlık fısıldadı; 'kalbine ihanet et, kendini kurtar.' Alin fısıldadı; 'kalbini dinle bana ihanet et.' . Hukuk öğrencisi Ceyla'nın kısa süreliğine çalıştığı motel de cinayet işlenir. Bunun şokunu henüz atlatamamışken, dönem sonu ödevi ise bu cinayeti çözmektir. Davayı çözmek için bir süreliğine beraber çalışacağı Cinayet Büro ile katilin peşine düşerler. Fakat fark ettikleri korkunç şey ise, katilin seri katil olduğudur. Geçmişinin geleceğe yansıyan görüntüsü, onu çıkmaza sokmaya çalışırken, hem okumak hemde bir seri katil ile baş etmek onun için oldukça zordur. Başarılı bir Savcı olmak isteyen Ceylayı, geçmişinden itibaren bugününe ve yarınına kadar bir sürü şey sınar.
Başı Yok Sonu Çok por rosloveros
Başı Yok Sonu Çok
rosloveros
  • LECTURAS 8,137,747
  • Votos 339,179
  • Partes 85
Bu kurguda argo, küfür ve yetişkin içerik barındıran sahneler bulunmaktadır. ●○●○● "Beni sokmaya çalıştığın kalıpta olmadığımı sen de ben de gayet iyi biliyoruz." Ne kast ettiğini gayet net anlamıştım sanırım. Ona sürekli abi dememi kast ediyordu. "Üstelik ben de seni uzun süredir o kalıpta görmüyorken," gözlerimin tam içine bakarken kısık sesle tamamladı cümlesini. "Birbirimizi kandırmanın alemi yok." Bir elini başımın yanındaki duvara yaslayıp iyice sokuldu bedenime. "Ya sen yanlış görüyorsan, ben seni tam olarak o kalıpta görüyorsam?" Yüzünü boyun girintime yaklaştırmasıyla elini yaslamadığı taraftan duvar ile arasından çıkmak için hamle yaptım. Diğer elini de duvara koyarak engel oldu bana. "Senin aksine bedenin o kadar dürüst ki Betül, inkar etmelerinin hiçbir önemi yok artık." Ellerimin her ikisini de ince gömleğin altındaki sert bedenine bastırarak kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. Milim kıpırdamadı tabi ki. "Yanlış görmüşsündür." Başını boyun girintimden çıkardı. Dudaklarını aniden anlıma bastırdığında şok içinde kaldım öylece. Ani hareketiyle kapanan gözlerimi bir süre sonra dudaklarını anlımdan çekse de açmadım. "İnkar etmekte serbestsin Betül ama ben az önce adımın yazılı olduğu yere dudaklarımı bastırdım," demesiyle daha sıkı kapadım gözlerimi. Sonra beni öylece bırakarak koridorun sonundaki odasına girdi, gözlerimi açmasam da uzaklaşan bedeninden ve kapı sesinden anladım. Elimi anlımda gezdirirken şapşal gibi gülümsedim kendi kendime. Annem hep kaderimizin avuç içimizde yazdığını, alnımızda da kaderimizdeki adamın adının yazılı olduğunu söylerdi. ○●○●○● #Genelkurgu 5# 24 Temmuz #Romantizm 5# 15 Ağustos #Aşk 4# 11 Ekim #Gençkurgu 5# 21 Ekim #Mizah 1# 27 Ocak
DOKSAN ARTI DÖRT  por aurcapel
DOKSAN ARTI DÖRT
aurcapel
  • LECTURAS 4,173,502
  • Votos 228,643
  • Partes 47
KİTAP OLDU. (30.12.2023) Doksan Artı Dört'ün kitap haline tüm sitelerden ve kitapçılardan ulaşabilirsiniz. ☽ Galatasaray fanatiği genç iş adamı Merdan Efe Yüceer ve olduğu konuma tırnaklarını kazıyarak gelen başarılı avukat İzgi Gökyel. Maç doksan dakika, top yuvarlaktı. Belki maçın skoru uzatmalarda değişecekti, belki de onlar için asıl galibiyet beraberlikte gelecekti. "Maçın seyri değişti," dedi nefesi nefesime karışırken. "Doksan artı dörtte seni kazandım. Bu saatten sonra mağlubiyetin bile bir önemi yok." ☽ Hikayedeki tüm karakterler ve olaylar hayal ürünüdür.