💜💙En sevdiğim💙💜
14 stories
VAVEYLA by binnurnigiz
binnurnigiz
  • WpView
    Reads 33,096,830
  • WpVote
    Votes 1,336,159
  • WpPart
    Parts 44
Her şey bir ölümle başladı. Ölüm, nefreti takip etti. Nefret, intikamı körükledi. Ve aşk hepsini alaşağı etti. Yüksek kayalarda uçan kartal, kayanın en dibinde yaşayan küçük kıza âşık oldu. Onların aşkı, çığlık. Onların aşkı, feryat. Onların aşkı, acı. Onların aşkı, ölüm. Onların aşkı, VAVEYLA. Karanlıkta atılan her çığlık sahipsizdir. Ben senin karanlıkta attığın çığlığım. Seninleyim ama senin değilim.
XVI - ÖLÜM PORTRESİ by ibusranur
ibusranur
  • WpView
    Reads 880,969
  • WpVote
    Votes 62,432
  • WpPart
    Parts 34
Hera Yarkan lise son sınıf öğrencisidir. Geçmişin pençe izlerinden kurtulmaya çalışırken on yedi yaşında hayatına giren Atlas Katrivas'a karşı duyduğu platonik aşk onu hayata bağlar. Babalarının ortaklığı sebebiyle devamlı aynı masada oturmak zorunda kalmalarına, karşı karşıya gelmelerine rağmen Atlas bir an bile Hera'ya bakmamaktadır. Atlas'ın okuduğu okula nakil aldırmasıyla beraber uzaktan hayranlık duyduğu bu adamın kolları arasına düşer. Artık her şey hem Hera için hem Atlas için daha zordur. "𝐊𝐚𝐛𝐮𝐫𝐠𝐚𝐥𝐚𝐫ı𝐧𝐝𝐚 𝐛𝐢𝐫 𝐚𝐠̆𝐫ı, 𝐒𝐮𝐬𝐦𝐮𝐲𝐨𝐫 𝐢𝐜̧𝐢𝐧𝐝𝐞𝐤𝐢 𝐚𝐜ı. 𝐓𝐞𝐧𝐢𝐦𝐢 𝐲𝐚𝐤ı𝐲𝐨𝐫 𝐬𝐨𝐧 𝐤𝐞𝐳 𝐬𝐞𝐯𝐢𝐬̧𝐭𝐢𝐠̆𝐢𝐦𝐢𝐳 𝐲𝐚𝐭𝐚𝐠̆ı𝐧 𝐬𝐨𝐠̆𝐮𝐤 𝐭𝐚𝐫𝐚𝐟ı."
SINIR by polyannagibiolursak
polyannagibiolursak
  • WpView
    Reads 914,466
  • WpVote
    Votes 39,360
  • WpPart
    Parts 46
"Yaşanılan kötü günler gelecek olan güzel günlerin habercisidir" derler. Peki ya öyle mi? 22 yıldır yalnızlığın ruhuma işlemiş olduğu bu kötü ve acımasız dünya, bana daha da kötü günler yaşatırken gelecekteki güzel günlerimin planını yapıyor muydu? Gözlerimizi açtığımızdan ebediyen kapatacağımız güne kadar olan süreçe verdiğimiz isim olan "Hayat" bu kadar adaletli miydi? Ben, sen, biz, hepimiz bir savaşın içindeyiz. İçimizde verdiğimiz savaşlardan tutmuş gerçek savaşlara ve hayatta kalmaya çalışmak için verdiğimiz savaşa kadar...Sadece bazılarımızın savaşı daha büyük, daha gerçek ve daha acıdır... Ben Gece. Sadece Gece. İsmim ruhumun aynası... 22 yıldır ruhumla olan savaşım bir gün daha büyük bir hal aldı ve ben gerçek bir savaşın içine düştüm. Burada her şey gerçekti. Ölümler vardı, acılar vardı, tarifi zor hisler vardı... Burada "Hayat" dediğimiz tiyatronun "Sahne arkası" vardı...
VADELYAN by yazalven
yazalven
  • WpView
    Reads 225,764
  • WpVote
    Votes 11,819
  • WpPart
    Parts 7
"Ateşin içine girdiysen, yanmayı bileceksin." ... Bir taht ve iki kanlı soy. Vadelyan'lar ve Alivyan'lar. Bir savaş... Kazananı yok, kaybedeni çok. Ateşe atılan o ilk adımdan sonra hiçbir şey aynı kalmayacak. "Şahın devrilişi bütün savaşı başlatır. Ruhu buzdan kız, hayatını cehenneme çevirecek o adamla karşılaşır." VADELYAN.
Varislerin Oyunu (Wisteria 1) by adorayagmur
adorayagmur
  • WpView
    Reads 2,381,311
  • WpVote
    Votes 120,594
  • WpPart
    Parts 28
24 Krallıktan gelen genç prens ve prensesler için kurulmuş bir Kraliyet Okulu. Ancak acımasız bir suikastçı kendini soyluları teker teker öldürmeye adamıştır. Kaçış yok. Teslim olmak yok. Oyuna hazır mısınız?
Gecenin En Doğusu by Kalemimdenkitabim
Kalemimdenkitabim
  • WpView
    Reads 6,053,394
  • WpVote
    Votes 329,846
  • WpPart
    Parts 67
... "Soğuk, açlık, susuzluk, uykusuzluk, işkenceler.. Aklının alıp alamayacağı her şeyi göğüsleyebilirim. En karmaşık bombaları imha edebilir, en büyük savaşlardan tek bir sıyrık almadan çıkabilirim. Gözümü kırpmadan ölüme bile koşabilirim ama.." dedi ve susup derin bir nefes aldı. "Ama?" dedim hevesle gözlerine bakıp. Nefesini dudaklarıma verip alnını alnıma yasladı yeniden. Ve gözlerini kapattı. "Ama sensizlikle nasıl başa çıkılacağını bir türlü bulamıyorum." dedi ve sağ elimi tutup kalbinin üzerine koydu. Benimkinden farksız bir şekilde, sabırsızca çırpınıyordu güzel kalbi. "Sen olmadığında burada bir şeyler ters gidiyor. Nefes aldırmıyor. Herkesi tek bir emriyle dize getiren Fırtına, kalbine söz geçiremiyor. Çünkü.." dedi ve derin bir nefes daha aldı. Bu aldığı kaçıncı derin nefesti? Neden buna takılmıştım şu an? Hiç mi hiç sırası değildi.. "Çünkü içinde öyle bir kadın var ki.. Öyle masum, öyle güzel, öyle zeki ve.. Ve öyle benim.. Bazen çıldırtan, delirtip çileden çıkaran; boynunu sarıp sarmalayan atkısını, saçlarına değen beresini, yansımasını izleyen aynasını bile kıskandığım.. Öyle bir kadın ki; sevmemek mümkün değil. Öyle bir kadın ki; adını duyan herkese karanlık, bir bana aydınlık.." ... Not: Başlamadan önce Doğu'yu okumak mecburiyetinde değilsiniz. Gecenin En Doğusu'nu ondan bağımsız olarak da anlam kargaşası olmadan tamamlayabileceğiniz şekilde kurguladım. Ufak tefek noktaları da elimden geldiğince açıkladım. Sevgiler.
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,260,720
  • WpVote
    Votes 692,268
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,207,179
  • WpVote
    Votes 2,249,781
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."
AHZÂN by sevincrami
sevincrami
  • WpView
    Reads 24,095
  • WpVote
    Votes 1,815
  • WpPart
    Parts 9
'AŞK-I MAVERA' kitabımın yan karakterleri olan Akın Gündoğdu ve Zeynep Selin Bozok'un kitabıdır. Kitaplar birbirinden bağımsızdır. ★ Parmağınızda yüzüğünü taşıdığınız adamın aslında en büyük terör ögütü kurucusu olduğunu öğrenseniz ne yapardınız? Sizi sevdiğini düşündüğünüz adamı aslında tanımadığınızı öğrenseniz, dahası; sizi bir başka kadınla aldattığını görseniz ne yapardınız? Paramparça olurdunuz, değil mi? Bir gecede hayatı değişen Zeynep Selin Bozok, aslında yalan bir hayat yaşadığını öğrenir ve hayatı o andan sonra dağılır. Katıldığı kutlamada, nişanlısını başka bir kadınla gören Zeynep Selin, başına bela alacağını bilmeden hislerine yenilip hareket eder. Kutlamaya katılan, gizli görevde olan MİT istihbaratçıları ve TDT askerleri, Zeynep Selin'in bilmeden operasyonu tehlikeye atması ile ortalığın karıştığının farkına varırlar. Aniden alevlerin ortasına atlayan Zeynep, MİT'in ve TDT'nin güvenilir ismi, kıdemli yüzbaşı ve geçmişinde yer alan Akın Gündoğdu'yu da kendisi ile sürükler. Paramparçayken bile nefes alan Zeynep Selin, öğrendiği gerçeklerden sonra hayatta kalmayı başaracak mı? Aşk öldürür derler. Peki ya gerçekten de imkansızı imkan dahilinde edip yaşamayı başaracaklar mı? ★ Kitap, 'AŞK-I MAVERA' final yaptıktan sonra yayımlanacaktır. •Tüm hakları tarafımdan korunuyor. Her hangi bir (ç)alıntı durumu olursa, gerekli işlemler başlatılacaktır! •Kitap kapağını, kendi kitabınızda kullanmanyın! Yazım tarihi: 10 Ocak Yayım tarihi: 18 Ocak
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 9,073,000
  • WpVote
    Votes 719,089
  • WpPart
    Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.