Ben Flare, Rare, Sia ve bilinen adımla Nia. Flare Odysrek. Ejderha ve Anka'nın kızıyım, Şekildeğiştiren bir kıvılcımım. Hem doğumum aynı zamanda ölümüm. Ve tam bir baş belasıyım.

Zamanın silemeyeceği şeyler vardır. İlk aşk, ilk kalp ağrısı, ilk kayıp... Deimos birini kaybettiğinde zaman kavramının anlamını yitirdiğini öğreneli uzun zaman olmuştu. Acının zamanla azaldığını söyleyenler yanılıyordu, acı her zaman oradaydı ama zaman geçtikçe daha büyük bir duygunun gölgesinde kalıyordu. Öfke. Karanlığın ruhlarda bıraktığı silinemeyecek izler vardır. Celine karanlığın ruhuna kazıdığı izlerle yaşıyordu. Ruhunun duvarlarına çentikler atan karanlık o kadar uzun süredir oradaydı ki aldığı her nefeste bulunduğu çukura daha çok batıyor, ruhundaki boşluk giderek büyüyordu. Her yeni gün birbirinin tekrarıydı. Karanlığın içinden bir kez geçenler için geri dönüş yoktu. Celine Adorath o karanlıktan geçmiş ve yaşamı boyunca attığı her adımda o karanlığı ciğerlerindeki hava, damarlarındaki kan gibi taşımıştı.

Çevremdeki ağaçlar aynı gözükseler de aynı değiller. Uzaktaki dağlar bildiğimden daha soğuk. Rüzgar aynı hissettiriyor belki ama o bile tanıdığım rüzgar değil. Çünkü benim dünyamda çoktan unutulmuş büyüleri taşıyor kucağında. Olduğuma inandığım yerde değilim. "Bana her şeyi anlat. Bana dünyanızla ilgili her şeyi, en küçük detayına kadar anlat." Ben, Eira Morwen, dönmenin bir yolunu öğreneceğim. Ve ancak her şeyini bilirsem büyüyle ve korkunç canavarlarla dolu bu dünyanın girişini de çıkışını da bulabilirim.