inşallah beğenirsiniz okuyup oy vermeyi unutmayın siz oy verip okuduğunuzda yazasım daha çok geliyor.

Şairenin Şiir Halleri.. Tüm içtenliği ve yalınlığı ile...

Güçlü bir ağa olan sait ağayla dayısının yanında kalan yetim ve öksüz rojdanın hikayesi...

Başlama tarihinizi yazıp beni ilk hikayemi okumaya hazır olun canlarrr. :)

( kadına şiddet ve aşağılama yoktur! ) Asena numaraları karıştırıp üsteğmene mesaj atarsa en fazla nolur? başlangıç: 27/04/2024

Olmuyordu.Ne yapsam olmuyordu.Sadece ağlıyordum.Hıçkırık seslerimi duyabiliyordum.O ise aşağıda oturuyordu. Kapı açıldı.Girdiği gibi kokusunu duydum.Yanıma geldi yavaşça.Yatağa oturdu.Saçlarımı okşarken,çenemden tutarak kafamı kaldırdı. "Bana bak güzelim.Özür dilerim.Hemde çok özür dilerim.." Bugün bana yaşattığı travmadan sonra affedebilir miydim onu?Tekrardan eski halimize dönebilir miydik?O bana bir daha tam anlamıyla güvenebilir miydi? Sanmıyordum..

"Bilmiyorum ya bilmiyorum anlamıyor musunuz" "bildiğinizi biliyorum salak ayağına yatmayı kesin avukat hanım. Olay yerinde bir siz birde o koruduğunuz kız vardı ve bulunduğunuz konum itibariyle görmemeniz imkânsız " "Peki o zaman bildiğimi var sayalım neden saklıyor olabilirim" ... ilk kitabım tutmamıştı ama bundan ümitliyim gizem dolu adımı nasıl buldunuz yorum yapmayı ve eğer kitabı beğendiyseniz yıldızlarınızı esirgemeyin...

#tamamlandı. Merakla arkamı döndüğümde koridorun ortasında onu gördüm. Gözlerim ardına kadar açılırken dudaklarımda aralandı. Gözlerim, benimkinin aynısı gözlerine kaydı. Oradan saçlarına, burnuna yanaklarına, dudaklarına, her bir uzvuna uzun uzun baktım. Aynaya bakıyormuşum gibi hissettim. Diyar bana benzemiyordu Diyar bendi sanki. Biz bir birimize tıpatıp benziyorduk. Bu kadar benzeyeceğimizi düşünmemiştim. Onunla benim aramdaki tek fark çenesinin altındaki siyah küçük bir bendi. Dikkatli bakmadığın sürece belli bile olmuyor. Boylarımız, kilomuz bile neredeyse aynı. Oda beni dikkatle inceliyordu. Ne diyeceğimi bilemedim. İkimizde konuşamadık. Asonsörün sesiyle başımı kısa bir an çevirdim. Asansörden inen 4 erkek de Diyar ve bana dikkatle baktılar. Ayrı ayrı görmüşlerdi ama onlarda ilk defa yan yana görüyorlardı. Tıpkı bizim bir birimizi ilk defa gördüğümüz gibi. (Wattpad'de bu isimdeki ilk kitaptır .)

İnsanlar bir diğerini severken ruhuna âşık olur değil mi görünüşe değil. Ama ben gerçek bir ruha âşıktım. Bu belki hayatımın sonunu getirecekti. Ama korkmadım. En azından ölsem de hayatımın sonuna kadar onu sevmiş olacaktım. Bizim suçumuz neydi? Birbirimize yakın ama bir o kadar da uzaktık. O zümrüt 3 parçaya ayrılmasa ne olacaktı? 3 prensin ruhu bir bedende birleşmese ne olacaktı? Birbirimize yakın olursak ne olacaktı? Birimiz iyileşirken birimiz zarar mı görecektik? Peki, ya birimiz diğeri zarar görmesin diye kendini riske atıp ona yıllarca uzaktan baktıysa? Ya da en önemlisi ona sırılsıklam âşıkken, ona zarar gelmesin diye saçına bile dokunmadıysa?.. Arkadaşlarıyla bir partiye katılan Lalin Beyoğlu bir kaza geçirir ve bu kazadan sonra bütün hayatı değişir. Sizce de bir kaza illa bir son olmak zorunda mı? Belki de bu kaza yeni başlangıçlar doğurur. Tıpkı Uras Demirkan ve Lalin Beyoğlu'na olduğu gibi. Onların nasıl tanıştığını ve başlarına ne gibi olaylar geldiğini öğrenmek ister misin? Şimdi soruyorum Uras Demirkan'ın örgütünde misin yoksa Lalin Beyoğlu'nun çetesinde mi? Lalin& Uras URASS'IMM

Nilsu, 17 yaşında lise son sınıf öğrencisidir. Babasının sahibi olduğu havalı kolejinde mutluluk içinde yaşarken yapılan bir şakayla hayatı altüst olur. Okulun burslu çocuğu Cihan ve Nilsu'nun telefonları yer değiştirmiştir. Karşı villaya taşınan yakışıklı çocuk ise Nilsu'yu epey etkiler. Nilsu önce bu şakayı kimin yaptığını bulacak, sonra birçok eğlenceli maceraya yelken açacak, mükemmelliğini sorgulayacak, belki de olgunlaşacaktır.