bitenler
2 stories
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 9,136,295
  • WpVote
    Votes 721,231
  • WpPart
    Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
Aşk mı, Gurur Mu? by esayrumu
esayrumu
  • WpView
    Reads 2,867,380
  • WpVote
    Votes 82,020
  • WpPart
    Parts 94
Aşk... Gurur... Her şey bir iddia ile başlasaydı... Sizce bu iki kelimeden kazanan hangisi olur? Hangisi daha yoğun yaşanır? Hangisi bizi daha çok yönlendirir? Biri için birinden vazgeçmek zorunda olsak hangisini seçeriz? Ya da ikisi de aynı duyguda harmanlanır mı? Yeni hikayemizde bu soruların cevabını arayacağız ve bakalım sonunda hangisi bulacağız? Nisa ve Semih'in dünyasına adım atarak, ikisinin de nasıl değişimler geçirip, neler yaşadığının tanığı olacağız. Bazı yerlerde gülümseyip, bazı yerlerde hüzünleneceğiz çünkü onların bize anlatacağı çok şey olacak. Bakalım siz en çok hangisini haklı bulacaksınız... Küçükken kalbinizi hiç olmadık birine kaptırsanız, geçen zamanla o yer daha da sağlamlaşsa, sonrasında da onun sizi fark etmesi için bir şansa kavuşsanız ne yaparsınız? Nisa için büyük bir şanstı Semih'in yanında çalışacağı dört ay. Tabi bu işe başlarken attığı adım aslında büyük bir yalandı. Yalanla başlayan bir şeyin devamı sizce nasıl olur? Nisa bize bunun nasıl olduğunu anlatmaya çalışacak bakalım başarılı olabilecek mi? Hepimiz eskilerin "Büyük lokma ye, büyük konuşma!" lafını biliriz. Sizce bu sözü Semih'in duyması için kaç yıl geçmiş olmalı. Çünkü ettiği büyük laflar, boğazında kalacak. Tabi öğrendiği gerçeklerle de olaylar çok farklı noktalara ulaşacak. Üstelik 'yalan' konusunda çok katı olan biri, hayatının en önemli adımının bunla şekillendiğini öğrense... Mantığı ve kalbi arasında sıkışıp kalsa... Sanırım onun yerinde olmayı hiçbirimiz istemezdik. Aşk mı, Gurur mu? Bakalım sizin seçiminiz hangisi olacak? ;)