burcu0610's Reading List
50 stories
HEMARE  by Zezekale
Zezekale
  • WpView
    Reads 2,739,766
  • WpVote
    Votes 70,350
  • WpPart
    Parts 28
Hikaye de yetişkin içerik bulunmaktadır! Bunu bilerek okumanızı tavsiye ederim. "Seni meşgul ediyorum bu saatte ama dün telefonum sende kalmış onu alabilir miyim?" dedim. Elini sağ ön cebine sokup çıkarttı ve bana uzattı. Telefonumu almak için elimi uzatınca geriye çekti. Kaşlarımı çatarak ona baktım. "Bugün o puşt aradı, açtım." dedi. "Neden?" dedim. "Canım istedi." dedi. "Canın istedi diye benim telefonumu açamazsın." dedim. Kaşlarını çattı ve bir adım yaklaştı. "Ama açmak istiyorum." dedi. Anlamazca yüzüne baktım. "Ne demek istiyorsun Arslan Abi?" dedim. Gözlerini kapatıp soluğunu bıraktı. Gözlerini açıp dişlerini sıkarak konuştu. "Bak işte bunu istemiyorum. Bana abi demeni istemiyorum. Senin için abi olmak istemiyorum." dedi. Benim için abi olmak istemiyor muydu? Şaşkınlıkla gözlerimi açıp kalbimin hızlanmasıyla ona baktım.
CANIMDAN İLERİ (Kısa Hikaye-Bitti) by herdem6060
herdem6060
  • WpView
    Reads 395,496
  • WpVote
    Votes 16,728
  • WpPart
    Parts 17
Tek derdi anne olmak olan 32 yaşındaki buzlar kraliçesi manken Özlem'in tesadüfen bir telefon konuşmasına şahit olan ve o kadının anne olmasına yardımcı olmak istediğine bir günde karar veren zeki deli dolu birazda ayarsız Tekin'in kısa ama duygulu hikayesidir. Wattpad de bu isim ile yayımlanan ilk ve tek hikayedir. Çalınma durumunda yasal yollara başvurulacaktır.
KÖYGÖÇÜREN by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 5,384,790
  • WpVote
    Votes 435,378
  • WpPart
    Parts 80
Hasret köyden uzakta bir dere kenarındaki küçücük evinde hem hayatla hem de annesiyle mücadele eden başı dik, dili sivri bir kızdır. Yaşadığı yerin yazı kurak, kışı çorak, baharı biraz rahattır. Ama babası olmadığından evin direği sürekli gıcırdar. Annesinin zoruyla gittiği bir düğünde gözü bir Külhanbeyine çarpar, ama başı diktir, pek yüz vermek istemez. Düğün boyu bakışırlar, tek kelime etmezler. Adam da pek bir hoşuna gitse de Hasret bunca bakışı hayra yormaz, yine de içi kıpraşır. Beyaz gömleğine, yanık tenine, kara kaşına, üstünden ayrılmayan kara gözüne... Sonra nasıl olduysa düğünün gecesinde evine gitmiş, saçılmış dökünmüşken penceresinden bir ses işitir, akşamki adamı daha görmeden tanır. Penceresinin köşesine siner, perdesinin arkasına saklanır. Sesini duyar adamın, sonra sesini duyurur. Onca yıllık Hasret bir toz olur bir duman. Sonrası dere kenarı, dut ağaçları, üzüm bağları.. Geçmişten gelen bir Köygöçüren lafı, Hamza'nın Görgülü belası... ..... Tarihi bir hikayedir.
DİLDAR -tamamlandı✔️ by ndiyebirisi
ndiyebirisi
  • WpView
    Reads 2,491,182
  • WpVote
    Votes 100,395
  • WpPart
    Parts 59
Güvendiğiniz insan sizi en fazla ne kadar hayal kırıklığına uğratabilir? Ben sevdiğim insan tarafından büyük bir darbe alarak bambaşka bir hayata başlamıştım. Sevdiklerim,yakınlarım ve arkadaşlarım yeter derken tekrar aşık olabilir miydim? Alpay: beni yeniden hayata bağlayan ve her şeye birlikte göğüs germek isteyeceğim tek kişiydi ama kadarin bizim için planı neydi? Bazen ağlayarak dua ettiğiniz geceler sizin için yepyeni başlangıçlara gebedir... Başlama tarihi: 22.07.2021 Bitiş tarihi: 22.04.2022
DEMİRHAN by iloyaaa22
iloyaaa22
  • WpView
    Reads 255,072
  • WpVote
    Votes 7,781
  • WpPart
    Parts 39
Acıyla kıstığım gözlerimi aralayıp Zeyrek'e baktığımda dişlerinin arasından tıslayıp, "Nereye gitmeyi düşünüyorsun bakalım sen ha? Bir şeyleri daha tam kavrayamamışsın sen sanırım ama ben sana anlatayım bundan sonra buradasın ve benim izin verdiğim sınırlar içerisinde gezinebilirsin ancak. Benim iznim olmadan hiçbir yere kıpırdayamazsın. Bir daha gitmek konusunu açtığını duyarsam senin için çok kötü şeyler olabilir Şura."dedi sinirle duvara yumruğunu geçirirken. Artık dayanamıyordum. "Bana bak Zeyrek, ben senin sahiplendiğin evcil hayvanın değilim. Nereye gidip gitmeyeceğimi sana sormayacağım. Beni burada zorla tutuyorsun. İstemiyorum anlıyor musun? İstemiyorum, sen bana böyle davrandıkça da istemeyeceğim. Bırak beni anlıyor musun? N'olursun bırak" dedim gözlerimden yaşlar akarken. Elini burun kemerine götürüp sıktı ve çaresiz çıkan sesiyle "Kokunu bir kere içime çektim ben, ben istesem de buradaki izin vermez." deyip elini kalbinin üzerine bıraktı. Daha fazla konuşmadık. Ben duvar boyu kayıp yere çökerken oda önümde oturup ellerimi tuttu ve başını dizlerimin üzerindeki ellerimin üstüne bıraktı. Bu haliyle küçük bir çocuğa benziyordu. Biz çaresizliğimizi aynı anda yaşıyorduk. Bu yüzden ikimizin de birbirimize yararı olmuyor. Kapak tasarımı uselesspeople'a aittir.
RAYİHA "Yusuf'un Gül'ü" by iloyaaa22
iloyaaa22
  • WpView
    Reads 11,362
  • WpVote
    Votes 618
  • WpPart
    Parts 10
"Sabri lafı çok uzatmak istemiyorum doğrusu. Buraya geliş sebebimizi daha önce belirtmiştik ama bir türlü kısmet olmadı gelmek. Nasip bugüneymiş! Benim oğlanın gönlü var senin kızında. Biz bir görüşsünler isteriz ama senin de izinin olursa tabii. Nihayetinde sen bir kız babasısın, doğrusu benim kızım yok sen de biliyorsun. Bilmem öyle şeyleri ama kendimi senin yerine koydum ve gönlüm razı gelmedi senden habersiz konuşup görüşmelerine. Ne dersin sen bu işe?" diye sordu Hasan ağabeyin babası Hüseyin amca. Oldukça hoş bir üslubu vardı. Bir an tebessüm ederken bulmuştum kendimi evlenmek gibi bir niyetimin olmadığı adamın babasına. Babam tam ağzını açacağı esnada sokak kapısı alacaklı gibi yumruklanmaya başladı. Herkes şaşkınlıkla evin içinde yankı bulan sese kulak kesilirken Deniz hızla yerinden ayaklanıp "Demir geldi her halde! Ben bir kapıya bakayım!" deyip koşarak kapıya ilerledi. Herkes susmuştu. Kimdi bu gelen? Demir neden böyle kıracak gibi çalsın ki kapıyı? Dış kapının açılma sesi gelirken "Neredeler?!" diye bağıran Yusuf ağabeyin sesi duyuldu evin içinde. Gözlerim korku ile açıldı. Neye sinirlenmişti böyle? Hızla kalktım yerimden. O esnada Deniz'in "Salondalar! Ne oluyor? Niye böyle sinirlisin?" deyişini duydum. Yusuf ağabeyin aksine sesi oldukça kısıktı. Salon kapısından heybetli bedeni ile içeri adımlayan Yusuf ağabey burnundan soluyan bir öküzden farksızdı. Boğa falan da olabilir? Nesi vardı ya bu herifin? Niye böyle öfkeliydi? Ne diye böyle girmişti bu eve? "Durun!" diye bağırdı bir anda. Sesi çok cesur ama aynı zamanda çok korkaktı. "Yusuf ne oluyor oğlum?" diye sordu babam merak ile. O da tıpkı benim gibi ayaktaydı. "Bu iş olmaz! Gül benim sevgilim!" diyen Yusuf ile adeta nefesim kesildi. Ne diyordu ya bu herif? Peki bundan şeyin haberi var mıydı? Benim? * * * * Wattpad'deki Rayiha isimli ilk ve tek kitaptır.
ALEDA(TAMAMLANDI ❣️❣️) by umutmutluluk
umutmutluluk
  • WpView
    Reads 1,257,105
  • WpVote
    Votes 55,636
  • WpPart
    Parts 49
Gözleri öfkeyle kaplıydı kızın. Resmen burnundan aldığı nefesi aynı şekilde alevler şeklinde salıyordu. Hayatında çok saçmalık görmüştü de böylesine ilk defa tanıklık ediyordu. Üzerinde ki mavi gömleğin kolunu çekiştirip montunu eline aldı. Hava neredeyse eksi derecelerdeydi fakat kızın umurunda dahi değildi. Bir an önce ölmek istiyordu da Allah korkusu ve olmayacak hayalleri vardı. Ondan dolayı uslu bir kız olmayı seçip ailesinin diretmelerini şimdiye kadar sessiz kalmıştı. Şuandan sonra kalması bile imkansızdı da merak ediyordu. Gerçekten de merak ediyordu sabrı ne zaman tükenip kendiyle beraber evreni ateşe vereceğini. Az kalmıştı kesinlikle çok az kalmıştı. Öfkeli bakışları girdiği cafede köşede ki masada oturmuş adama kaydı. Sanki adam bakışlarını hissetmiş gibi kafasını kaldırmasıyla gözleri kesişti. Selvi hızlı adımlarla ilerleyip ilk defa özensiz bıraktığı saçlarıyla adamın karşısına oturdu. Adam buruk bir tebessümle kıza bakarken kız kollarını masaya yasladı. Adam elinde tuttuğu fincanı indirip, 'Hoş geldin Selvi' dedi. Kız ise, 'Nasıl benimle evlenmek istediğini söylersin Cengiz abi' dedi... Arada kocaman on dört yıl, kırılmış hayaller, yorulmuş kalpler vardı. Buna rağmen belki kadın düştüğü cehaletten kurtulurdu yada hep korktuğu başına gelirdi. Babası gibi bir adamla evlenirdi. Adam ise imkansız olmasına rağmen belki bir ümit sevilirdi bu küçük kadın tarafından. Hayaller farklıydı ama ikisinin de ortak amacı vardı. Mutluluk... ~~~~~~~~~~~~~~~~ ""Selvi& Cengiz"" ~~~~~~~~~~~~~~~~ Kurguda +18 cinsellik barındıran sahneler olacağı için rahatsız olacaklar okumasın. Hakaret eden engellenecektir ✔️ ""Kurgu mahalle konuludur. Çok ısrar eden sevgili okuyucularıma ithafımdır"" Başlangıç: 15.02.2021 Bitiş: 30.04.2021 Kapak tasarımı için @avestadesign e sonsuz teşekkür ederim ❣️
HAMRA  by sessizhayals
sessizhayals
  • WpView
    Reads 4,210,484
  • WpVote
    Votes 25,142
  • WpPart
    Parts 6
1950 - 1960 yılları arasında geçen bir aşk hikayesi. Kızıl saçları ile göçmen bir hemşire, Hamra. Eski bir asker olan mert ve kaba bir adam Alparslan Kürşat. Bir av. Bir sevda. ❤️ "Avda yaraladığım ceylanı istiyorum. Her gecem de her gündüzüm de, yatağımda, yastığımda, mutfağımda, salonumda, her zerremde istiyorum." "Kürşat-" Eliyle dudağıma baskı yaparak susturdu beni. "Sıra benim hatun dinle." Başımı yavaşça salladım. Bakışlarını dudaklarıma düşürerek fısıldadı boğuk sesiyle. "Ben bilmiyorum bir kadınla ilişkiyi. Senden öncesi yok bende. Kimseye bakmadı bu gözlerim, kimseyi görmedi. Ta ki sana kadar. Sen aklımı başımdan alan kızıllarınla girdin hayatıma." Elini yanağıma koyarak okşadı. "Bu çillerin akıl bırakmadı bende. Minik bedeninle düşler kurdum. Kollarımın arasında olduğun, beni sevdiğin!" Sustu. Diğer elini de yanağıma koyarak yüzümü kavradı sert elleriyle. Alnını alnıma yasladı. "Seni istiyorum, evet artık biliyorum ne istediğimi. Benim ol istiyorum, sadece benim." Dilim tutulmuş bir şekilde dinliyordum dediklerini. "Kokunu soluyunca kalbim vuruyor, deliyor göğsümü. Sevmek nedir bilmem, sana öyle süslü laflar diyemem ama şunu bil hatunum!" "Sen benim sevdam olacaksın." ❤️ 27.12.20 Tüm hakları saklıdır! Yazım ve noktalama yanlışı olabilir. Düzenlenmemiştir.
Gecenin En Doğusu by Kalemimdenkitabim
Kalemimdenkitabim
  • WpView
    Reads 6,092,936
  • WpVote
    Votes 330,502
  • WpPart
    Parts 67
... "Soğuk, açlık, susuzluk, uykusuzluk, işkenceler.. Aklının alıp alamayacağı her şeyi göğüsleyebilirim. En karmaşık bombaları imha edebilir, en büyük savaşlardan tek bir sıyrık almadan çıkabilirim. Gözümü kırpmadan ölüme bile koşabilirim ama.." dedi ve susup derin bir nefes aldı. "Ama?" dedim hevesle gözlerine bakıp. Nefesini dudaklarıma verip alnını alnıma yasladı yeniden. Ve gözlerini kapattı. "Ama sensizlikle nasıl başa çıkılacağını bir türlü bulamıyorum." dedi ve sağ elimi tutup kalbinin üzerine koydu. Benimkinden farksız bir şekilde, sabırsızca çırpınıyordu güzel kalbi. "Sen olmadığında burada bir şeyler ters gidiyor. Nefes aldırmıyor. Herkesi tek bir emriyle dize getiren Fırtına, kalbine söz geçiremiyor. Çünkü.." dedi ve derin bir nefes daha aldı. Bu aldığı kaçıncı derin nefesti? Neden buna takılmıştım şu an? Hiç mi hiç sırası değildi.. "Çünkü içinde öyle bir kadın var ki.. Öyle masum, öyle güzel, öyle zeki ve.. Ve öyle benim.. Bazen çıldırtan, delirtip çileden çıkaran; boynunu sarıp sarmalayan atkısını, saçlarına değen beresini, yansımasını izleyen aynasını bile kıskandığım.. Öyle bir kadın ki; sevmemek mümkün değil. Öyle bir kadın ki; adını duyan herkese karanlık, bir bana aydınlık.." ... Not: Başlamadan önce Doğu'yu okumak mecburiyetinde değilsiniz. Gecenin En Doğusu'nu ondan bağımsız olarak da anlam kargaşası olmadan tamamlayabileceğiniz şekilde kurguladım. Ufak tefek noktaları da elimden geldiğince açıkladım. Sevgiler.
Aşka Yabancı by mavi_melekler
mavi_melekler
  • WpView
    Reads 4,977,404
  • WpVote
    Votes 113,854
  • WpPart
    Parts 34
Bu hikaye hayal ürünüdür! Gerçekle bağdaştırılmaz... Lütfen bunu dikkate alarak okuyun! "Ben bu hisleri daha önce hiç yaşamadım Nefes. Ben bu hislere yabancıyım. Ben aşka yabancıyım. Ama seninle öğrenmeye başladım. Eğer bu hisler aşksa güzelim, ben sana aşık olmuşum bilmeden." şaşkınlıkla derin bir nefes alırken ayağa kalktı. Yüzündeki o samimi gülümseme bana bunun bir rüya olup olmadığını düşündürüyordu. Yoksa uyanamamış mıydım da ölüm döşeğinde miydim? Aşık olduğum komutan bana aşkını ilan ediyor olamazdı ben kesin hastalıktan ölüyor olmalıydım. "Kısacası..." gözlerim gözlerinde kalırken elleri belimi sardı. "Aşığım sana kadın." nefesimi tuttuğumu fark ettiğimde dudaklarıma öpücük kondurdu. "Nefesim olur musun? Benim Nefesim olur musun güzelim?" cidden bunu yaşıyordum değil mi? Rüya değildi? Ölmemiştim? Şok olmuştum resmen. "Ben ben..." yüzünde sempatik bir gülüş belirmişti. "Söyle güzelim." "Bende yani bende sana aşığım." Alnıma bir öpücük kondurdu. Dudakları dudaklarımla aynı hizayı bulduğunda yutkundum. "Ben senin olmaya hazırım..." dudaklarımdan çıkan sözcüklere ben bile şaşırırken Sancak ise dudaklarıma ulaşmadan öylece kalmıştı...