Okuyacaklarım
8 stories
Manyak Sevgilim by masaldiyari
masaldiyari
  • WpView
    Reads 2,525,249
  • WpVote
    Votes 94,243
  • WpPart
    Parts 63
♢İlk Hikâyem olduğu için, yazımım pek iyi sayılmaz. Bilginize!♢ "ABLAĞĞ!! VUR DEDİK ÖLDÜR DEMEDİK YAA!" diye anırdım. Evet farkındayım bu aralar çok anırıyorum. Ama şuan resmen bacaklarıma ağda yapıyolar. EVET YANLIŞ DUYMADINIZ AĞDAAA! "Sen istedin Ceyhun katlanacaksın. Hem bak çok az kaldı." dedi ablam. Hay başka plan mı yoktu ? Gittim bula bula bu planı buldum. Ama ne yapayım adam çok inatçıymış bende Mira'ya yakın olabilmek için kadın kılığına girip, sınıf arkadaşı taklidi yapacağım. EVET BUNU YAPACAĞIM. 'Ah şu aşkın yüzünden bi travesti olmadığın kalmıştı.' dedi iç ses. Evet doğru. Olsun onu görmek için değer ama. "AHHHHHH! YAVAŞ BEE YAVAŞ! KIL MIL KALMADI YAKINDA DERİMİ SÖKÜP ALACAKSIN ABLA!!" dedim. Gülü seven dikenine, Mira'yı seven ağda'sına katlanır! ♡♥♥♥♥♡ ~Manyak Serisi 1~ ©Tüm Hakları Saklıdır.
Ruhsuz by argentdeesse
argentdeesse
  • WpView
    Reads 2,229,688
  • WpVote
    Votes 72,661
  • WpPart
    Parts 27
Her acı günü, her çektiği işkence, her çaresizliği bedenine, tenine ve bakışlarına işlenmiş fırtına gözlü bir adam.Sizi yakıp yıkan, her hücrenizi geri döndürülemez parçalara ayıran dipsiz karanlığına rağmen nefesinizi kesecek, kalbinizi acıtacak kadar güzel biri.Yıllarca boş bir kabuk gibi yaşayan, intikamını, masumiyetini ve en önemlisi asla sahip olamadığı ruhunu arayan bir serseri. Ayaz Haznedar. "Şarkılara neden parça deniyor biliyor musun Safir? En ihtiyaç duyduğun anda eksik bir yanını tamamlayıveriyor bir tanesi çünkü. Sen yıldızların benim için yazdığı bir parçasın Safir, dünyamın karanlığına dayanamayıp beni terk eden ruhumun yerini doldurmak için bestelenmiş, dünyanın en güzel şarkısı." Ve bu ruhsuz serserinin kalbine dokunmayı başarabilen, Safir gözlü, kırık dökük bir melek. "Ve şimdi çal benim için Safir. Var olabilecek tüm sesler sussa bile sen, benim için çal...""
SIR | WATR Watty '14 En İyi Macera Hikayesi - RAFLARDA by Gercek_Masallar
Gercek_Masallar
  • WpView
    Reads 11,864,953
  • WpVote
    Votes 11,850
  • WpPart
    Parts 7
Beni kendine doğru çekip son kalan iç çamaşırımı da yırttığında artık saklanabilecek bir yerim kalmamıştı.. Bacaklarımı aralayıp üstüme uzandığında sadece fısıldayabildim.. -"Ben hala bakireyim... Lütfen.. Lütfen.." Ama bu sözlerim onu pek etkilememişe benziyordu.. -"O halde en eğlencelisinden başlayalım" dedi ve beni yüz üstü çevirdi.. Çığlıklarım hıçkırıklara dönüşmüş, yalvarışlarım ise fısıltıyla sessizleşmişti..
Deniz  by xxpsychologist
xxpsychologist
  • WpView
    Reads 1,167,150
  • WpVote
    Votes 34,244
  • WpPart
    Parts 36
Belki de onların kaderleri birbirlerine isimleriyle bağlandı. Sınıfta gözleriyle etrafı tararken gözlerimiz buluştu. Yeşilin en güzel tonu olan gözlerine bakıp içimden geçirdim "Buraya oturmayı aklından bile geçirme." -O sırada gözlerim "Burada oturmayı aklından bile geçirme. " bakışı atan gri gözlerle kesişti. O gözlerin hayatımı değiştireceğini nerden bilebilirdim ki? Birbirinden farklı iki kişi. Acılarla büyümüş gizemli bir kız ve o gizeme kapılan bir erkek.
SESSİZLİK SENFONİSİ by MatildaEsteban
MatildaEsteban
  • WpView
    Reads 1,057,497
  • WpVote
    Votes 2,484
  • WpPart
    Parts 1
Bir adam; yüreğinde yalnızlık ve ruhu siyahlara mahkûm... Dünyaya karşı duran ama yüreğine mağlup olan... Her şeye sahip olan bir adam Yusuf Turan Miralı... Bahar kokulu, kırmızı bir kadın yüzünden yitirebilir miydi eşsiz mantığını, şanını, şöhretini, dostunu? Bir kadın; İstanbul kadar kalabalık, İstanbul kadar hüzünlü ve aşk kadar kırmızı... Aza tamah eden, dili aşk şarabını hiç tatmamış, gözlerindeki ırmaklara ruhunu saklayan Hale Soydan... Her şeyin fazlasına sahip gibi görünen, siyahlara bulanmış bir adam yüreğini adayabilir miydi? Farklı yüreklerin, farklı dillerin ve farklı yaşamların ortak notasıydı aşkları. İmkânsızlıkların can bulduğu ateş kadar yakıcı, su kadar duru bir masal... Kocaman bir adamın, ufacık bir kadına muhtaç olması mıydı aşk? Ateş, suya dokunabilir miydi peki? Su, ateşe can verebilir miydi? Ateş ve su birbirlerini tüketmeden bir arada kalabilir miydi? Tüketen, yaralayan, eşsiz melodilerle taçlandırılmış bir ateş kadar yakıcı ve su kadar şeffaf bir aşk... İmkânsız bir aşkla bestelenmiş, duyulmamış bir senfoni... Kırmızı ile siyahın Sessizlik Senfonisi.
KELEBEK by drunkonblood
drunkonblood
  • WpView
    Reads 11,958,877
  • WpVote
    Votes 386,684
  • WpPart
    Parts 107
Mitolojide kelebek ateşi simgeler, ateşe koşan pervane böceğinin yanıp ateşle bağdaşmasıdır. Eski Yunan'da ise ruhun beden üzerindeki etkisini ve bu etkinin yarattığı büyük değişimleri simgeler. Mavi kelebek, saf ruhu simgeler. Bu, monoton hayatını sürdüren sıradan bir insanın hikayesi. Bu, o sıradan insanın hayatının bir anda nasıl değişebileceğinin hikayesi. İnançlarınızı sorgulayın. Çünkü en büyük maceralar en akıl almaz şeylere inanmakla başlar.
Baş Belası(AskıyaAlındı) by beyzazaydin
beyzazaydin
  • WpView
    Reads 7,552,665
  • WpVote
    Votes 257,818
  • WpPart
    Parts 69
"Bırak beni!!" Kolumu birkez daha çekip gecenin karanlığında hızlı hızlı ilerlemeye başladım. Boş sokakta yankılanan topuklularımın sesi hiç olmadığı kadar sinir bozucu geliyordu. "Beni dinliyceksin!" Kolumu tekrar kurtarmaya çalıştım ama benden kat kat daha güçlü olduğunu hesaba katmamıştım. Beni kendine çevirdi. "Seni dinlemek istemiyorum aptal!!" "Dinlemek zorundasın sarışın!" Kurtaramayacağımı bile bile kolumu çekiştirmeye başladım. "Yüzkez söyledim bırak artık. Seni istemiyorum!" dedim hissettiklerimin tam aksine. Gözlerine bakmadığım için yalan söylediğimi anlayamazdı ama giderek güçsüzleşen sesim anlaması için başka bir açıklık veriyordu. "Bırak.." Benim aksime güçlü çıkan sesiyle "Bırakabiliceğimi mi sanıyorsun? Benim elimde mi bu?" diye bağırdı. "Seni bırakmayı denedim Mira. Seni üzdüğüm her an. Değiştiğimi farkettiğim her an. Ama başaramadım çünkü.." diyip elimden tuttu ve başına getirdi. "Ben buramla düşündüm." dedi sinirle. Gözlerimin tam içine bakıyordu. Avucunun içindeki elimi kalbine götürdü. "Ama sen buradasın." Göz yaşlarımı saklama savaşlarımda yenilirken hıçkırıklarım duyuluyordu. "Seni bırakmıycağım baş belası." Onu onaylamazcasına başımı salladım. Titrek çıkan sesimle "Senden nefret ediyorum!" dedim. Ama hiç bir şey kalbimin onunla attığı gerçeğini değiştirmiyordu. Yanaklarımdaki yaşları eliyle silerken gözlerimin tam içine baktı o denizi aratmayan mavi gözleriyle. "Bende senden nefret ediyorum." Öpüşünü dudağımda hissettiğim an karşılık vermeye başladım. Elimi yumuşaklığını ezberlediğim saçlarına daldırdım. Kolları güven verircesine belimi sardı. Öpüşü ise zaten, renkli dünyanın ta kendisiydi.