Okumaktan zevk aldıklarım
2 stories
KALP AĞRISI by majdafan
majdafan
  • WpView
    Reads 509,845
  • WpVote
    Votes 33,826
  • WpPart
    Parts 40
Aşkına güvenecek kadar inançlıydı... Oysa hayatın acı gerçekleri, bu inancın Dominic'le kendisine yetmeyeceğini kısa sürede ona öğretmişti. Artık, sımsıkı duvarlarla koruduğu kalbine kimsenin ulaşmasına izin vermemeye kararlıydı. Fakat... Elizabeth, dışından savunmaya çalıştığı şeyin çoktan ele geçirildiğini fark ettiğinde, her şey için çok geç olacaktı. Zaafına yenilmeyecek kadar güçlüydü; fakat bazen güçlü olmak yetmezdi. Dominic, kararlılıkla yürüdüğü yolda, zaaf sandığı şeyin çok daha büyük bir duygu olduğunu keşfettiğinde; yeterince güçlü olmadığını da keşfedecekti. Üstelik... Hayatta ele geçirmek istediği tek kalbin, hayatta en çok incittiği kişiye ait olduğunu bilmek, ödediği bedeller içinde en hafifi olacaktı. Ve... Her ikisi de "Kalp Ağrısı"nın hiç dinmeyeceğini öğrenecekti.
KADER BAĞLAYINCA by majdafan
majdafan
  • WpView
    Reads 805,629
  • WpVote
    Votes 50,267
  • WpPart
    Parts 57
Drako Stone... Londra'daki çoğu kadın onu anlatmak için sadece "Stone" (taş) derdi. Ve bu; başkalarının, iyi ya da kötü, hakkında ne düşündüğünü zerre kadar umursamayan Drako'yu hiç gururlandırmazdı. Her türlü sorumluluktan uzak yaşayan bu adamın hayattan tek bir beklentisi vardı: Eğlence!... Daha çok eğlence!... Hep eğlence!... Otuz yedi yaşına kadar eğlenme konusunda ne kadar başarılı olduğuna tüm Londra şahitti. Ne var ki beklenmedik bir miras ve o mirasla gelen beklenmedik bir unvan, yaşamını tepetaklak edecekti. Yetmezmiş gibi üzerine yaptığı evlilik, tüm yaşamını kökünden değiştirecekti. Oysa Drako, değişmeme konusunda kararlıydı. Leydi Caroline Hall, hayatı boyunca bir kontun kızı olmanın sorumluluğunu üzerinde hissederek özgür kişiliğine ket vurmuştu. Evlilik, planları arasında hiç yoktu ve yirmi iki yaşında artık "evde kalmış" damgası yemek üzere olmasını şükranla karşılıyordu. Ne var ki evlendi, hem de hayatta evlenmek isteyebileceği en son adamla. Çünkü Drako Stone, her anlamda Caroline'ın kaçmak istediği koca tipini temsil ediyordu: Karısını eve hapsedip kendi her türlü özgürlük peşinde koşacaktı. Fakat Caroline'ın buna izin vermeye hiç niyeti yoktu. Birbirinden dağlar kadar farklı iki karakterin arasında olması düşünülebilecek en son şey, onların birbirine aşık olmasıydı. Ama kader bazen insanı sımsıkı bağlarla bağlardı.