Davam..
24 stories
Camdan Uçurtmalar by birdeliyazariz
birdeliyazariz
  • WpView
    Reads 6,739
  • WpVote
    Votes 723
  • WpPart
    Parts 7
Bahar MELEK için hayatının dönüm noktası tek başına başka bir eve taşınmak olacaktı belkide. Sevgilisinin onu aldatması üzerine yaşadığı şokla tüm hayatını geride bırakıp ona sunulan yeni teklifi kabul etmişti. *** Hikayenin esas oğlanı olmak. Belki onun için en zor görevdi. Dinçer hayata 1-0 geriden başlamıştı çoktan. Konuşma yetisini kaybetmişti anne karnında. Duyup da bağıra çağıra cevap vermemek onu sessiz biri olmaya itmişti. Zaten istese de pek sesi yoktu yaşamın içinde.
İSYANDA AŞK by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 924,469
  • WpVote
    Votes 64,896
  • WpPart
    Parts 19
Ünlü Rus yeraltı mafyası Kuzentsov'un sahibi anti kahraman Azrail'in Kılıcı ve tek amacı ülkesine hizmet etmek olan bir kahraman askerin hikayesi...
FIRTINA ZAMANI by DuruMavii
DuruMavii
  • WpView
    Reads 1,820,470
  • WpVote
    Votes 109,833
  • WpPart
    Parts 28
Üniversiteyken hoşlandığı çocuğu kıskandırmak için gidip sınıfın inek çocuğunun kucağına düşer... ⛓️💥🪽 Adam yıllar sonra öğretmen olduğu köyde Karadenizli ve Fırtına lakaplı bir yüzbaşı olarak karşısına çıkar. "Sıcaklığın hala kucağımda, öğretmen hanım."
KABUK BAĞLAMAMIŞ KALPLER by Fesatrice
Fesatrice
  • WpView
    Reads 181,542
  • WpVote
    Votes 17,364
  • WpPart
    Parts 22
Kabuk bağlamamış kalpler, yaralarını nefretle iyileştirmeye çalışır. Hüma'nın hayatındaki her şey mükemmel ilerliyordu. Başarılı, genç bir kızdı ve âşık olduğu adamla evlenmek üzereydi. Birbirlerine duydukları sevgi gözlerini öyle kör etmişti ki hiçbir şeyin bu mutluluklarını bozamayacaklarını düşünüyorlardı. Yaşadıkları felakete kadar. O felaket, Hüma ve Cihangir'in dönüm noktasıydı. O felaket, kalplerine aldıkları en ağır yaraydı. Ve o felaket, Hüma ile Cihangir'i ayırmakla kalmamış, onları birbirine düşman etmişti.
Göğe Kadar Sen by gizyildirim
gizyildirim
  • WpView
    Reads 802,169
  • WpVote
    Votes 41,877
  • WpPart
    Parts 33
"Fırtına ve Memleket gözlü kadın" Yedi yıl... Yedi sene boyunca bir kere bile adını anmadım, bir kere bile görüşmedik Ama her gece sesini duydum içimde. Şimdi karşımdaydı. Rüzgar aynıydı, dağlar aynıydı Ama biz başka bir şey olmuştuk. "Elinde ne varsa sık," dedim. "Sessizliğinden daha az yakar." Aşk, intikam, vatan ve Karadeniz öyküsüdür. ******* Dağhan İdris Tüfekçi & Zülal Arga (Yetişkin içerik)
THALRON: ADANMIŞLAR by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 149,900
  • WpVote
    Votes 14,072
  • WpPart
    Parts 7
Seneler... Seneler sonra, dünya, nefes almanın bile zarar verdiği geri dönülemez bir felaketle sarsıldı. Ve hiçbir şey aynı kalmadı. Milyonlarca insan öldü, geriye kalanlar ise hayatta kalmak için dünyalarını yeniden kurmak zorunda kaldı. Burada doğmak ve ölmek yasaktı! Kuzeyin en uç noktası, gecenin aylarca hüküm sürdüğü o yer kuruldu. THALRON! Ve insanlar dört sınıfa ayrıldı... Din İnsanları, Asiller, Tüccarlar ve Köksüzler... Fakat yarattıkları dünya onları daha da büyük bir felakete sürükleyecekti. Çünkü duygular yok edilemezdi: Güç, Savaş, Tutku, Aşk, İhanet, İntikam, Fedakarlık ve Kader... Kaderle savaşmak mümkündü ama kazanmak asla. Çünkü kader çoktan kararını vermişti.
KÜLDEN ADAM by iremtopan
iremtopan
  • WpView
    Reads 41,303
  • WpVote
    Votes 2,988
  • WpPart
    Parts 17
Sezen Aslanoğlu'nun zarif boynu canından çok sevdiği abisi ailesinin saadeti için husumetli ailenin oğluyla evlenmesi gerektiğini söylediğinde ilk kez eğilmişti. Ailesi için üzerine düşen sorumluluğu kabullenmişti ta ki evlenmek zorunda olduğu adamın onu mahveden eski sevgilisi olduğunu öğrenene kadar. Ne yapacağına dair hiçbir fikri olmasa da ne yapmayacağını adı kadar iyi biliyordu. O adamla evlenmeyecekti. Sezen bu evlilikten kendi iradesiyle kurtulamayacağını ve tek çıkar yolunun kendi kontrolü altında yapacağı bir anlaşmalı evlilik olduğunu fark ettiğinde, kartlar yeniden dağıtıldı. Aradığını buldu. Abilerinden borç alıp sırra kadem basan ve aylarca bulunamayan adamı. Kenan'ı. 🖇️ "İndir o silahı abi." Abim beni dinlemeden Kenan'a kilitlenmişken sesimi yükselttim. "Abi indir dedim!" Metin abim kaşlarını çatıp öfkeyle konuştu. "Sana ne oluyor Sezen, geç içeri." Aldırmadım, ona bakmadım bile. "O silahı beline sok ve namluyu indir Oktay, sevgilimi öldürmeyeceksin." "Ne?!" "Ne?!" Omuzlarımı silktim. "Sizi ben tanıştırmak istiyordum fakat siz elinizi çabuk tutmuşsunuz." Abilerimin bakışları üzerime dönmüşken gelen o şaşkın "Ne?!" sesiyle birlikte sinirle gözlerimi yumdum ve üçümüz de ona baktık. O ise bana bakıyordu. Tebessüm ettim. "Sorun değil aşkım," Dedim ölmemesi için beni anlayıp ayak uydurmasını umarak. Hayatlarımızı kurtarmaya çalışıyordum fakat yardımcı olmuyordu. "Bugünün geleceğini biliyorduk artık numara yapmana gerek yok. Buraya kadarmış." Abilerimin şaşkın bakışları karşısında gerçekten zevkle sırıttım, bu kez şaşırtma sırası bendeydi. Son kozumu oynuyordum ve bu kez, elim her zamankinden güçlüydü. Kenan'ı bulmuştum. "Şimdi sevgilimi mezarından çıkarın. Konuşmamız gereken şeyler var."
Yüreğimde Zerda by meledoiess35
meledoiess35
  • WpView
    Reads 183,888
  • WpVote
    Votes 16,630
  • WpPart
    Parts 30
Bazı sevgiler sınar, bazı sevgiler imtihan ederdi. Zorlukları aştırır, güçlü diye bilenen insanları yerle bir ederdi. Allah imtihan ettiği kullarını sonunda murada kavuştururdu. İyi peki ya Zerda bunca zamandır hayalini kurduğu o murada erişebilecek miydi? Zerda Diyarbakır'dan Ankara'ya uzanan bir imtihanın içerisinde kendini bulacaktı ve bir daha hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı. *KİTABIMIN TÜM HAKLARI SAKLI OLUP, HERHANGİ BİR ÇALINTI DURUMUNDA TÜM HAKLAR KULLANILACAKTIR.
ÜZÜM BUĞUSU by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 2,202,051
  • WpVote
    Votes 135,382
  • WpPart
    Parts 33
Sene 1992, ülke sağ ve sol çatışmasının izlerini hâlâ taşıyorken henüz yoluna girmiş bir düzen yoktur. Bu çatışmanın içerisinde aynı evde doğup büyümüş olan Firuze ve Ecevit birbirlerinin tek ve en sevdiği oyun arkadaşıdır. Yetişkinlerin kavgalarının ötesinde, boya kalemleri ve oyunlarıyla büyüyen iki çocuğun doğarken beraber yazılan hikayeleri; bir doğum gününde sert bir silgiyle silinir, hiç var olmamış gibi koparlar birbirlerinden. Silgi yazıyı siler, kağıdı hırpalar ve Ecevit bir ailenin avucunun içinde yok edilir. Suçlar ve cezalar. Cezaları yalnızca suçlular mı çeker? Silgi yazıyı siler, leke bırakır ve Firuze en sevdiği oyun arkadaşını kaybeder. Suçlananlar ve cezalandırılanlar. Suçlular sadece yetişkinlerden mi çıkar? Firuze Akın ellerinde fırçalar, karşısında tablolarla yıllardır oyun arkadaşını beklemektedir. Seneler sonra aynı sayfa açılır, silgi de kalem de tek kişinin eline düşer. Ali Ecevit Tarhan, yazıp silmek için yok edildiği o yere geri döner. *** "Firuze sen benim çocukluğumsun," Gözleri derin bir şefkatle bana bakıyordu. Konuşan Ecevit'ti. Onu evvelden tanıyordum. Gözlerindeki şefkat avucunun içine düştü, un ufak edildi. "Firuze sen benim çocukluğumun katilisin," dedi acıyla, nefesini keskin bir bıçak kesti, o bıçağı ben tuttum sandım. Konuşan Ali Ecevit Tarhan'dı. Onu yeni tanıyordum.
AZAZİLİN İNİ by ebyide
ebyide
  • WpView
    Reads 837,237
  • WpVote
    Votes 54,006
  • WpPart
    Parts 18
Tesadüfün üç kurşunu vardır. İlk ikisinden kaçsan bile üçüncüsü tarafından vuruluyorsan, kaderin orada yeniden yazılıyordur. Bazen isabet eden bir kurşun, sıyıran iki kurşunun açabileceği darbeden fazlasını tek seferde açıp, hiç edebilir emeklerini ve kaderin doğan güneşi yakabilir tenini. Belçin Darya Tekin, bir gece vakti her zaman bildiği yollardan geçerken sonunun farklı olacağından, o gece kayan bir yıldızın tesadüfün ateşini yakacağından habersizdi. Hazar Cihangir Soykan, bir gece vakti ilk kez bilmediği yollardan geçerken sonunun aynı olacağından, o gece kayan bir yıldızın yaktığı tesadüf ateşinin onun ocağında söneceğinden habersizdi. Azazilin ini o gece Azazel'in kalbinde, bir kapının arkasında gizliydi. Belçin Darya, kuzeni ile eğlenmek için çıktığı gece o kapıyı aralamak ve ardındaki yabancıya yardım etmek zorunda kalırken, çevresi tarafından umutsuz gözlerle bakılan kaderi bir çift göze değince değişecekti. Hazar Cihangir Soykan'ın yolları, Belçin Darya'ya çıktı; denizde olmayan iz, onun gözlerinde saklıydı. Bir gece vakti kader yeniden yazıldı, gündüz tesadüfle yazılanı kabul etti.