KEKEME
FatmaKzltepe2
- Reads 6,735
- Votes 1,625
- Parts 25
Onur, Rengin'in kelimelerini değil, aralarındaki sessizliği dinliyordu.
Konuşulmamış cümlelerin ne söylediğini bilen, gözlerinin içine bakarak yüreğin fısıltılarını duyan o nadir çocuktu.
O, bir bakışın arkasına saklanan acıyı sezebilen, bir yutkunmanın içinde boğulan haykırışı işitebilen tek kişiydi.
Rengin kekeliyordu.
Ve her sözcük boğazına düğümlendiğinde, biraz daha içine kapanıyordu.
Cümleleri tamamlanmadan kırılıyor, sesinin titrek izleri dudaklarında donuyordu.
Dünya hızlı konuşanları alkışlarken, onun yavaşlığına sabır değil, mesafe biçiyordu.
Her susuşunda görünmez oluyordu; varlığını anlatamadığı bir dünyada, yokluğuna alışmak zorunda kalıyordu.
İçinde koskoca bir fırtına koparken dışı sessizdi;
Kalbi bağırıyor, ama sesi duyulmuyordu.
Onur, o sessizliğin dilini konuşuyordu.
Onur simsiyah gökyüzünün altında renginin nefesi yüzüne çarparken fısıldadı:
-Gece gökyüzüne aittir. Gökyüzünde özgür olacaksın gece. Gökyüzün ben gecem sen.