"Dizlerinin üstüne çöküp yerdeki bedeni tüm gücüyle sarstı. Gözlerindeki biriken yaşlar ihanetin acısı mı, hüzünden mi yoksa nefretin yaşları mıydı kendisi de bilmiyordu. Tek bildiği, ihanetin en acısını yaşıyordu." art: 01rinette

Snezhnaya yüksek duvarlarla dışarıdaki tehlikelerden korunan bir uygarlık merkezidir. Eğer duvarlar örülü olmasaydı insanlık yok olmuş, her biri birer canavara dönüşmüş olacaktı. Şehirin güvenliğini sağlayan Fatui Harbinger Askeriyesi normal insanların aksine elemental yetenekler barındıran bir kurumdu. En değerli 11 üyesiyle şehri korumaya and içmişlerdi.

İkisinin de sorunları var ama yavaş yavaş saç başa kavga ederken aşık oluyorlar bence bi okumaya değer(türkçe punk eşliğinde)

scara: senden nefret ediyorum. suratındaki o iğrenç ter damlalarını tişörtünle silmek zorunda mısın? -semi text trope: she fell first, he fell harder. (kedi scara içerir.)

"Evet tatlım sen ve... Bu sözünü tutsan iyi olur." Childe eliyle nazikçe çenemi kavradı ve ona bakmamı sağladı. Benimle aynı boya gelebilmek için biraz eğilmişti. Alnı neredeyse benim alnıma değiyordu. Dudaklarımız arasında ki mesafe çok azdı. Nefesi benim nefesime karışıyordu. "Söz vermedim bir kere! Sadece olsaydı nasıl olurdu diye sana sordum!" "Bu benim için bir sözdür ve... Eve döndüğünde bu yarışla ilgili herşeyin intihamını senden alacağım Scara..." Ses tonunun altında yatan şehvet duygusu içimde birşeylerin kabarmasına sebep oldu. Belki de bir bahane bulup bara gitmekten vazgeçmeliydim ama Childe'ı biraz daha çıldırtmak istiyordum. Sırıtmam flörtöz bir havay büründü. Çivit mavisi gözlerimle Childe'ın okyanus mavisi gözlerinin en derinine baktım. Bizim rekabetimiz esas şimdi başlıyordu. "O zaman eve döndüğümde ki anı iple çekiyorum Childe."