cayminesmi
- Reads 2,901
- Votes 162
- Parts 27
Bir adımda aramızdaki mesafeyi kapattı. Bir elini arkamdaki duvara yaslayarak kaçış yolumu kapattı. Diğer eli ise, sanki bunu binlerce kez hayal etmiş gibi, belimi buldu ve beni kendine doğru çekti. Bedenim onunkine yaslandığında, şoktan nefesim kesildi.
"Umut, ne yapıyorsun?" diye fısıldadım ama sesim titremişti.
Cevap vermedi. Gözlerini bir an bile gözlerimden ayırmadan, dün gece yarım bıraktığı o hareketi tamamladı.
Ve beni öptü.
Bu, nazik bir öpücük değildi. Bu, içinde haftaların özlemini, ayların sessizliğini, dün gecenin yarım kalmışlığını barındıran, aç ve talepkâr bir öpücüktü. Bu, bir teslimiyetti. Hem onun hem de benim için. Karşılık vermekte bir an bile tereddüt etmedim. Ellerim, nereye gideceğini bilemez bir halde omuzlarına tutundu.
Birkaç saniye ya da birkaç asır sonra, yavaşça geri çekildi. Alnını alnıma yasladı. Gözleri kapalıydı. İkimiz de hızla nefes alıp veriyorduk.
Sonra derin, yorgun ama inanılmaz derecede rahatlamış bir nefes verdi. Dudaklarından, bir fısıltıyla, bütün o birikmişliğin özeti olan o iki kelime döküldü:
"Ohh be..."