merveulusoy2002
Yazar : KAHRAMAN TAZEOĞLU
...ama ben vazgeçmeyeceğim bil .
Biz , boynumuz vurulsa 'Vardır bunda da bir hayır '
diyecek kadar bağlıyız Rabbimize .
Bana vazgeçmekten bahsetme .
Furkan ve Zeynep'in hikâyesi bu... Yıllar önce İstanbul'un küçük bir mahallesinde başlar bu hikâye. Mahalle dediğim herkesin herkesi tanıdığı , yolda yürüyenlerin birbirine selam verdiği , kimin başı sıkışsa tüm komşuların yardıma koştuğu, gerçek dostlukların ve samimiyetin olduğu, mahalle kültürünün henüz kaybolmadığı bir mahalle...
Bir gün Üsküdar'da yürürken bir gümüşçü dükkânı dikkatimi çekti . Gümüşlere olan zaafımı herkes bilir . Birbirinden orijinal modelleri vitrinde görünce daldım içeri . Daha önce hiç bu kadar güzel ve farklı üretilmiş , işçiliği dört dörtlük olan gümüşler görmemiştim . Ama hepsinden daha önemli olan ve içeri girer girmez dikkatimi çeken şey duvarda asılı duran bir çerçeve oldu . Her şey o çerçevenin ne olduğunu işyerinin sahibine sormamla başladı . İşte böyle öğrendim Furkan ve Zeynep'in hikâyesini...