Farahtozlu2's Reading List
4 stories
MARŞ İLERİ by hezalllll
hezalllll
  • WpView
    Reads 26,271
  • WpVote
    Votes 1,433
  • WpPart
    Parts 24
MARŞ İLERİ- Karanlığın en derin yerinde, gökyüzünde parlayan tek bir ışık vardır: Kuzey Yıldızı. O, yol gösterir; düşene umut, yürüyene hedef olur. Bir yanda gölgelerin ardında saklanan asker yüzleri... Kendi içlerinde bir savaş, dışarıda görünmeyen bir düşman. Diğer yanda ise al bayrağın altında birleşen umut, gökyüzüne doğru yükselen bir marş. Ama bu yol kolay değildir. İhanetle sınanmış kalpler, sırlarla örülü kaderler ve düşmanların karanlık gölgeleri her adımda onları kuşatır. Onlar yalnızca cephede değil, kendi içlerinde de savaşır. Kimi sevgiyi ihanetle yoğurur, kimi gözyaşını yüreğine saklar. Ama her şeye rağmen ilerlemek zorundadırlar. Çünkü geri dönüş yoktur; onların tek pusulası kuzeyde parlayan yıldızdır. Ve işte orada, gece ile gündüzün, asker yüzüyle bayrağın birleştiği yerde başlar bu hikâye. Bir marş gibi yükselir: sert, kararlı ve susmayan. Bu sadece bir savaş değil... Bu, kalplerin, ruhların ve gölgelerin mücadelesi. Ve adımlar tek bir sesle yankılanır: Marş İleri.
DAĞILAN MÜREKKEPLER by berraaland
berraaland
  • WpView
    Reads 107,599
  • WpVote
    Votes 5,019
  • WpPart
    Parts 31
Afel büyük bir intikam arzusuyla hayatının en kritik kararını vermiş, çocukluğunu paylaştığı ve derinden gelen bir bağla tutunduğu kızı geride bırakırken zorlanmıştı. Kızın on sekizinci yaş gününde tekrar karşısına çıktığında paylaştıkları anılar boyunca zamanla değişen duygularına bir cevap bulmuştu. Afel , Eflin'i öptükten sonra tekrar kaybolduğunda Eflin için hayat bir öncekinden daha da zor olmuştu. Kendisini bırakıp giden arkadaşı için içinde hissettiği boşluk daha da büyümüştü. Çünkü giden arkadaşı değildi artık. Kader onları tehlikeli bir bölgede tekrar karşılaştırdı. Bir muhabir ve bir askerin hikâyesi. Tehlikeli, tutkulu ama imkânsızlarla dolu. - "Dağılan mürekkepler gibiydik biz, aynı satırda başlayıp farklı cümlede biten."
Lafügüzaf  by selinelizben
selinelizben
  • WpView
    Reads 597,143
  • WpVote
    Votes 22,996
  • WpPart
    Parts 37
Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi. (Kitapta smut içerik yoktur. Yetişkin içerikli olması küfürlü sahneler ve küçük yakınlaşmalar içerdiği içindir.)
Döneceksin Diye Söz Ver by melinsogut
melinsogut
  • WpView
    Reads 1,789,788
  • WpVote
    Votes 108,623
  • WpPart
    Parts 37
"Üsteğmen... Evlensen ya benle." Dört kelime. İki hayatı bilinmez bir oyuna sürükleyen dört kelime. Peri'nin sığınacak bir liman ararken tutunduğu tek adam. Ve Mahir'in aklını susturup kalbini dinlemek zorunda kaldığı tek kadın.