♥︎

Spor muhabiri olmak isteyen Kayra babasının arkadaşıyla beraber Almanya'ya gider. Orada Semih Kılıçsoy ve takımın diğer oyuncularıyla tanışır.

"Bir Japon efsanesine göre yağmurlu bir günde, bir erkek bir kadına şemsiye uzatırsa, kaderleri sonsuza dek bağlanır, asla ayrılmazlarmış."

"Çocuklar ikinizi de üzmek istemem ama ev sahibi sadece evli çift arıyor üzgünüm."

Her şey Lucasın arkadaşlarıyla tanışmamla başlamışdı.

İspanya'da Görsel Sanatlar öğrencisi olan Valerie Vivian Sinclair, o günkü Barcelona maçına giderken daha önceden çizdiği Pedri'nin portresini de yanına almıştır; amacı, uygun bir an yakalayıp eserini bizzat oyuncuya ulaştırmaktır. Maç sona erdiğinde, şans beklenmedik bir şekilde Valerie'den yana olur ve o eşsiz portre Pedri'ye ulaştırılır. Valerie, eserinin zarar görmemesi için portreyi büyük bir özenle, katman katman paketlemiştir. Pedri, nihayet bir tatil gününde, hayranlarından gelen hediyelere bakmaya karar verir. Valerie'nin paketini açtığında ise adeta büyülenir; çünkü portredeki her detay, en derin duygularını yansıtacak şekilde ustalıkla ve özenle çizilmiştir. Pedri, portrenin arkasını çevirdiğinde, yalnızca Valerie'nin zarif ve özgün imzasını görür. Belki paketin içinde bir not bulurum ümidiyle çevresini aramasına rağmen, o imzadan başka hiçbir iz bulamaz. Geriye sadece şu soru kalır: Bu ikili, hayatın karmaşık yollarında tekrar ne zaman karşılaşacaktır?

Komşum ünlü bir futbolcu... |Kitap tamamen kurgudur.|

"Siktir git recep" "Bi kere sikersem neden olmasın"

:)