Okuycaklarim
12 stories
AŞK-I MAVERA (Kitap Oluyor) by sevincrami
sevincrami
  • WpView
    Reads 2,618,486
  • WpVote
    Votes 131,704
  • WpPart
    Parts 59
Kitap basıldıktan sonra bölümler basılı haline uygun olarak güncellenecektir. დ ❛Ben Vatanıma aşığım. Kalbimde ve aklımda ondan başka bir şey yok. Ama sen... Sen delisin. Bir askerin peşinden koşacak kadar delisin. Söylesene; hiç mi akıllanmayacaksın, Nar Çiçeği?❜ დ Asker ve Askeri Psikolog. დ Uzum zamandır kendisine saplantılı şekilde aşık olan Mirza'dan kurtulmaya çalışırken, daha da dibe batar Leyla İzem. Her şey bitti dediği vakitte aniden karşısına çıkan celladı kaçırır onu ve tutsağı yapar. Abisi gibi gördüğü adamın terör örgütünün lideri olduğunu öğrenir kaçırıldığında. Üç ay türlü türlü işkenceler görür, ama yine de boyun eğmez onlara. Üç ay boyunca çocukların, gençlerin ölümüne şahit olur. Umudunu kaybettiği sırada bir mucize olur. Kaçırılıp tutsak edildiği mağaraya gelen Türk askerleri, ona yeniden umudu verir. İsmini bilmediği siyah gözlü bir asker alır onu caninin elinden. O asker sol göğsüne yara alır o gün, Leyla İzem ise sağ elinin avuç içine. Tutsaklığı biten Leyla İzem, ailesinin yanına geri götürülür fakat aklından çıkmaz o siyah hareler. Ona bir borcu var - hayat borcu... Yıllar sonra okuyup askeri psikolog olarak Şırnak'a gelen Leyla İzem, aslında yıllardır rüyasına giren askerine doğru yaklaştığından habersizdi. Peki ya ismini bilmediği kahramanı ile karşılan bu yaralı kızı, tanıyacak mı yıllar önce onu kurtaran asker? Hayat onları nasıl bir sınavın içerisine sokacak..? ~Tüm hakları tarafımdan korunuyor. Her hangi bir (ç)alıntı durumu olursa, gerekli işlemler başlatılacaktır! Kitap kapağını, kendi kitabınızda kullanmanyın! ~YAZIM TARİHİ: 01.08.2023 ~YAYIM TARİHİ: 10.09.2023
KARANLIK by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 5,294,730
  • WpVote
    Votes 309,800
  • WpPart
    Parts 69
"Bade Karahanlı." Duyduğum tok sesle eş zamanlı olarak derin bir nefes aldım, ağır hareketlerle sesin geldiği yöne döndüm. Kapıyı yavaşça kapattı, gözleri beni buldu. "İsmimi bile öğrenmişsin." Dudakları yana kıvrıldı, bana doğru geldi. "Öğrenmek zorunda kaldım diyelim." Gülümsedim, biraz daha yaklaştı, birkaç adım geri gittim ama sırtım soğuk duvara temas edince durmak zorunda kaldım. Fakat o durmadan üzerime gelmeye devam etti. Kaçmak için sağ tarafa doğru geçecekken kolunu önüme kalkan etti. Boş bir anında sol taraftan kacayım dedim ama bu sefer de diğer koluyla önümü kapattı. Tamamen onunla duvar arasında kalmıştım, kaçmama izin vermiyordu. Sırtımı duvara yasladım, yemyeşil gözlerinin içine baktım. "Ne yapıyorsun?" "Konuşmamız gereken şeyler var." "Evet var ama bunu aramızda mesafe varken de yapabiliriz." "Yapamayız, böyle konuşmak istiyorum." Cevap verecekken gördüğüm şeyle sol gözünün altına düşen kirpiğini nazik bir şekilde aldım. "Kirpiklerin dökülüyor." Dudaklarındaki tebessüm büyüdü, sessiz kaldı. Sağ yanağında küçük bir gamzesi vardı, yakın olduğumuz için fark edebilmiştim. Kirpiğe usulca üfleyerek gözlerimi yeşillerine çevirdim. "Badem yağı sürebilirsin, çok iyi geliyor." Tek kaşı kalktı, söylediğim şeye şaşırmış gibiydi. Fakat bu şaşkınlığı üzerinden çabucak atıp kaçmamı engellemek için önüme kalkan ettiği elini duvardan çekti, cebine attı. Merakla ona bakarken elini cebinden çıkardı, badem şekerlerini uzattı. "Yer misin?" Elinden bademleri alarak birini ağzıma attım. "Çok severim." Biraz daha yaklaştı, derin bir nefes aldı. "Badem şekeri gibi kokuyorsun." Badem şekeri mi demişti o? Şaşkınca bakarak elimdeki bademleri kokladım. "Güzel kokuyorlar yalnız." Başını salladı. "Biliyorum." Gülümsedim, kendisi de bir şeker yedi ve ekledi. "O yüzden söyledim zaten."
Görev: Sığınak by hazzadogru
hazzadogru
  • WpView
    Reads 3,010,757
  • WpVote
    Votes 87,457
  • WpPart
    Parts 107
Bu ateş ikimizi de yakacak. Yüküm zarif bedenine kat ve kat ağır gelirken hafifleyeceksin. Altımda ezilen güzelliğinle birlikte kirleneceksin, tene dokunmayı büyük başarı sayanlara inat benim olacaksın. Oysa ki benim olman için bütün bu afili cümlelere ve seni bana ait kılacak bacak arana ihtiyacım yok. Çünkü asıl gözlerin, gözlerime sevgiyle değdiğinde benim olmuş olacaksın. Benden korkuyorsun Eva. Bana boyun eğmekten ölesiye korkuyorsun. Sana bir şekilde dokunacak olmam korkutuyor seni. Gözlerinden bir damla yaş süzülecek gibi. Korkuna saygısızca sana sahip olamam. Önce saygı duymayı öğreneceksin bana, önce saygı duymayı öğreneceğim sana. Göz göze geldiğimizde çakan şimşeklerden korkup bana sığınacaksın Eva. Karanlıktan sana sığındığım, karanlıktan daha karanlık olan gözlerinde ışık aradığım gibi sen de beni arayacaksın ruhunda. Kayıp bir zaman diliminde ellerim ellerindeyken bakışlarını kaçıracaksın benden. Ve İkinci bakışta nihayet soyunmaya başlarken yol yordam bilmez ellerimle kıvırcık saçlarını okşayacağım. Elbiselerinle birlikte kibrini de arındıracaksın bedeninden, hayata dair katı kurallarınla birlikte benim olacak, asla dediklerini yaşarken inleyecek, imkansız dediklerini yaparken gülümseyeceksin güzel kadın. Ama şimdi değil. Şimdi hayallerimden bile uzaksın bana. Bu görev denilen yükün altında kendimi özgür hissettiğim gün 'Eva.' diye fısıldayacağım kulağına. Bana hükmetmeyi öğreneceksin. Tenine olan kabalığım sana olan açlığımdandır, sen ki adrenalinin vücut bulduğu kadın. Dudaklarında gezecek kabalığımı bağışla, bu gece yaşanacak her şeyin sebebi olan sen, bütün eylemlerimi yeni başlangıçlarının ilk adımı olarak hatırla. Bu daha başlangıç. Ki henüz keşfedilmemiş bir dünyanın ayak basılmamış topraklarıdır dudakların.
SIFIRINCI SOKAK by yezpena
yezpena
  • WpView
    Reads 38,777
  • WpVote
    Votes 2,576
  • WpPart
    Parts 26
İzem Meva Ulusoy, bir gece ansızın evine giren bir adamı ne denli tanıyabileceğinin sınırlarını dahi bilmezken; fark etmeden bu sınırların etrafında dolaşmaya başlamış ve sınırlarının içerisine yaralı bir adamı da alacak kadar körleşmişti. Bu çetin yalnızlıkla sürdürdüğü hayatının tek odak noktası kendisi ve arkadaşlarına ait ünlü, zincir bir restoranın gizli ortağı olmakken bin farklı kelimeyle sınadığı bir adama nasıl güvenecekti? Aslında İzem Meva, nefreti iliklerine kadar hissettiğini düşünürken birine öylece güvenmenin neleri beraberinde getireceğini de öğreniyordu. Ona göre ilk adım tanımaktı ve zihninde bir zorundalığı yaşatan İzem Meva, ilk önce yaralı bir adam tanıdı. Ancak yaralı adam, kendi yarasını kendisinin açabileceği kadar gözü kara; açtığı yarayı kendisinin dikebileceği kadar da zekiydi. Tek amacı ailesinden kaçmak olan, bilakis delicesine bir zekâyla sarmalanmış, gayesini başarıya ve yeteneklerine adamış; ruhu da dili kadar gürültülü, her şeyin uzağında kalan bir adam vardı karşısında. Had yoktu lakin hesaplar epey çoktu. Her şey birdenbire tersine döndüğünde tanımanın darbesi de fazla sancılıdır. Pars kaçmakta olduğu düzenin en önemli adamı hâline gelir, kapısını çaldığı kadının yaşamını avuç çizgilerine taşımak, onu bir bilinmezliğin içindeyken yaşatmak zorunda kalır ve dünya, artık kaçması gereken her yolda ona tek bir kişiyi göstermeye başlar. Hem gizli bir kurulu yönetmek hem de tek kişilik hayatına inatçı bir kadını daha sığdırmak mecburiyetinde olması, onlara neler yaptırır? Yine de... İkinci adım öğrenmekti ve yaralı bir adam, canı yanmış bir kadının neler yapabildiğini öğrenecekti. Her ikisi de pimi çekilmeye hazır iki bombayı da ellerinde tutuyorlarken, ilk kim pes edecekti? 𒌐
UYUYAN KABUS by bermevina
bermevina
  • WpView
    Reads 23,144
  • WpVote
    Votes 1,714
  • WpPart
    Parts 31
Ruhunuz üşüdüğünde, kalbinizi ısıtan o tatlı sözcüklere sıkı sıkıya sarılın. Bir daha asla onlara sahip olamayabilirsiniz. Tıpkı benim gibi. Bir hata yapmıştım. Derinlerde uyuyan kabuslarımı uyandırmış, kendi cehennemimden kaçamaz olmuştum. Fakat unuttuğum bir şey vardı. O da korkunun yalnızca bir illüzyon olduğuydu.
ÇİSE'M by Lavinya0123
Lavinya0123
  • WpView
    Reads 7,075,385
  • WpVote
    Votes 250,230
  • WpPart
    Parts 57
Arslan ve Çise'nin hikayesine benimle birlikte tanıklık etmeye ne dersiniz... ▪KESİT▪ " Beni asla bırakmayacaksın değil mi ? " Hıçkırıklarımın arasında sorduğum soruya bedenimi bırakmak istemezcesine sıkarak " Asla...Bir tek sen! Hayatımda bir tek sen olabilirsin..." diye cevap vermişti. Bu adamdan benim ömür boyu kurtuluşum yoktu... Bunu anlamak için akıllı bir insan olmama ise hiç gerek yoktu. O Arslan Kara'ydı... Herkesin korkulu rüyası olurken , herkesi önünde diz çöktürürken bir tek benim önümde diz çökmeyi kabul etmiş , koca kalbine bir tek beni sığdırabilmiş olan adam. Kapak Tasarım : @mayneymishera ♡ Duyuruu ; Konu kaçırılma konusudur. Ve Arslan karakteri fazlasıyla psikopattır. Kitabı bunun bilincinde okursanız sevinirim....
İSYANDAN AKOR by mavimsu_
mavimsu_
  • WpView
    Reads 764,204
  • WpVote
    Votes 37,480
  • WpPart
    Parts 26
O kurtların göğsünde ateş vardır. Dağları aşıp ovaya iner, geceleri gündüze çevirirler. İşte böylece, yolunu o ateşten bulan bir ekip. Beyinleri vatanın toprağıyla yıkanmış, alaycı bir ekip... (İsyankarlar Komandosu) -Amacınız nedir, asker? -İsyan, komutanım. -Aferin, asker...
UMUT YILDIZI by ilahipetekya
ilahipetekya
  • WpView
    Reads 579,701
  • WpVote
    Votes 32,702
  • WpPart
    Parts 29
Kehanetlere inanır mısınız? Ya da aşka? "Aslında en iyi aşk, değil tanımak, hiç görmediğin kişiye duyulan aşktır." Der Orhan Pamuk. İşte bu yönüyle aşk, kehanetten ayrılır. Önceden bilemezsiniz aşık olacağınızı. Sezemezsiniz. Seçemezsiniz. Bir parçam haline gelen tarot kartlarım bile aksini söylerken kalbim delicesine onu istedi. Kapıldım rüzgarına. Savruldum ayazında. İşte o gün anladım. Aşk denilen illet, tüm kehanetleri önünde diz çöktürecek bir kudrete sahipti.
ACI ÇİKOLATA (KİTAP OLDU) by halapenobiberi
halapenobiberi
  • WpView
    Reads 697,170
  • WpVote
    Votes 37,639
  • WpPart
    Parts 23
Geçmiş bir hayalet gibi peşinizden geldiğinde, ona boyun eğmekten başka çareniz kalır mıydı? İlkim Çetin, yıllar sonra döndüğü üniversitede artık başarılı bir akademisyendi. Hayatını yoluna koymaya çalışırken karşısına çıkanlar onu yeniden yıllar öncesine götürmeye çalışsa da İlkim'in bunu kabul etmeye pek niyeti yoktu. Yıllardır peşini bırakmayan anılar, geçmişin acı hatıraları ve yeri hiç silinmeyen bir adam. Emir Feza Dağlı, senelere yayılan acısının en sonunda biraz olsun dindiğine inandığında, hayatını altüst eden kadınla yeniden karşılaşacaktı. Yıllardır onu yiyip bitiren sorulara cevap alamasa da pes etmek aklının ucundan dahi geçmeyecekti. Seneler süren bir bilinmezlik, zamanın acımasızlığı ve etkisi hiç geçmeyen bir kadın. İki yaralı kalp, yeniden birbirinin yörüngesine girdiğindeyse bu kez hiçbir şey yıllar önceki gibi olmayacaktı.