Fantastik Kitaplarım ❤️
9 stories
Doğa Koruyucuları 1.Kitap Bitti by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 1,248
  • WpVote
    Votes 416
  • WpPart
    Parts 27
Ormanların derinliklerinde, bir grup genç dost, doğanın sunduğu güzellikleri koruma görevini üstlenmişti. Bu, yalnızca bitkiler ve hayvanlar için değil, aynı zamanda kendi dostlukları için de büyük bir mücadeleydi. Zeynep, Elif, Mert, Cem, Burcu ve Ali, okuldaki bir proje kapsamında bir araya gelmişti. İlk başta her şey harika gidiyordu; kahkahalar, gizli sırlar ve maceralarla dolu günler geçiriyorlardı. Ancak ormanın büyülü atmosferinde, kıskançlık, rekabet ve gizemli sırlar da saklıydı. Elif'in Zeynep'e karşı beslediği düşmanlık, her geçen gün daha da derinleşirken, Zeynep ise bu gerginliğin nedenini anlamıyordu. Kendi içinde taşıdığı karanlık duygular, doğayı korumak için verdikleri savaşı zorlaştırıyordu. Bir gün, ormanın derinliklerinde eski bir kuyu bulduklarında, tüm ilişkileri tehlikeye girecekti. Kuyunun karanlık derinlikleri, sadece yılanlar değil, aynı zamanda içlerindeki gizemli ruhları da barındırıyordu. Hepsi, hem doğanın hem de dostluklarının korunması için mücadele ederken, kendilerini beklenmedik bir tehlikenin içinde bulacaklardı. Doğa Koruyucuları, sınırlarını zorlayacak ve karanlıkla yüzleşmek zorunda kalacaktı.
Gecenin Gölgesinde 1, 2. Kitap Bitti  by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 17,668
  • WpVote
    Votes 4,387
  • WpPart
    Parts 94
**"Gecenin Gölgesinde"** Genç arkeolog Raven, ölen büyükbabasının mirasını almak için eski kasabaya döner. Ancak kasabanın derinliklerinde gizlenen karanlık sırlarla karşılaşır. Ölümcül bir lanetle lanetlenmiş bu kasaba, vampirlerin karanlık varlıklarını barındırmaktadır. Raven, geçmişin izini sürerken, kasabanın tarihindeki dehşet verici olayları ve vampirlerin yıkıcı etkilerini öğrenir. Eski bir dostunun ihanetiyle yüzleşirken, aşk ve kayıp arasında sıkışıp kalır. Kasaba halkıyla birlikte, vampirlerin karanlık ordusuna karşı cesurca savaşırken, bir yandan da kasabanın kurtuluşunu sağlayacak bir kehaneti çözmeye çalışır. "Gecenin Gölgesinde", aksiyon dolu macerası, korku dolu gizemi, tutkulu aşkı ve epik mücadelesiyle okurları büyüleyen bir fantastik roman. Bu destansı hikaye, unutulmaz karakterlerin kaderini ve kasabanın geleceğini belirleyen bir yolculuğa davet ediyor.
Bir Hikayenin Bedeli by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 133
  • WpVote
    Votes 70
  • WpPart
    Parts 8
"Her şey, o defteri bulmamla başladı. Başlangıçta yalnızca bir oyun gibi görünüyordu. Sadece düşüncelerimi dökeceğim bir yer... Ama yazdıklarımın gerçek olacağını kim bilebilirdi? Oysa ben, sırf bir kalbe dokunabilmek için bir hayatın altını çizdim. Ve şimdi, başlattığım bu hikaye beni boğmaya başlıyor." Alina, sevdiği adamın adını bir kez daha kâğıda döktü. Bir rüya mı, yoksa kâbus mu başlatıyordu? İçi korkuyla karışık bir heyecanla doluydu. Yazdığı her kelime, gerçekliği örmeye başlamıştı. Adamın ilişkisi çatırdıyor, olaylar tam da onun satırlarda yazdığı gibi gelişiyordu. Ama o, sevgisini anlatmanın bir yolunu ararken kendini tehlikeli bir oyunun başrolünde bulmuştu. "Bazı şeyler yalnızca hayalde kalmalıymış," diye düşündü Alina. Ama bunu anlamak için artık çok geçti.
-10 Nowak by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 116
  • WpVote
    Votes 43
  • WpPart
    Parts 5
Dünya bilim ve teknoloji açısından büyük bir dönüm noktasına gelmişti. Uzun yıllar süren araştırmaların ve deneylerin ardından, ünlü fizikçi ve bilim insanı Jessie Nowak, zamana dair sırları çözmeyi başarmıştı. Yeni icat ettiği yüzük, zaman yolculuğunu mümkün kılacak kadar ileri bir teknolojiye sahipti. Ancak bu yüzük, yalnızca on yıl geriye gitme kapasitesine sahipti. Bilim dünyasında büyük bir devrim yaratacak bu keşif, adını Jessie Nowak'tan alarak "-10 Nowak" olarak anılmaya başlandı. Jessie Nowak, keşfi hakkında pek çok bilgi paylaşmış, ancak yüzüğün tasarımı ve işleyişi hakkında gizlilik politikası çerçevesinde bazı detayları kamuoyundan saklamıştı. Yüzüğün ilk testleri başarılı olmuş, Jessie Nowak'ın laboratuvarında yapılan deneyler tarihe müdahale etmenin ne kadar karmaşık ve riskli olduğunu ortaya koymuştu. Bir gün, Jessie Nowak'ın laboratuvarında şiddetli bir kaos yaşandı. Araştırmalar sırasında dikkatli davranan Jessie, yüzüğün güvenliğini sağlamak için ekstra önlemler almıştı. Ancak, bu önlemler yetersiz kalmıştı ve yüzük aniden kayboldu. Laboratuvarın güvenlik kameraları, yüzüğün kaybolduğu anı net bir şekilde kaydetmişti, ancak yüzüğü çalanların kim olduğunu gösteren bir iz bulmak zordu. Jessie Nowak, yüzüğün kaybolmasıyla birlikte büyük bir paniğe kapıldı. Yüzüğün kaybolması sadece kişisel bir felaket değil, aynı zamanda küresel bir tehlike oluşturuyordu. Yüzük, eğer yanlış ellere geçerse, geçmişe müdahale edebilir ve bu da zaman akışını ciddi şekilde bozabilirdi. Jessie, uluslararası bir ekibi acil olarak toplama kararı aldı. Bu ekip, beş yetenekli ajandan oluşuyordu: Üç erkek ve iki kız, her biri farklı bir ülkeden gelen uzmanlardı. İngiltere, Fransa, Almanya, Amerika ve İtalya'dan gelen bu ajanlar, kendi ülkelerinde yüzüğün izini sürmeye başlamıştı. Jess
Kıyametin Varisleri  by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 129
  • WpVote
    Votes 81
  • WpPart
    Parts 9
"Kan gökyüzüne karışmıştı. Karanlık bulutlar, Ignisia topraklarını boğarcasına sarmış, gecenin içinde yankılanan çığlıkları örtmeye çalışıyordu. Kraliçe Liana, tahtının önünde cansız yatıyordu. Her bir detayı dehşet dolu bir hikâye anlatıyordu: pençe izleri, zehirli dişlerden sızan kan, bir meleğin mızrağının açtığı ölümcül yara... Fakat kimsenin cesaret edemediği soru havada asılı kalmıştı: Bu korkunç cinayeti kim işledi?" Ignisia Prensi Arden, annesinin cansız bedenine doğru ağır adımlarla ilerledi. Ateş krallığının en tehlikeli varisi olan Arden, kimseye güvenmemesi gerektiğini öğreneli çok olmuştu. Ama şimdi, gözlerini annesinin parçalanmış bedenine dikerken içindeki öfkenin başka bir şeye, çok daha korkutucu bir şeye dönüştüğünü hissetti: intikam arzusuna. O sırada Lunaris'in kurtları, geceyi yırtarcasına uludu. Lunaris Prensesi Esmira, bu ulumaların anlamını biliyordu: Savaş kapıdaydı. Kral ve halkı, suçu vampirlerin üstüne atmakta acele etmişti. Ama Esmira, Arden'ın gölgesindeki krallığın masum olmadığını biliyordu. Ve şimdi, dört krallığın taht varisleri Ignisia'da bir araya geliyordu. Bu, sadece barış görüşmesi değildi. Bu, birbirlerinin zayıflıklarını öğrenmek için bir oyundu.
"Gölge Avcıları ve Kayıp Krallığın Dirilişi". 1, 2. Kitap Bitti  by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 1,983
  • WpVote
    Votes 646
  • WpPart
    Parts 58
Bir zamanlar sıradan bir hayat süren Elena, karanlık bir gecede ailesinin korkunç bir şekilde ortadan kaybolmasıyla dünyası alt üst olur. Hiçbir iz bırakmadan yok olan ailesinin ardından geriye kalan tek şey, açıklanamayan bir dizi olay ve yıkıcı bir boşluktur. Elena, bu gizemin peşine düşerken kendini efsanelerden fırlamış gibi görünen iki kadim düşman arasında bulur: Kurt adamlar ve vampirler. Geçmişi sırlarla dolu bu dünyada, Elena'nın varlığı hem kurt adamlar hem de vampirler için kritik bir öneme sahiptir. Kendisine bile yabancı gelen güçleri keşfederken, her iki tarafın da kontrol altına almak istediği bir piyona dönüşür. Ancak bu karanlık dünyada sadece düşmanlar değil, beklenmedik dostlar ve ölümcül bir aşk da vardır. Vampirlerin cazibesine ve kurt adamların vahşetine kapılan Elena, her iki taraf arasında sıkışıp kalır. Yasak bir aşkın alevleriyle yanarken, hem hayatta kalmak hem de ailesinin akıbetini öğrenmek için bu iki dünya arasında tehlikeli bir denge kurmak zorundadır. Fakat kimseye güvenmenin mümkün olmadığı bu savaşta, Elena'nın en büyük düşmanı belki de kendi karanlık tarafı olacaktır. **Elena, hem kalbini hem de kaderini belirleyecek bir seçim yapmak zorunda: Karanlığın içindeki ışığı mı bulacak, yoksa sonsuza dek bu karanlığın esiri mi olacak?**
Kanla Yazılan Kader 1,2 Ve 3.Kitapları Bitti  by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 1,060
  • WpVote
    Votes 243
  • WpPart
    Parts 60
Kırmızı ayın doğuşu yaklaşıyordu. Elryon Krallığı'nın halkı bu uğursuz doğa olayını yıllardır korkuyla anardı. Her on yılda bir, ay kan rengini aldığında, gölgeler derinleşir, karanlık güçler ortaya çıkardı. Bu defa, gökyüzünde yeniden yükselen kırmızı ay, sadece gölgeleri değil, kraliyetin en derin sırlarını da ortaya çıkaracaktı. Saray, yıllardır hırs, ihanet ve entrikalarla çalkalanıyordu. Kral Morpheus, gücünü korumak için hiçbir şeyden çekinmemiş, karanlık bir büyüye başvurarak hem ömrünü uzatmış hem de krallığı korkuyla yönetmişti. Ancak halkın gözünde kahraman olan Prenses Seraphina, babasının karanlık yönünü bilmiyordu. Ta ki, kardeşinin kırmızı ay gecesinde hunharca öldürülmesine kadar... Kraliçe Nyx, yüzeyde soğukkanlı ve sadık bir eş gibi görünse de, içinde fırtınalar kopuyordu. Kral'a olan sevgisi yıllar önce tükenmiş, yerini intikam arzusu almıştı. Krallığın sonunu getirecek güç, aslında onun ellerindeydi; eski, yasaklanmış büyülerden öğrendikleri, hem krallığı hem de kendi ruhunu karanlığa sürüklüyordu. Bu sırada, geceleyin ortaya çıkan kurt adamlar ve kana susamış vampirler krallığın dört bir yanında ölüm saçıyordu. Fakat sarayda yaşanan cinayetlerin ve kanlı olayların ardında bir tek onların mı eli vardı? Yoksa içerden biri, kraliyet ailesini parçalamak için pusuya mı yatmıştı? Prenses Seraphina, sarayı saran bu kaosun ortasında, gizemli bir vampir avcısı olan Orin ile tanıştı. Onun karanlık geçmişi ve bitmek bilmeyen intikam arzusu, Seraphina'nın kalbine dokundu. Ancak Orin'in sırları, tüm krallığı tehdit eden başka bir karanlığa açılan kapı olabilir miydi? Saray entrikalarının, yasak aşkların, ihanetin ve ölümün gölgesinde, kırmızı ay yükselirken, Elryon Krallığı'nın kaderi sonsuza kadar değişecekti. Ama kim bu kanlı tahtta ayakta kalacak, kim öl
Ateş Kıvılcımları 1.Kitap Bitti  by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 1,977
  • WpVote
    Votes 572
  • WpPart
    Parts 28
Sarayın kapısının oraya geldiğimde daha fazla kaçmadım çünkü gelen kişiyi merak etmiştim. Gelen kişi kim olursa olsun benim için bir tehdit barındırmaktaydı, bütün saray halkı bunu benim yaptığımı bilecekti. Ben korkudan ve birazda olacakları kestiremememden dolayı titriyordum. Gelen kişi beni şaşırtmıştı, bu kişiyi tanımıyordum. Tamam zaten sarayda neredeyse hiç kimseyi tanımıyordum ama bu başkaydı. Çünkü gelen kişi uçmaktaydı ve vücüdünun her yerini ateşler kaplamıştı. Bedeni simsiyah bürünmüş gözleri ise kankırmızıydı. Ona bakmamak için kendimi zorlamıyordum çünkü korkunç değildi, sanki çok normaldi. Neden böyle hissettiğimi bilmiyordum ama garip bir şekilde sanki onu tanıyordum gibi hissetmekteydim.
 Koruyucuların Lanetli Aşkı  by KumruAkay26
KumruAkay26
  • WpView
    Reads 34
  • WpVote
    Votes 13
  • WpPart
    Parts 2
Mektup, yalnızca krallıkların geleceğini değil, kendi hayatını da değiştirecek olan o korkunç gerçeği taşıyordu: Lysander Caldonis ile evlilik. Leyna'nın krallığı Arendell, yıllardır Caldonis Krallığı ile ince bir barış ipi üzerinde yürüyordu. Ancak bu barış, ne Leyna'nın ne de Lysander'ın isteğiyle değil, mecburiyetle güçlendirilmişti. İki krallık arasında hem düşmanlık hem de yüzyıllardır süren bir lanet vardı. Bu lanet, toprakları kurutuyor, halkları çaresizliğe sürüklüyordu. Ve bu laneti kırmak için iki soylunun kanıyla mühürlenen bir evlilik şart koşulmuştu. Leyna'nın zihni, ailesinin sözlerini hatırladıkça daha da bulanıklaştı: "Bu evlilik yalnızca bir formalite, Leyna. Krallığını kurtarmak istiyorsan, fedakarlık yapmayı öğrenmelisin." Ama nasıl? Kendisini bile tanımayan bir adamla aynı geleceği paylaşmak... Bu, onun için her şeyin sonu olabilirdi.