sadecemeftun
Yurdunun karmaşa dolu sokakları ruhunun çatısında beslediği körüklenmiş hırsını gün yüzüne çıkarıyordu.
Vücudu yara, ruhu acı doluydu. Zamansız planlarının esiri olmaktan sıkılmıştı.
O boyun eğmezdi, eğdirirdi.
Kael Atlas Saygın henüz yirmi üçüne yeni basmış ruhunu elleriyle Tanrı'ya teslim ettiğinde bilinmez tüm günahları da sırtlanmış oldu.
Ardından ıssız bir gecenin şafağında ağzından tükürdüğü kanlarla birlikte onu geri almak üzere büyük bir yemin etti.
Yakıcı hırsını buladığı tüm planlarının aksine hesap edemediği tek şey vardı.
Umay Karaca.
Devlet meclisinin en önemli üçüncü üyesi ve istihbarat şefi Hakan Karaca'nın kızı.
Umay'ı ardında bıraktıklarıyla birlikte hayatına kabul ettiğinde parçalanmış kalbinde bir kibrit alevi hissetti.
O alev büyüyüp kendi dünyasını kül etmeye başladığında Kael'in artık harekete geçmek için iki defa düşünmesi gerekiyordu.
Günlerden bir gün dünyaya yağmur düşmez oldu.
Güneş tüm ruhları kavurdu.
O güne kadar Kael hep düşmanlarını yakmayı hayal etmişti. Ama şimdi, elleri kendi yaktığı ateşin içinde parçalanıyordu. Ve Umay'ın gözlerinde, hiç beklemediği o şeyi görüyordu.
© 2025 | sadecemeftun
Bu roman, cinsellik, şiddet, travmatik olaylar ve rahatsız edici olabilecek bazı sahneler içermektedir. İçerikler yetişkin okuyucular için uygundur.