> UNUTMAK KENDİNİ KURTARMAKTIR. AMA HER KURTULUŞ, BİRİSİNİN YIKIMINA MÂL OLUR. O, geçmişini unuttu. O, onun geçmişi oldu. Lerya Aygün, zihninin derinliklerine gömdüğü yangınlardan kaçarken, unuttuğu her şeyin bir ismi vardı: Veran Kor. O, susarak bekledi. Küller arasında. O, unuttuğunu sandı. Ama kalbi hâlâ alev alev yanıyordu. Bir psikolog ve eski bir asker... Bir hafıza kaybı ve asla unutulmayan bir yüz... Ve şimdi, zamanın en kör noktasında, yeniden karşı karşıyalar. Geçmiş yanarsa, gelecek küllerden doğar mı?

Ankara'da başlayan bir hikâye...İki kalp,geleceğe dair umutlarla ve en saf sevgiyle birleşir.Ama bazen gerçekler,en derin bağlılıkları bile sınar. Bir kadının,bir çocuğun ve bir adamın sessiz savaşı... Bu kitap, her sözcüğünde saklı kalan umutların,toprakta büyüyen sevginin ve zamana meydan okuyan bağlılığın hikâyesi.

Her karanlıkta mutlaka bir iz vardır sen benim karanlığımdaki tek izimsin...

Geceleri onları rüyalarında gördüklerini sanıyorlardı... Oysa her gece, karanlığın içinden sessizce gelen birer koruyucuydu onlar. Çiçek Lal, Rüya, Su ve Liva, dışarıdan bakıldığında lüks içinde yaşayan dört kız kardeş gibi görünür. Ama gerçek çok daha karanlıktır. Babaları Halil Azam Mirzan, yeraltı dünyasının korkulan adamıdır; sadece dışarıya değil, kızlarına da acımasızdır. Onlara hayat değil, birer kafes inşa etmiştir. Kızlar çocukluklarından beri, geceleri rüyalarında dört yabancı adamla karşılaşır: Yamaç, Asil, Kurşun ve Aslan. Onlar, rüya sandıkları ama aslında her adımlarını gölge gibi izleyen gizli koruyuculardır. Ancak bu geceler artık sadece rüyayla sınırlı kalmayacaktır. Gerçek dünya çatırdamaya, sırlar uyanmaya başladığında, kızlar hem karanlıkla yüzleşmek zorunda kalacak hem de rüya sandıkları nefeslere tutulacaktır. Ama bir soru hâlâ ortadadır: "Kimi sevdiklerine karar verirken, kimi öldürmeleri gerekecek?"

iklim karasoy hayatı aynı soy adı gibi karaydı sırf kız olduğu için sevmemişti babası onu 2032 Yılında kadınlar ve çocuklar ezilirdi kardeşinin öldürülmesinden sonra Avukat İklim Karasoy devleti yıkmaya yemin etmişti arkadaşları ile gittiği bir kumarhanede rastgele oturduğu bir masa kaderini belirlemişti oturduğu masa Kırık kanatlar masasıydı ve kanatları kırık olan İklim o masadan nasıl kalkacaktı?

Gücün sesinle duruşunla ve seçimlerinle parlar. Kendini küçümseme. Dünya senin ışığını görmeli. Ben onu çok sevdim. Oda beni çok sevmişti. Peki aşk gerçekten bu muydu. Önce ayaklarını yerden kesip sonra seni yerin dibine sokan bir şey miydi? +18 sahneler vardır...

Hayata tutunmaya çalışan güçlü ve azimli bir kızın yaşam hikayesi... Her düşüş, yeni bir doğuşun kapısını aralar... Lia'nın hayatı, babasının gölgesiyle yoğrulmuş bir kırık aynayı andırıyor. Çocukluğundan bu yana içinde taşıdığı boşluk, suskunluk ve görünmez yaralar, onu karanlık bir girdaba sürüklüyor. Fakat bir gün, kaderin ona bıraktığı tek işaret "ANKA KUŞU" anka kuşunun tüyü önüne düştüğünde, Lia'nın içsel yolculuğu başlıyor. Bu yolculuk, yalnızca bir genç kızın kendi yaralarıyla yüzleşmesi değil; aynı zamanda sessizlikten doğan çığlıkların, Lia ve kendi arasındaki kopmaz bağların ve insan ruhunun kırılıp yeniden şekillenme gücünün hikâyesi. Ateşten Yansıma, her satırında kalbinize dokunacak, sizi kendi gölgelerinizle yüzleştirecek bir anlatı. Kaybolmuş bir ruhun yeniden var oluş mücadelesi, geçmişin karanlığından sıyrılıp ışığa yürüyüşü... Hayatta kalmasının bir nedeni olmayan Lia'nın başına bir çok şey gelecek ve o gün geldiğinde kendinden bile vaz geçebileceği biri olacak.

Her insanın içinde kimsenin bilmediği gizli bir patika vardır... Kim Looz'unki ise karanlık, sessiz ve dikenliydi. Tumin Yang'a gitmek, onun için sadece bir okul tercihi değil; kaçış, umut ve yeniden doğuştu. Fakat tam her şeyi arkada bırakmaya hazırlanırken gelen bir haber, onu tekrar geçmişin gölgesine sürükledi. İçinde yıllarca susturulmuş çığlıklar, bastırılmış öfke ve unutulmaya terk edilmiş bir çocuk vardı. Kim, sessizliğin içindeki yankılarla yüzleşirken, sadece ailesiyle değil, kendi içindeki karanlıkla da savaşmak zorunda kalır. Yalnızlık, ihanet, kırılmış hayaller ve asla affedilemeyecek sözler... Bu hikâye, bir çocuğun acıya rağmen yürümeyi öğrenmesinin; bazen düşerek, bazen susarak ama her defasında biraz daha güçlenerek ayakta kalmasının öyküsüdür. "Gizli Patika", sadece bir karakterin değil, içinde kendi kaybolmuşluğunu taşıyan herkesin hikâyesi.

+18 cinsellik ve şiddet içerir! • Hanzira, çocukluğundan beri karanlığa alışmış, hayatın bütün zorluklarına rağmen hala yaşamayı bırakmamış biri. Hiç bir zaman sıradan bir hayatı olmamıştı, henüz çocukken kalpsiz bir düşman tarafından evini, ailesini, inandığı her şeyini kaybetmişti. Onu sokaktan bulan örgüt ise ona yepyeni bir kimlik çıkarttı. Hanzira artık duygularından arınmış, eğitilmiş ve baştan aşağı dönüştürülmüştü. Şimdi karşısında yeni bir hedef var. Hayır hep vardı. Sadece zamanı değildi. Hanzira bu güne gelebilmek için çok bedel ödemişti. Bu onun için bir görev değildi, zorunluluktu. İntikamıydı. Kimin iyi, kimin düşman olduğunu bildiği bir savaşta bu sefer bir piyon değil, oyunun kurucusuydu.