Okuma listem yedek
16 stories
SARKAÇ(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 15,990,354
  • WpVote
    Votes 613,182
  • WpPart
    Parts 31
"Delilerin sevdası hoyrat bir fırtına gibidir. Günün başında seni sarsan fırtına, gecenin şafağında ılık bir esintiye dönüşüp kaburgalarının arasına sokulur." Saka ve Sanrı'da tanıdığımız Gurur ve Farah'ın hikayesi. SVS'den bağımsız bir kurgu olduğu için Sarkaç'a başlamak için önce Saka ve Sanrı'yı okumanıza gerek yoktur.
ÖYLE BİR UĞRADIM (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 371,842
  • WpVote
    Votes 21,188
  • WpPart
    Parts 8
"Ondan hoşlanıyor musun?" Kıskanç çıkan sesine ne tepki vereceğimi bilemiyordum. "Ona sarıldın." Kaşları çatıldı. "Hoşlanmasaydın sarılmazdın. Hoşlanıyorsun ki sarıldın." Burnundan nefesini sertçe verdi. "Bana bile sarılmadın." Ters ters baktı. "Bana niye sarılmıyorsun?" Kıskandığı kişi en yakın arkadaşıydı. Ve onun arkadaşı benim babamdı. Hiçbir şeyden haberi yoktu. Eflah kim olduğumu bilmeden beni seviyordu ama ben, onun kim olduğunu bile bile ona âşık olmuştum. Benim günahım daha büyüktü. Bir insanın başına en kötü ne gelebilirdi? Babam gözlerimin önünde öldürüldüğünde ve onu öldüren annem olduğunda en kötüsünü yaşadığıma çok emindim. Artık annem cezaevinde, babam ise mezardaydı. Bundan daha kötü ne olabilirdi ki? 25 yıl geçmişe gitmek? Bu kötünün de kötüsü olabilir miydi? Ölümcül bir kaza sonucu kendimi 1998 yılında bulduğumda o an için bunun bir felaket olduğunu düşündüm. Felaket bir durumdu çünkü bu zaman diliminde anne ve babamla aynı yaşlardaydım. Onların hayatına bir yabancı gibi girmek zorundaydım. Ama aslında felaket sandığım şey mucize de olabilirdi. Mucizevi bir durumdu çünkü bu zaman diliminde annem cezaevinde, babam da mezarda değildi. Onların evlenmesinin nedeni annemin bana hamile kalmasıydı. Ana rahmine düşmeme sadece üç ay kaldığını anladığımda ise kendi doğumumu engellemenin nasıl olacağını düşünmeye başladım. Annemi cezaevinden, babamı da ölümden kurtarmanın tek yolu bu olabilir miydi? Belki de olabilirdi. Planını uygulamak için babamın arkadaşı Eflah'ın evine bir dadı olarak işe girmekse hayatımda verdiğim en kötü karardı. Bunu ona anlatmanın bir yolu var mıydı? Buraya ait olmadığımı, öyle bir uğradığımı anlatmanın bir yolu olmalıydı. Doğru insanı yanlış zamanda bulmak birine verilen en büyük ceza olmalı.
EMARE SERİSİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 2,434,125
  • WpVote
    Votes 131,732
  • WpPart
    Parts 64
"Çocukluğumuz tohumumuzdur," diye fısıldadı Sırtlan'ın kül olan kalbi. "Tohumumuza kim su verdiyse o şekilde büyür ve yetişiriz." EMARE serisinin, birinci kitabı Sarmaşık, ikinci kitabı Pusula ve son kitabı Maske bu başlık altında toplanacaktır.
SOKAK NÖBETÇİLERİ by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 58,354,174
  • WpVote
    Votes 2,252,305
  • WpPart
    Parts 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."
BEYAZ LEKE by asliaarslan
asliaarslan
  • WpView
    Reads 38,134,548
  • WpVote
    Votes 2,069,305
  • WpPart
    Parts 39
Yaşıyorduk, işkence çekiyorduk, idam ediliyorduk, köle gibi çalıştırılıyorduk, susuyorduk, çığlık atıyorduk ama hepsinin sonunda sesli ya da sessiz bir savaş veriyorduk çünkü seviyorduk. Şaşırtıcıydı, sevgi bazen bir savaş meydanının ortasında size uğruyordu. O an iki yolum vardı. Ya sevecektim, ya ölecektim. Sevmeyi seçtim. Onu sevmek de ölümü daima nefes gibi ensende hissetmekti. "En büyük savaşların ortasında kurak topraklardan bile bazen çiçek açar, bombalar etki etmez, kökleri sımsıkı tutunur. Bir bakarsın renkler canlanır, güzel kokar her yer. Sen bu çiçeksin diyemem, biz bu çiçeği temsil ediyoruz diyebilirim. Özgürlüğümüze." Bu kitapta geçen kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünü olup her ayrıntısıyla kurgudan ibarettir.
GALATA'DA DOĞAN AŞK-I SAADET  by Bevinkcicek
Bevinkcicek
  • WpView
    Reads 3,257
  • WpVote
    Votes 132
  • WpPart
    Parts 14
2023'lerde olan Nilüfer Galata Kulesindeyken geçmişe 1920 lere ışınlanır. Tarihin tozlu sayfalarında kaybolup gider... 1920'lerde bir Türk subayına aşık olacağından habersizdir. Bu onun başına gelen en güzel olay olur sonrasında. Ben onun için geldiğim her yerden vazgeçmiştim ama o buna değmişti. Başlangıç tarihi:02/08/2023 Bitiş tarihi: 26/08/2023
KIRIK TÜRKUAZ : FİRUZE by daisygarden_26
daisygarden_26
  • WpView
    Reads 43
  • WpVote
    Votes 13
  • WpPart
    Parts 2
21/03/26 🩸🌷🍾 Sezen Aksu ~ FİRUZE
Kral'ın Karısı  by tgceymn
tgceymn
  • WpView
    Reads 361,089
  • WpVote
    Votes 30,749
  • WpPart
    Parts 32
Bir metres hayatta kalmak için ne yapmalıdır? Nazlı Arslan gözlerini açtığında öldüğünü biliyordu. Cehenneme düştüğünden emindi. Zindanda, elleri kelepçeli olarak uyandığında artık kendi zamanında olmadığını biliyordu. Bir şekilde öldükten sonra okuduğu kitabın ölen yan karakterinin bedenindeydi. Şimdi yakaladığı ikinci şansı kaybetmemek için onu görmezden gelen kraldan ve onu öldürmek için fırsat kollayan ana karakterden uzaklaşmalıydı. Tabi bu beklediği kadar olmayacaktı. Veliaht Prens Jason sonunda ülkesini savaştan başarıyla çıkarıp kral tacını taktığında yapması gereken acil bir görevi vardı. Yanında duracak bir kraliçe bulmalıydı. Aşka dair bir umudu yoktu. En yakın arkadaşının karısına duyduğu derin hayranlık dışında hiçbir kadından etkilenmemişti. Ülkesindeki herkes çocukluk arkadaş Prenses Jenina'ya hayranken onunla evlenmekle ilgili şüpheleri vardı. Yine de en mantıklı karar gibi görünüyordu. Ta ki yenilen krallığın gönderdiği prenses saraylılar tarafından metres ilan edilene kadar. Şimdi çocukluk arkadaşını kraliçe yapmalı ve istemediği bir kadını sorun çıkarmaması için göz altında tutmalıydı. Bir gün her şeyin değişmesiyle duygular karışacak, ülke yeniden karmaşaya sürüklenirken Kral Jason desteği hiç ummadığı bir yerde bulacaktı.
ÂŞIK-I MEHCUR (ASKERİ KURGU) by marselkalp
marselkalp
  • WpView
    Reads 41,322
  • WpVote
    Votes 3,173
  • WpPart
    Parts 33
"Şakağından öptüğümden beri çok dincim." Gülümsedim büyükçe. "O günden sonra kurşun yedin, hatırlatırım." "Buna rağmen çok dincim." dedi Yavuz. "Pozitif enerji mi verdim?" diye sordum. "Vallahi yaptın bir şeyler." diyen Yavuz bu kez izin almadan yaklaştı şakağıma. Önce ellerimi kavradı. Gülümsedi. Gülümsemesiyle öptü şakağımdan. Geri çekilmek istemedi... "Yavuz?" dedim büyük bir endiş hâlinde. "Bir gören olacak." "Olsun." dedi Yavuz azıcık geri çekilip. "Olmasın." dedim net bir dille. Dinlemedi Yavuz. Bir kez daha yaklaştı şakağıma. Bir öpücük daha bıraktı. Öpücüğü o kadar masumdu ki... Tıpkı yeni açmış bir çiçeğin yaprağına düşen ilk sabah çiyi gibiydi. Hafif, neredeyse hissedilmez. Ama aynı zamanda, o çiçeğin özünü barındırıyordu. İşte o masumiyetin ardında, bir volkanın derinlerindeki lav gibi, sabırla bekleyen bir arzu da vardı. Dudakları şakağıma değdiğinde yayılan sıcaklık, tenimi yakıp kavurmasa da, ruhumu derinden titretiyordu. Gözlerini kapattığını hissettim. Kirpiklerinin hafifçe şakağıma dokunuşu, fısıltıyla söylenen bir sır gibiydi. O an, zaman durdu. Etrafımızdaki tüm sesler kayboldu. Ne kuş sesi ne dışarıdaki hastaların sesi... Sadece onun nefesinin sıcaklığı ve dudaklarının tenime bıraktığı o tarifsiz his vardı. İçimde yeşeren karmaşık duygularla, ne yapacağımı bilemez bir halde kaldım. Kalbim, bu beklenmedik yakınlığın etkisiyle hızlanırken, zihnimde bin bir soru yankılanıyordu. "Nazelif?" dedi Yavuz sol şakağıma öpücük bırakıp. "Çok güzelsin." "Yavuz?" dedim kısık çıkan sesimle. Sağ şakağımdan öptü Yavuz. "Çok özelsin." . . Asker & Doktor