en sevdiklerimm
22 stories
ORMAN GÜLÜ (TAMAMLANDI) by azalea42
azalea42
  • WpView
    Reads 1,828,821
  • WpVote
    Votes 91,487
  • WpPart
    Parts 52
Ayyaş babası ve üvey annesi ile başı belada olan bir kız... Açelya, zorlu bir hayata sahiptir. Buna rağmen hayallerine sığınacak kadar güçlü, sabırlı, bir gül kadar zarif ve dik duruşludur. Ancak bir gün babasının kendisini istemediği bir adama satacağını duymasıyla delirir ve evden kaçar! Bir kaçışın başka bir tutsaklığa ev sahipliği yapacağını bilmeden... ●○●○●○●○●○● Kalbinin kapılarını sonuna kadar kapatmış bir adam... Uygar Çelebi'nin mükemmel giden iş ve aşk hayatı, bir yıl önce nişanlısının intihar etmesiyle tepetaklak olur. Dünyası başına yıkılır. Uygar nişanlısının aniden canına kıymasının sebebini bir türlü bulamaz ve bu onu daha çok yıpratır. Yaşamı hem kendisi hem de ailesi için çekilmez bir hale getirir. Çektiği acıyı etrafındaki herkese yansıtırken ailesindeki en çok sevdiği kişi tarafından zoraki bir evliliğin içine sürükleneceğini nereden bilebilir? Cehennemimde açmaya hoş geldin Orman Gülü 🌹 Açelya Ballı & Uygar Çelebi Kitapta küfür ve yetişkin unsurlara yer verilmektedir okurun dikkatine!!! Kapak tasarımı ↪ sehrialem Tür: Romantik Kitap şahsıma aittir,dolayısıyla her türlü hakkı bana aittir. Herhangi bir çalıntı,alıntı, kopyalanma durumunda gereken işlemler yapılacaktır!!!
ESİR by gizzemasllan
gizzemasllan
  • WpView
    Reads 10,622,202
  • WpVote
    Votes 506,366
  • WpPart
    Parts 69
"Öldürün o zaman." Duyduğum sert ve soğuk sesle irkildim. Sanki normal bir şeymiş söylüyormuş gibi bir çırpıda söylemişti. Bunların bana yardım etmelerini beklerken daha tehlikeli çıkmışlardı. Ölüm emri verilen adama bakıp vicdanımın sesine engel olarak usulca geldiğim yoldan geri döndüm. Yanlarından birkaç metre uzaklaşmışken bir silah sesi duydum. Bağırmamak için kendimi tutarak korku dolu gözlerimi adamlara çevirdim. Az önce ölüm emri verilen adam başından akan kanla yerde cansız bir şekilde yatıyordu. Diğerleri de başında hâlâ bir şeyler konuşmaya devam ediyorlardı. Yerdeki ölü adama bakıp kaldım. Hiç acımadan, bir saniye bile düşünmeden öldürmüşlerdi adamı. "Sen de kimsin?" Birinin beni fark etmesiyle hepsi bir anda bana döndü ama ben sadece az önce ölüm emrini veren adamın soğuk gözlerine baktım. "Ben şey..." Sustum. Söyleyecek bir şey bulamadım. Karanlıktan dolayı yüzlerini net olarak göremedim. "Sen ne?" dedi, bana doğru bir adım attı. Eş zamanlı olarak geri gittim. Bir saniye olsun bakışlarını benden çekmezken yutkundum. "Ben hiçbir şey görmedim." Tek kaşı kalktı. "Bizi mi izliyordun?" Korkuyla birkaç adım daha geri gittim. "Öyle bir amacım yoktu." Yine bana doğru bir adım attı. Korkudan tüm bedenim titremeye başladı. "Ne amacın vardı?" Cevap vermek istedim ama söyleyecek bir şey bulamadım. Tek istediğim şey şu an buradan kaçıp gitmek. Gözlerim adamın elindeki silaha kaydı. Bu daha çok korkmama neden olurken daha fazla durmanın bana bir faydası olmayacağına kanaat getirdim ve koşarak yanlarından uzaklaştım. "Yakalayın şunu!" Arkamdan bağırdı. Bunu duymak daha hırslı bir şekilde koşmama neden oldu. Resmen başımdaki bela birken iki olmuştu. Koskoca ormanda bir mafyadan kaçarken bir başkasının kucağına düşmüştüm.
ASİL YAKUT by zaynahara
zaynahara
  • WpView
    Reads 3,847,288
  • WpVote
    Votes 197,636
  • WpPart
    Parts 46
"Bu dudakları tatmayı bırakırsam eğer,"dedi, gözleri dudaklarımdayken. "Bu kokuyu solumazsam,bu tene,"derken parmak uçlarını kadınlığımda hissettim. "Dokunmazsam eğer,buna sebep olan her şeye düşman olurum, güzel karım,"diye devam etti. "Seni, benden koparmaya kim kalkışırsa mahrum kaldığım yerden onu mahrum ederim,onun da nefesini keserim." O, sağanak bir yağmur. Ben ise ona savunmasız bir Diphylleia. Belki de beni görmesi için yağması gerekir. Nefretin büyüttüğü iki bedene vuran kasırga, duyguları bertaraf ettiğinde nefretten peyda olan güçlü duygu aklı köle;duyguları hükümdar yapar. Nefret güçlü bir duygu. Tutku,nefreti öldürebilecek daha güçlü bir silah. Yıldızlar, bir bir parladığında nefret ve tutku birlikte oldu. O gece birbirlerine çıkan yolun temeli atıldı. Birbirlerine karıştılar. Kızıl saçlı bir kadının ve kömür karası gözlü bir adamın tenine işleyen mühür, duygularının damgalarıydı. ℤ𝔸𝕐ℕ𝔸ℍ𝔸ℝ𝔸'𝔻𝔸ℕ CEVHER SERİSİNİN İLK KİTABIDIR. (Kitabın ismi şahsıma aittir. Herhangi bir kitapta kullanılmasına müsadem yoktur. )
SARFINAZAR ~İçimdeki Yıldırım~ by RArsenDemir
RArsenDemir
  • WpView
    Reads 11,505,230
  • WpVote
    Votes 528,838
  • WpPart
    Parts 68
"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım." Gözlerini gözlerimden ayırmadan sıkıntılı bir nefes çekti ciğerlerine. Kelimelerini özenle seçtiği o kadar belliydi ki, söyleyeceği şeyi söylemek aynı zamanda da bunu beni kırmadan yapmak için kendisini frenliyordu. "Kendinize bunu yapmayın. Size defalarca söyledim, benim hayatımda böyle bir şeye yer yok." Birkaç gündür ağlamaktan kuruyan gözlerim son cümlesiyle tekrar dolarken ona belli etmemek için başımı yere eğdim. Zorlamayacaktım, onu sevmem için onun sevgisine ihtiyacım yoktu. Ben onu, onsuz da severdim. "Anladım." dedim fısıltıyla. Eğer yüksek sesle söyleseydim ses tellerimin titrediğini anlardı. Karşısında sevgi dilenen aciz bir kız gibi durmak istemiyordum. Birini sevmek hiçbir zaman acizlik değildi. Zaaftı, her insanın tadamayacağı ama tadanın da binlerce kez şükredeceği bir duyguydu. Yaşamı boyunca bir insan için olup olabilecek en güzel zaaftı sevgi. "Başka bir şey yoksa eğer.. İyi günler." Dolu gözlerimi görmesin, bana acımasın diye başımı kaldıramadım. Yanından geçeceğim sırada kolumu tutan iri kemikli, nasırlı elleri tüm vücudumu ateşe vermiş gibi titretmişti. Sesli yutkunuşunu ve kolumdaki elinin titrediğini hissettim. Baş parmağı kolumun üzerini bilinçsizce okşarken yerde olan gözlerim kolumdaki elini buldu. Bir an için fikrini değiştirdiğini sandım ama o bunu fark ettiği gibi elini hızlıca geri çekti üzerimden. "Vazgeç.." diye mırıldandı acı çeker gibi. Sesi kısık ve pürüzlüydü. "Beni sevme. Ben ruhu olmayan, yaşamayı bilmeyen, acı hissetmeyen bir adamım. Sana acı vermek, bu hayatta isteyeceğim en son şey bile değil." 🔴 (Minimum Aksiyon/Bol Aşk)
Döneceksin Diye Söz Ver by melinogut
melinogut
  • WpView
    Reads 1,479,255
  • WpVote
    Votes 90,606
  • WpPart
    Parts 34
"Üsteğmen... Evlensen ya benle." Dört kelime. İki hayatı bilinmez bir oyuna sürükleyen dört kelime. Peri'nin sığınacak bir liman ararken tutunduğu tek adam. Ve Mahir'in aklını susturup kalbini dinlemek zorunda kaldığı tek kadın.
Bana Git Deme(Tamamlandı) by MrMrsLachowski
MrMrsLachowski
  • WpView
    Reads 3,774,075
  • WpVote
    Votes 64,288
  • WpPart
    Parts 49
Geçirdiği kazadan dolayı 1 ay komada kalan Giovanni Giordano gözlerini açtığında hiç beklemediği sürpriz bir eşle karşılaşır. Üstelik sürpriz eşi hamiledir.
KUTLU OLSUN (KİTAP OLDU) by darknesscrescent
darknesscrescent
  • WpView
    Reads 9,807,805
  • WpVote
    Votes 235,766
  • WpPart
    Parts 24
PUKKA YAYINLARI ARACILIĞIYLA KİTAP OLMUŞTUR. 3 KİTAPLIK BİR SERİ OLUP, 1. KİTAP BURADA YAYINLANACAKTIR. Doğduğu ilk gün yetimhaneye bırakılan Rüzgar, hayatı boyunca bir şeylere ve birilerine bağlanmaktan kaçınan, soğuk bir tiptir. Aynı yetimhanede büyüdüğü yaramaz bir kız çocuğu dışında da bağ kurduğu kimse yoktur. Yaşı dolduğu için yetimhaneden ayrılmak zorunda kalan Rüzgar, her seferinde beraber kurtulmaya söz verdiği kız için geri döner. Yine rutin ziyaretlerinden birinde kızın ailesi tarafından yetimhaneden alındığını öğrenir ve bir daha ondan haber alamaz. Senelerini ondan bir iz bulmak için araştırarak geçirirken bir gün, gizemli bir numara doğum gününü kutlar. Çok geçmeden Rüzgar, bu numaranın yetimhanede beraber büyüdüğü kız olduğunu anlar ve kızın içinde bulunduğu zor durumu öğrendiğinde onu kurtarmak için anlaşmalı bir evlilik yapmayı teklif eder. İkisi, aynı soyadını paylaşan, evli ev arkadaşları olacaktır. "Seni seviyorum. Hep sevdim."
Yasak Fındık by sinembyksa
sinembyksa
  • WpView
    Reads 755,217
  • WpVote
    Votes 37,447
  • WpPart
    Parts 78
Bedenine öpücükler konduran adam, inip kalkan göğüslerine geldiğinde aralarındaki sınırı, sutyenini indirerek yok etmişti. Göğüslerine bakmadan önce sırtına götürdüğü parmaklarıyla açılması gereken kopçayı da açmıştı. Yavaşça üstündeki parça kayıp adamın parmaklarına teslim olurken, başının üzerinden etrafa fırlatılmıştı. Adam ancak o an karşısındaki manzaraya bakmıştı. "Neden yasak olduğunu şimdi daha iyi anlıyorum fındık," derken gözlerindeki arzuyu gizlemeden büyük bir şevkle kadına bakmaya devam ederken ona doymaya çalışıyordu. Net ve keskin bakışlardan utanan kadın, yine de ona söylemek istediklerini arsızca dillendirmekten geri durmadı. "Ama bu gece değilim!" *Hikayede +18 içerikler mevcuttur.
GÖNÜL KİRASI  by Theedarknightt
Theedarknightt
  • WpView
    Reads 2,382,008
  • WpVote
    Votes 124,027
  • WpPart
    Parts 43
Tamamen çerezliktir. TEXTİNG. (Tamamlandı.) Sare: Ev için alışveriş yapılması gerekiyor. (12.28) Doruk Ali Ozansoy: Kapıdakilere söyle gitsin alsınlar. (17.20) Sare: Kendim görüp almak istiyorum. (17.40) Doruk Ali Ozansoy: Kapıdakilere söyle götürsünler. (17.46) Sare: Benim kocam kapıdakiler sanki! (Mesaj gönderilmedi.) Sare: Kendim giderim! (Görüldü✓✓)
MÜNFERİT by RArsenDemir
RArsenDemir
  • WpView
    Reads 6,077,095
  • WpVote
    Votes 332,681
  • WpPart
    Parts 54
Bedenini öne doğru büktü ve koyu kahvelerini kısarak dudaklarını büyük bir yavaşlıkla alnıma dokundurdu. Tam da o anda midemin aniden kasıldığını hissettim. "Eğer benden istediğin gerçekten buysa, abin olurum." Sarfettiği sözler ile kulaklarımda bir uğultu ve hemen ardından boğazımda bir yanma meydana geldi. Onu göğüsünden tutup kendimden uzaklaştırmak ve bu yakınlığın gereksiz olduğunu savunmak istedim ancak dudakları temasını kesmeden ve onu itmemden gram etkilenmeden sürtünerek burnumun ucuna kadar indi. "İhtiyaç duyduğunda, baban olurum." Dudakları burnuma küçük bir baskı uygulayarak kısa süreliğine tenimden ayrılırken çok geçmeden sıcak dudaklarının varlığını yanan yanaklarımda hissettim. Göğüsümde binbir çabayla canlı tutmak için çabaladığım, özenle sakladığım o minik kuşun kanatlarını delicesine çırptığına şahit oldum. Yutkunuşlarım arttı. Nefes alış verişlerim hızlandı. Dudaklarını aralayıp kısa bir nefes aldığı esnada burnunu bir kedi misali usulca yanağıma sürttü. "Sığınmak isteğinde, liman olurum." Ilık nefesini sertçe dışarı bırakarak aralık dudaklarımın arasından içeri sızmasını sağlarken kollarının arasında titredim. "Korktuğunda, kalkan olurum." Dudakları temasını kesmeden bir yol izlercesine dudaklarımı es geçip çeneme ilerledi ve bir sonraki durağında yumuşak bir baskıyla çeneme yaslandı. "Ne olmamı, neyin olmamı istiyorsan o olurum." Başını aşağıya eğmeden hemen önce bakışlarını gözlerime çevirerek yüz ifademi dikkatle inceledi. Rahatsız olup olmadığımı kontrol ediyor olmalıydı. Değildim. Biraz garip hisler içindeydim ancak bu senelerdir hissettiğim huzursuzluk, rahatsızlık ya da korku hislerine hiçte benzemiyordu. "İhtiyacına, isteğine göre şekillenirim ama bu durum kocan olduğum gerçeğini değiştirmez."