Destekk
5 stories
Sevginin İntiharı / yarı texting  by Flaeixa
Flaeixa
  • WpView
    Reads 1,258
  • WpVote
    Votes 479
  • WpPart
    Parts 16
*"Ölmek için sesiniz çok güzel Liyan Hanım." Eris...* Aslında her şey, Liyan Mehru'nun babasının ölümüyle başladı. Babası öldüğünde, zaten uzun zamandır ayrı olduğu annesi başka bir adamla evlenmişti. Annesiyle arasındaki soğukluk hiç bitmemişti ama annesi onu çağırınca, istemese de gitmek zorunda kaldı. Orada, üvey babasından göreceği kötülüklerden henüz habersizdi. Ancak mesele sadece bunlardan ibaret değildi. Liyan, geçmişinin bir kısmını hatırlamıyordu. Hafızasında eksik parçalar vardı; ara ara beliren sanrılar, zihnini ele geçirip psikolojisini paramparça ediyordu. Hatırladığı şeyler ise asla normal değildi. Başlarda bu acıya sessizce dayanmayı seçti. Ama artık susamıyordu. Yavaş yavaş, ölümüne giden sessiz adımları atmaya başladı. Her şey hazırdı; geriye sadece tatlı bir ölüm kalmıştı. Etrafına bakındı. Telefonu koltuğun üzerindeydi. Sessizce eline aldı ve yıllar sonra, kaybettiği babasının numarasına bir mesaj yazmaya başladı. Fakat bu basit bir mesajlaşma değildi. Satırların ardında, kan donduran bir gerçek yatıyordu. ⚚ TEXTING KURGUSUDUR İçerik uyarısı: Kan, vahşet, intihar ve psikolojik unsurlar içerir. İyi okumalar, bol yorumlar ve... keyifli anlar dilerim. Tabii, keyif alabilirseniz. Liyan Mehru Birgen (LMB) Eris Göktuğ Efken (EGE) Başlangıç tarihi: 15.04.2024🪔
Sonuncu Mübarizə by sulymanoffa_
sulymanoffa_
  • WpView
    Reads 346
  • WpVote
    Votes 80
  • WpPart
    Parts 3
"Barut kokusu sarılmış topraklarda, bir yanda vatan uğruna verilen savaş, diğer yanda kalbin sessiz çırpınışları... Bu hikâye, hem cephede hem de yürekte savaşılan zaferin öyküsü."
Savaş Çiçeği by delikizzz_61
delikizzz_61
  • WpView
    Reads 1,595
  • WpVote
    Votes 200
  • WpPart
    Parts 13
"Bazen bir çiçek, yalnızca güzel olduğu için değil; bir savaşın ortasında büyümeye cesaret ettiği için özeldir." Savaşın gölgesinde çocuklar büyür, insanlar susar, kalpler kırılır. Ve bazıları... savaşın ortasında bile birbirinin elini bırakmaz. F-16 pilotu Umay Deniz Çakır, gökyüzünden yere düşen umutların hikâyesini yazıyor. Görev ile vicdan, emir ile kalp arasında sıkışmış bir kadının; yıkımın ortasında bile sevgiye, korumaya ve yaşamaya direnen bir insanın öyküsü... Savaş Çiçeği, kanla sulanmış topraklarda yeşeren masumiyetin ve yitip gitmeyen bir umudun romanı.
YARATILIŞ VE FARKEDİŞ by lay0598
lay0598
  • WpView
    Reads 380
  • WpVote
    Votes 92
  • WpPart
    Parts 8
Ben bir hayatın içine doğmadım; bir boşluğun içinde gözümü açtım. Ahu, geçmişiyle yüzleşemeyen, kimliğini parça parça yitirmiş genç bir kadın. Sessizce var oluyor, nefes alıyor ama yaşamıyordu. Ta ki... karanlığın içinden gelen bir adam, hayatını sessizce ama yıkıcı şekilde sarsana dek. Karan... Sessizlikle konuşan, yasalarla değil, kendi kurallarıyla yaşayan biri. Ahu'nun geçmişindeki sırlarla düşündüğünden çok daha fazla bağı olan bu adam, sadece tehlikeyi değil, Ahu'nun kim olduğunu da yanında getirecek. Bu, sırların kanla yazıldığı, aşkın yara izlerinden sızdığı bir hikâye. Bazı gerçekleri fark etmek, insanı hayatta tutmaz. Parçalar. Yaratılış ve Farkediş... bazen aynı anda olur.
BIRAK BOYALAR KONUŞSUN by vevelya_15
vevelya_15
  • WpView
    Reads 3,410
  • WpVote
    Votes 847
  • WpPart
    Parts 26
Normal bir hayat yaşayan Esra Ela Algül İzmir'de Sanat Üniversitesi güzel sanatlar fakültesini okumaktadır. Fakat her yıl olduğu gibi bu yıl da Üniversiteden üç öğrenci seçip daha iyi eğitilmeleri için meşhur ressamların yanına gönderildikleri sırada Esra'nın bu normal hayatı da bununla birlikte son bulur. Diğer iki arkadaşı ile seçildiklerinde bir kura sonucu üçü de farklı ressamlar ile eş olurlar. Deniz Sayer Ela Güzel ile, Ece Maran Akın Özün ile, Esra Ela Algül ise en nefret ettiği ressam olan Esar Yiğit Karahan ile eş seçilir. Ve bu seçim onun tüm hayatını altüst eder. Hatta sadece onun da değil, Esar'ın da tüm ezberlerini bozar. *** "Senden nefret etmeseydim, seni sevebilirdim." dedim yarı uykulu bir ses tonuyla. Sarhoşluktan ne dediğimi bilemezken arabanın koltuğuna yığıldım. "Neden benden nefret ediyorsun peki? Sana ne yaptım ben?" diye sitem etti arabayı kullanırken. Bir gözü aynada arkada oturmuş beni seyrediyordu. "Hangi nedenini sayayım?" Esnedim. Uyku peşimi bırakmıyordu. Ama buna rağmen gözlerimi açık tutmakta kararlıydım. "Birden fazla nedenin mi var?" Şaşkınlık içinde soruma soru ile karşılık verdi. "Evet." dedim kısaca. "Hepsini say o zaman." dediğinde küçük ,meraklı çocuklar gibi çıkmıştı sesi. Bu ses tonu hoşuma gitmişti. Yüzümde ufak çaplı bir gülümseme oluşurken verdiği sorunun cevabı aklıma geldiği an yüzüm asıldı. Çift gören gözlerle ona bakıp konuşmaya başladım sonra. "Anneme benziyorsun. Onun kadar kalpsizsin. Ruhun yok senin!" Kelimelerim sert ve acımasız çıkmıştı. Kelimelerimi duyar duymaz yutkundu ama sonra hemencecik kendini toparladı. "Diğerleri?" "Onların daha zamanı var." dedim. Çünkü çok uykum gelmişti ve birazcık uyumak istiyordum. "Peki." dediğini duydum gözlerimi kapatmadan önce. Sonra her şey karanlıkla buluştu. --- Yayın tarihi : 09. 09. 2024