NarNialilar
Bu kitapta yer alan kişi, kurum, kuruluş, olay ve mekânların tamamı hayal ürünüdür. Gerçek kişi, kurum, kuruluş veya olaylarla kurulabilecek her türlü benzerlik tamamen tesadüfidir. Eserde kullanılan isimler, unvanlar, olay örgüleri ve diyaloglar yalnızca edebî kurgu amaçlıdır. Hiçbir şekilde gerçek kişi veya kurumlara yönelik ima, eleştiri ya da atıf niteliği taşımaz.
...
Ankara'nın gri soğuğu... Karla örtülü mezar taşlarının sessizliğinde yankılanan bir türkü...
Yonca, daha çocukken annesinin suskunluğuyla, kardeşinin kırılganlığıyla büyüdü. Çok erken öğrendi acının, kaybın ve yalnızlığın ne demek olduğunu. Bir gece, hayatının en karanlık anında, kardeşini kaybetti. O günden sonra içindeki çocuk toprağa gömüldü; geriye yalnızca gerçeği ve adaleti arayan bir kadın kaldı.
Artık bir avukat. Dosyaların tozlu sayfalarında, tanık ifadelerinin satır aralarında kardeşinin izini arıyor. Ama bu sadece bir dava değil; bu, hayatıyla yüzleştiği, adaletle intikam arasında sıkışıp kaldığı bir yolculuk.
Yonca için her gün, bir soru daha demek:
Gerçeğe ulaşmak onu özgür mü bırakacak, yoksa daha da zincirleyecek mi?
Ve adaletin terazisi, gerçekten haklı olanın lehine mi çalışacak?