<3
14 stories
SU TANRISININ GELİNİ (Kitap Oldu) by endless_Q
endless_Q
  • WpView
    Reads 4,469,156
  • WpVote
    Votes 48,450
  • WpPart
    Parts 13
[Kitabın Şarkısı : NF - ft. Britt Nicole / Can You Hold Me.] Kitap yetişkin içerikler bulundurmaktadır! 🌸 Her biri farklı bir gücü temsil eden dört büyük tanrı. Ve bu dört tanrıdan Su Tanrısı'na tapan küçük bir köy. Kibele köyüne aylardır yağmur yağmıyordu. İnsanlar içecek su bulamıyor, ekinler kuruyor, hayvanlar ise telef oluyordu. Çaresiz halk son çare olarak köylerindeki kâhine başvurdu. Ancak kâhinin sunduğu çözüm korkutucu bir yoldu: Kurban olarak tanrıya bir gelin vermek. Bir gelin. Gelinlerden nefret eden bir tanrı. Kurban kim olacak? Su Tanrısı, istenmeyen bu gelini kabul edecek mi? Yoksa gelinin kalbi, suyun öfkesine karşı direnirken geçmişin karanlık sırları tarafından yutulup sonsuza dek kayıp mı olacak? NOT: Kitap su tanrısının gelini adlı mangadan (yalnızca kurban olayı) esinlenerek yazılmıştır. Aynı adla bir dizide vardır ama dizi ile kitabın alakası yoktur. Kontrol etmek isteyenler mangaya bakıp diziyi izleyebilirler.
GÖĞÜS KAFESİ  by Beleetth
Beleetth
  • WpView
    Reads 595,011
  • WpVote
    Votes 27,887
  • WpPart
    Parts 20
"Ben fısıltıyım çığlığım olsana."
İHTİRAS  by defne_prenses
defne_prenses
  • WpView
    Reads 71,770
  • WpVote
    Votes 2,455
  • WpPart
    Parts 18
Öğretmen öğrenci kurgusudur. Yaş farkı vardır. Cinsellik içerir. Bunları bilerek okursanız sevinirim.
ELZEM by adoranightt
adoranightt
  • WpView
    Reads 349,382
  • WpVote
    Votes 14,609
  • WpPart
    Parts 14
"Çünkü çok güzelsin. Sana bakınca iç acıtacak kadar güzel bir manzara görüyorum." Sıcak eller hissettim elimde. Elimi tutarak dudaklarına götürerek öptü. Zorlukla yutkundum. "Parmak uçlarındaki, bana dokunduğun anda uçup giden acılarım bile senin hayatıma gönderilen bir melek olduğunu hissettiriyor. O parmak uçlarındaki şifa, sadece benim." Boğuk ses tonuyla beraber söyledikleriyle bütün vücudum elektrik akımına uğrar gibi titredi. "Sen sadece benimsin. Gözyaşların benim. Kahve gözlerin için kırk şehir yakarım. O da benim." Gözlerini yumarak elimi okşayarak sıktı. Sesi kadife gibiydi fakat boğuktu. İçimi hoş ediyordu. "Ben de seninim. Ruhumla, kalbimle, bedenimle, etimle tırnağımla seninim. Meftunum sana Elzem. İzah edemiyorum içimdeki bu koca aşkı ama..." Esefle derin bir nefes bıraktı. Nefesi yüzüme değerken, donmuş bir şekilde yüzüne bakıyordum. Okyanus gözlerini açarak bana baktı. Gözlerinde gördüğüm ifadelerle nefesim kesildi. "Ama sen gözlerime baktığında sana olan aşkımı anla olur mu?"
Mafyanın Sarışını by zarif_yazar_
zarif_yazar_
  • WpView
    Reads 3,567,069
  • WpVote
    Votes 116,145
  • WpPart
    Parts 69
"Hiç boşuna çabalama sen benimsin!" diye tıslayınca utanmasam oturup ağlayacaktım. Neden bu bana aşık oldu ve başıma bela oldu. "İstemiyorum anlamıyor musun? istemiyorum! Rahat bırak beni, burdan çıkar çıkmaz seni şikayet edeceğim" diye bağırdığımda yüzüme boş boş bakmaya devam ediyordu. "Bitti mi?" diye sorunca yine ve yine ben şaşkınlıkla yüzüne bakmıştım. "Geç içeriye" deyip eliyle içeriyi gösterdiğinde sakin olmak için derin bir nefes aldım. Bunların hepsi bir rüya! Bunları hepsi bir rüya! Gözlerimi kapatacağım ve içimden 10'a kadar sayacağım. Daha sonra her şey eskiye dönecek ve ben evde yatağımda yatıyor olacağım. Gözlerimi kapatıp yavaşça 10 kadar sesli bir şekilde saymaya başladım. Kendimi o kadar çok gergin hissediyorum ki ne yaptığımı ben de bilmiyordum. "1-2-3-4..." diye devam ederken kalçamın altında hissettiğim kollarla çığlık atıp beni omuzuna atan Kaan'ın sırtını yumruklamaya başladım. "Yaa bırak beni! Manyak mısın? Bırak beni!" diye çığlık atarak bağırmaya devam ederken, kalçama vurunca ayaklarımı sallaya bildiğim kadar sallamıştım. "Ne vuruyorsun yaa" diye cırlayarak bağırdım. Ama o umursamaz bir şekilde içeriye girip merdivenleri çıkmaya başladı. Daha çok bağırıp daha çok debelendim. "Seviyorum kızım seni! Ve şuan böyle yapmaya devam edersen bırakırım" deyince susarak gömleğini tutmuştum. Bu piskopattan her şey beklenirdi. Allah'ım resmen bir piskopat tarafından kaçırılmıştım!! *** Mafyanın sarışını kitabını merak ediyorsanız. Ailemiz size her zaman açıktır:)) Tüm hakları bana aittir.) (26.11.2020)
orenda +21 ~ Tamamlandı by saryarayisardunya
saryarayisardunya
  • WpView
    Reads 996,686
  • WpVote
    Votes 26,780
  • WpPart
    Parts 38
Viranşehir köyünde zamanında halka zulmeden adamın katil oğlu ile ansızın onun kapısını çalan masum güzel lalin ~ Efkan ve lalin Kötü yorumlarınız ve hakaretleriniz sizde kalsın. İlk bölümler okur çekmek için öyle yazıldı xkdnkxdm Yetişkin İçerik
ÖYLE BİR UĞRADIM (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 368,077
  • WpVote
    Votes 21,104
  • WpPart
    Parts 8
"Ondan hoşlanıyor musun?" Kıskanç çıkan sesine ne tepki vereceğimi bilemiyordum. "Ona sarıldın." Kaşları çatıldı. "Hoşlanmasaydın sarılmazdın. Hoşlanıyorsun ki sarıldın." Burnundan nefesini sertçe verdi. "Bana bile sarılmadın." Ters ters baktı. "Bana niye sarılmıyorsun?" Kıskandığı kişi en yakın arkadaşıydı. Ve onun arkadaşı benim babamdı. Hiçbir şeyden haberi yoktu. Eflah kim olduğumu bilmeden beni seviyordu ama ben, onun kim olduğunu bile bile ona âşık olmuştum. Benim günahım daha büyüktü. Bir insanın başına en kötü ne gelebilirdi? Babam gözlerimin önünde öldürüldüğünde ve onu öldüren annem olduğunda en kötüsünü yaşadığıma çok emindim. Artık annem cezaevinde, babam ise mezardaydı. Bundan daha kötü ne olabilirdi ki? 25 yıl geçmişe gitmek? Bu kötünün de kötüsü olabilir miydi? Ölümcül bir kaza sonucu kendimi 1998 yılında bulduğumda o an için bunun bir felaket olduğunu düşündüm. Felaket bir durumdu çünkü bu zaman diliminde anne ve babamla aynı yaşlardaydım. Onların hayatına bir yabancı gibi girmek zorundaydım. Ama aslında felaket sandığım şey mucize de olabilirdi. Mucizevi bir durumdu çünkü bu zaman diliminde annem cezaevinde, babam da mezarda değildi. Onların evlenmesinin nedeni annemin bana hamile kalmasıydı. Ana rahmine düşmeme sadece üç ay kaldığını anladığımda ise kendi doğumumu engellemenin nasıl olacağını düşünmeye başladım. Annemi cezaevinden, babamı da ölümden kurtarmanın tek yolu bu olabilir miydi? Belki de olabilirdi. Planını uygulamak için babamın arkadaşı Eflah'ın evine bir dadı olarak işe girmekse hayatımda verdiğim en kötü karardı. Bunu ona anlatmanın bir yolu var mıydı? Buraya ait olmadığımı, öyle bir uğradığımı anlatmanın bir yolu olmalıydı. Doğru insanı yanlış zamanda bulmak birine verilen en büyük ceza olmalı.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,796,683
  • WpVote
    Votes 192,310
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
Kızıltepe Mahallesi by hazalaba
hazalaba
  • WpView
    Reads 3,900,738
  • WpVote
    Votes 156,676
  • WpPart
    Parts 46
*Abimin arkadaşı konulu mahalle kitabı "Ah be küçük kız. Beni peşinden koşturmayı çok seviyorsun," dediğinde soluklanmak için durduğu kısa saniyede kaslı göğsü sertçe yükseldi. "Koşma o zaman!" Aramızdaki mesafeyi tek adımıyla kapattığında belimin arkasına avcunu yaslayıp esir aldı ve bedenimi kendine sertçe çekti. Göğsüm göğsüne çarptığında soluğum kesilerek başımı kaldırdım ve gözlerinin içine baktım. Bakışları alev almışçasına yanıyordu. "Dikkatimi hiç çekmemeliydin," diyerek sırtımı arkamdaki duvara yaslayarak gözlerimin önünü düşen saçımı çekerek kulağımın arkasına sokup yaklaştı. Dudaklarımızın arasında tek nefeslik yer vardı. "Bensiz bir hayatı unut. Seni almasına asla izin vermem!" AŞK ONLARI ÇOK HABERSİZ VURACAK
MARAZLI (+18) by Semerida
Semerida
  • WpView
    Reads 329,360
  • WpVote
    Votes 8,316
  • WpPart
    Parts 27
Ağzımı kapatmış güçlü eller baskısını biraz daha arttırırken Peyami bedenini benim ki ile bir bütün yapmak ister gibi sokuldu Göğüsüm hızla yükselip alçalırken o benim bu halime aldırmadan kesif bir arzuyla bana bakıyordu Saçlarım ile kapanmış gerdanımı burnuyla sürterek açtığında yoğun sesiyle fısıldadı " Bırak da tadına bakayım...yasak olduğunu bile bile bakayım Gül " Burnunun ucuyla boynumda sürtünürken kirli sakalları tenimi çiziyor, içimde bir yerler alev alev yanıyordu . Tenim büyük bir arzuyla yükselip alçalıyordu Ağzımı kapatmış eller yüzünden cevap veremedim lakin dudaklarım aralık olsaydı dahi mani olamayacağımı biliyordum . Kelimelerin kifayet etmeyeceğini bile bile söze girmek ne kadar da elem vericiydi. Ben konuşsam ne çare sussam ne çare ...Bir kere dadandı mı iki insanın ruhu ,bedeni birbirine sömürünceye dek durmuyordu İşte tam şu an karanlık bir odanın en kuytu köşesinde dışarıdan adımı sayıklayan seslere rağmen burada Peyaminin kollarındaydım Birbirimizin kalbinin ,dudaklarının, bedenlerinin tam eşiğinde öylece duruyorduk . İkimizin de dışı sukün ile zahir içlerimiz ise kor alevdendi ------------- TUTKU VE YASAKLARLA HARMANLANMIŞ BİR DÖNEM HİKAYESİ