Güzel kalemlerden
5 stories
Ederlezi by profeysinil
profeysinil
  • WpView
    Reads 1,841,373
  • WpVote
    Votes 85,210
  • WpPart
    Parts 47
"Sabaha kadar konuşmanın sabaha kadar sevişmekten daha tehlikeli olabileceğini kim tahmin ederdi ki? Her gece çiftliktekiler uyuduktan sonra Elif gizlice odama gelip yatağın diğer ucuna geçiyordu. Işıkları yakmayı hiç teklif etmemiştim, o da durumdan şikayetçi değildi. Binbir gece masallarındaki gibi karanlıkta başlayıp aydınlıkta son bulan gece buluşmalarıydı bunlar, ve nedense gizli kalmasını istemiştik. Oysa ortada gizlemeyi gerektirecek bir şey yoktu, onca gece yanımdaydı fakat elim onun eline bile değmemişti. Biz sadece konuşuyorduk... Sadece konuşuyorduk ve sanırım tüm sorun buydu. Belki konuşmak yerine sevişseydik bu kadar kök salmazdık birbirimize. Ben bile anlatacak bu kadar çok şey biriktirdiğimden habersizdim. Konu konuyu, kapı kapıyı açıyor ve konuştukça söylenecek daha fazla söz açığa çıkıyordu aramızda. Bazen attığımız kahkahalar duyulmasın diye ellerimizi ağzımıza kapatmak zorunda kalıyorduk. Bazense Elif mutfağa inip gizlice yiyecek bir şeyler getiriyordu ikimize. Biri duyar diye ekmeği bile sessizce böldüğüm, çocukluğumdan bile daha çocuk olduğum, hayatımda ilk kez bir kadının yüzünde kaybolduğum gecelerdi. Bir erkeğin neden binbir gece boyunca masal dinlemek isteyebileceğini ilk kez o gecelerde anladım. Ve tarihteki onca adamı eline kalem almaya iten, tüm bunları bana yazdıran şeyi ilk kez o gecelerde buldum. Bazen bir kahkahanın ortasında, bazen birbirine çarpan iki bakışta, bazense saçını kulağının arkasına sıkıştırmasını izlerken ansızın beliriveren o sızıyı... İçimdeki edebiyatı uyandıran bir ağrıydı bu. İnkâr edip kaçsam da, durup kapılsam da gözlerine bakarken hissettiğim gerçek hiç değişmiyordu. Elif bir Balkan ağıdı gibi göğsümde büyüyordu."
Düşmüş Melekler Senfonisi by profeysinil
profeysinil
  • WpView
    Reads 2,319,342
  • WpVote
    Votes 163,833
  • WpPart
    Parts 81
Watty's Gizem&Gerilim Kazananı 🏆 🏆 MysteryTR Ödülleri - Yıla Damga Vuran Gizem&Gerilim Hikayesi -*- "Normal insanların, eline anormal olma fırsatı geçmemiş kişilerden oluştuğunu görecek ilk kişi sen değilsin. Tarih, bu gerçeğin farkına varmış krallarla, filozoflarla ve din adamlarıyla dolu. Çürümek ve çürütmek için fırsat kollayan bu yığına, onlar engel oldu. Medeniyeti; toplumun gözünü yasalar, günahlar ve yalanlarla korkutan adamlar kurdu. Çünkü koyduğu kanunları kendisine tanrının yazdırdığını söyleyen Hammurabi, bunun yalan olduğunu biliyordu. Çift boynuzlu miğfer taktığı için halk arasında Zülkarneyn olduğuna inanılan Büyük İskender, bu yalana göz yumdu. Tıpkı topraklarını işgal ettiği Mısır halkının karşısına sarıkla çıkarak Müslüman olduğunu söyleyen Napolyon Bonapart gibi. Napolyon, Mısırlıların başını yalanlarla meşgul etmezse, çıkacak isyanda o başları gerçeklerle almak zorunda kalacağını biliyordu. Vahşetin bir açıklaması olmadığını görecek kadar yükseleceksin. Tıpkı senden öncekiler gibi. Yukarı tırmandıkça ışığın azaldığını fark edecek ve nihayet, karanlığın sadece karanlık olduğunu öğreneceksin. En sonunda ise, sokağa çıkıp yaklaşan kötülüğe karşı uyarmak istediğin insanların, fırsat bulduğunda seve seve o karanlığa dahil olacağı gerçeğiyle yüzleşecek; Ve sonra düşeceksin."
Varoluş by gurhanozturk
gurhanozturk
  • WpView
    Reads 469,670
  • WpVote
    Votes 16,136
  • WpPart
    Parts 102
Macera, gerilim ve beklenmedik sürprizlerle bezeli bir hikayenin derinliklerine girmeye hazır olun. Türkiye'de pek fazla görülmeyen yerli post-apokaliptik romanlara olan açlığınızı bastıracak ve gerçekte dünyamızda böylesi bir felaket olduğunda neler olabileceğini sanki yaşıyormuşçasına hissederek okuyacaksınız. Varoluş'a hoş geldiniz. Varoluş, dört ayrı hikayenin birbiriyle kesiştiği bir romanı sizlerle buluşturuyor. Dünya büyük bir felaketin ardından ayakta kalmaya çalışıyor. Gökyüzü sürekli kapkara bulutlarla kaplı ve güneş yüzümü hiç göstermiyor. Poyraz'ın arayışında onun göçebe hayatının içerisinde bulacaksınız kendinizi ve küçük bir kıza yuva bulmaya çalıştığı macerasına eşlik edeceksiniz. Zamanının kısıtlı olduğunun farkında ve bu yüzden de tek amacı küçük kızın güven içerisinde olacağının bilinciyle ölümü karşılamak... Yıkık şehirde kendi sınırlarını çizen Reis kararlarının sorgulanmasına izin vermeyen, sert ve otoriter bir lider. Reis karşısında hiç beklemediği bir düşman buluyor. Çadır kentte ise bir imamın önderliğinde insanlar yaşam mücadelesi veriyorlar. Din adamına göre kurtuluşun önündeki en büyük engel ise ahlaksızlık... Dünyanın başka bir yerinde ise bir bilim insanı bu felaketin izine düşüyor. Yolcuğu boyunca hayatına giren yeni bir duyguyla olan mücadelesi sizleri bekliyor. Bu duygu tabi ki aşkın ta kendisi olacak. Bir yandan da felaketin gerçekte ne olduğunu ve dünyanın geri kalanına ne olduğunu keşfetmiş olacaksınız, olayın hem bilimsel hem de küresel yönlerini görme şansınız olacak. İnsanlığın en büyük mücadelesinde herkesin bir amaca ihtiyacı olacak. Herkesin bu yolda hedefi çok farklı! Aşk, aile, vatan, özgürlük, inanç başta olmak üzere. Peki senin var olma mücadelende amaçladığın şey nedir?
KELEBEK by drunkonblood
drunkonblood
  • WpView
    Reads 11,957,707
  • WpVote
    Votes 386,677
  • WpPart
    Parts 107
Mitolojide kelebek ateşi simgeler, ateşe koşan pervane böceğinin yanıp ateşle bağdaşmasıdır. Eski Yunan'da ise ruhun beden üzerindeki etkisini ve bu etkinin yarattığı büyük değişimleri simgeler. Mavi kelebek, saf ruhu simgeler. Bu, monoton hayatını sürdüren sıradan bir insanın hikayesi. Bu, o sıradan insanın hayatının bir anda nasıl değişebileceğinin hikayesi. İnançlarınızı sorgulayın. Çünkü en büyük maceralar en akıl almaz şeylere inanmakla başlar.
Zamanlayıcı: Aliva'nın Doğuşu by ligefr
ligefr
  • WpView
    Reads 667,671
  • WpVote
    Votes 11,867
  • WpPart
    Parts 10
"Alametler baş gösterdi kâhin, O karanlık gecede yolunu aya sürüyen bir kadın var; genç ve kendine yabancı. Arayışı aya kadar yükseliyor, Ürpertiler sarılı ruhu kederli. Ve bir yaratık onu ısırmak için kolluyor bütün aydınlıkları. Kehanet Leivan, İnkâr edemezsin Leivan!" İlk Zamanlayıcı, nie:1839, Ay tutulması Velana Kenti, Araf Yazar: Ayşenur Sezer