SEN BENİM KADERİMSİN *Raflarda*
Sen Benim Kaderimsin seri olarak Müptela Yayınlarından çıkacak...
Hissiz, acımasız,yakışıklı, güçlü ve zengin. Hepsi kadınlara güvenmeyen Alexander'ı tanımlamak için kullanılabilecek kelimelerdi. Hissiz ise en başı çekerdi çünkü o bütün hislerini rafa kaldırmıştı, ta ki Heaven'ı görene kadar. Kendisine muhtaç bu kız Alexander'ın bütün hayatını ve bütün inançlarını ters yüz edecekti...
Güclü , hırçın , asi Selin...Tek istedigi kendi dünyasinda ferah ve lüks icinde özgürce yasamak..Onu korumak,değiştirmek isteyen ve bu uğurda bir oyun oynayan büyükbaba...Oyun ise yakisikli korumamiz.. Ozgur kizimiz korumaya alisabilecek mi? Yoksa aşik mi olacak? Yoksa nefret mi edecek? Her ikisi de olmasin :)...
✤ Fırtına mı daha sert eserse yaprağı düşürür? Yoksa yaprak mı daha güçlü tutunursa fırtınayı yıldırır? Başını suratıma eğdi ve lafına devam etti. "Bende sana ilgi çekici şeyler gösterebilirim." dudaklarıma doğru fısıldadı kelimelerini. Sıcak nefesinin suratıma çarpmasıyla gözlerimi yumdum. Üzerimde bıraktığı bu...
"Kapımın önünden başka bayılacak yer bulamadın mı?" "Sen ne kadar kaba bir adamsın ya? Sanki ben seçtim bayılacağım yeri! Hatta inanır mısın? Kapının önünden geçerken dedim ki burası bayılmak için çok uygun bir yer. Burada bayılırsam dağdan inen bir takım elbiseli ayı gelir ve beni kurtarır! O ayı da sen oldun!" "Sen...
“Birincisi-” “Harika, bir de maddelemiş.” gözlerimi devirdim. Beni önemsemeden, devam etti. “Birincisi, kimse bilmeyecek.” “Hah, ben de insanlara piçin tekiyle düzüştüğümü anlatmak için ölüyordum.” Sen bilirsin, der gibi omuz silkti. “İkincisi, duygusal hiçbir şey istemiyorum,” yüzünü buruşturmuştu. “Onlar olmayacak...
"Ve ateş kül oluncaya dek yanmaya devam etti. Su ise buhar olacağını bilmesine rağmen savaşından vazgeçmedi.'' Masal on sekiz yaşını doldurduğunda kaldığı yetimhaneden ayrılmak zorunda kalmıştı. Bu arada eski yurt müdürü tarafından ona İstanbul'da bir kolejde burs ayarlanmıştı. Kendine kalacak bir yer bulması gerekiyo...
Acı... kaçınılmazdı özellikle ikimiz için kaçınılmazdı nefret edeceğim bir adamı bu kadar sevmek kesinlikle delilikti.. fakat ben o deliliğe sürüklendim onu sevmek hem acı verici hem mutluluk vericiydi bana acı vermesi piskolojik yöndeydi kesinlikle hep aramıza birileri giriyor ve her anı mahvediyordu ancak Atlas ile...