tugbaozerzz kullanıcısının Okuma Listesi
21 stories
GİRAY by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 1,866,151
  • WpVote
    Votes 122,792
  • WpPart
    Parts 53
"Saçların uzunmuş.." dedi ama tereddütü epey açıktı adamın. Ama bugün denilenden sonra yanlış anladı kız, adamın bundan rahatsız olduğunu düşündü nedense, daha yeni görüyordu Giray saçının hepsini. Tam olarak olmasa da düğünleri bile olmuşken saçını açmaktan çekinmemesi gerektiğini düşünmüştü, helaldi artık sonuçta... Aynadan onunla göz göze gelince sordu aynı tereddütle, "Keseyim mi yani?" Giray kaşlarını çattı kızın tavrıyla, ilk tanıştıklarında her lafıyla bir kasırga koparacak kadar kesin olan Dilrûba artık her daim kırılgandı.. Artık evli olduklarında, kocası sıfatı taşıdığından mıydı bu tavrı? Bazen düşünüyordu, ona yardım edeyim derken bastırmış, ya da ezmiş miydi hiç? Boyun eğmeye mahkum mu hissettirmişti? Düşündüğüyle kendine olan öfkesini atamadan sordu kıza, "Niye kesecekmişsin?" "Dökülür belki. Aynı odada olacağız ya.." yutkundu, boğazını tazeledi ama sözlerini tazeleyemedi, ne diyecekti ki? Bilemedi Dilrûba.. "Dağılır her yere." Giray rahatsız olurdu belki kendisinden parçaları her yerde görürse.. Onun konuyu açmamasını uzun bir süre aynı odada kalacaklarına yormuştu çünkü.. Gözlerini kızdan ayırmadan yaklaştı Giray. Bakışları onun uzun saçlarını okşasa da eli çekindi, mahrum kaldı bu tatlı zevkten, "Dökülsün.." dedi yumuşakça, Ben toplarım senin ardından.' dedi içinden, 'Bir de saklarım, kimseler göremez, benim mahremim olur..' 'Senin gibi...' Saçlarını tutarak hafifçe tebessüm etti Dilrûba, "Salık gezmem o zaman, fazla dökülmez.." dedi ama saç değildi tam olarak kastettiği. Hayatında bana dair pek bir iz bırakmam, rahatsız, olmazsın diyordu.. Şu akşamdan itibaren herkes biliyordu evli olduklarını... O yüzden sanki iki gün önce değil de şimdi kıyılmış gibiydi nikâhları.. Öyle hissediyordu. "İstediğin gibi gez, nasıl rahat eder, nasıl istersen.."
KÖYGÖÇÜREN by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 5,373,392
  • WpVote
    Votes 434,815
  • WpPart
    Parts 80
Hasret köyden uzakta bir dere kenarındaki küçücük evinde hem hayatla hem de annesiyle mücadele eden başı dik, dili sivri bir kızdır. Yaşadığı yerin yazı kurak, kışı çorak, baharı biraz rahattır. Ama babası olmadığından evin direği sürekli gıcırdar. Annesinin zoruyla gittiği bir düğünde gözü bir Külhanbeyine çarpar, ama başı diktir, pek yüz vermek istemez. Düğün boyu bakışırlar, tek kelime etmezler. Adam da pek bir hoşuna gitse de Hasret bunca bakışı hayra yormaz, yine de içi kıpraşır. Beyaz gömleğine, yanık tenine, kara kaşına, üstünden ayrılmayan kara gözüne... Sonra nasıl olduysa düğünün gecesinde evine gitmiş, saçılmış dökünmüşken penceresinden bir ses işitir, akşamki adamı daha görmeden tanır. Penceresinin köşesine siner, perdesinin arkasına saklanır. Sesini duyar adamın, sonra sesini duyurur. Onca yıllık Hasret bir toz olur bir duman. Sonrası dere kenarı, dut ağaçları, üzüm bağları.. Geçmişten gelen bir Köygöçüren lafı, Hamza'nın Görgülü belası... ..... Tarihi bir hikayedir.
Kalp İkizi (Umut Serisi 6) by seyma_demir
seyma_demir
  • WpView
    Reads 214,693
  • WpVote
    Votes 18,386
  • WpPart
    Parts 26
İnsan gördüğüne mi aşık olur, hissettiğine mi? Kader mahkumu olan Musa evvelden beri aşık olduğu Yüsra'dan mektup aldığında, hayata küsmek üzeredir. Aşk satırları tutuşturur ve mektupların arkası kesilmez. Ancak onun hiç ummadığı, köyün veterineri, evde kalmış diye adlandırılan Rana olduğunu bilmiyordur. Yazılan satırlarda Yüsra'yı bulmayı beklerken, hep o kızı buluyor ve delirme noktasına geliyordur. İkizi İsa'nın ise, küçüklüğünden beri ona yapışan Koca Meraklısı beşik kertmesiyle başı derttedir. Önceleri kız başına türlü işler açtığı için birbirlerinden adeta nefret eden ikili, seneler sonra yine bir yanlış anlamayla karşı karşıya kalacak ve birbirlerine mecbur kaldıkları bir hafta geçireceklerdir. İsa, tombul diye dalga geçtiği kızın adeta bir huriye dönüştüğünü görünce, kızı sahiplenmeden, kıskanmadan edemez. İki kardeşin hayatı aynı anda şekillenir. Tıpkı doğdukları anda olduğu gibi... İkisi de asıl kalp ikizlerini bulabilecek midir?
Esnaf İşi Aşk (I-II-III) by __SAS__
__SAS__
  • WpView
    Reads 6,172,004
  • WpVote
    Votes 341,765
  • WpPart
    Parts 63
❤ Esnaf İşi Aşk'ın ilk kitabı "Ay Çarpması" ve ikinci kitabı "Güneş Tutulması" Artemis Milenyum aracılığıyla raflarda! ❤ Üçüncü kitap "Lodos Fırtınası" 1 Haziran itibarıyla Wattpad'de! ❤ *Tüm bölümleri Wattpad üzerinden de okuyabilirsiniz!* Bursa Kapalı Çarşı'da nesiller boyu konfeksiyon üzerine esnaflık yapmış bir aileden gelen Nil Sağlam, çalışkan bir tekstil mühendisliği öğrencisi ve tescilli bir kitap kurdudur. Yetiştiği çevreyle ters düşen fikirleri nedeniyle abisi Kürşat'la didişmek rutin aktivitelerindendir. Mahalleden komşuları, abisinin biricik can dostu Fatih Arslan da Kapalı Çarşı'da yıllardır kuyumculuk yapmaktadır. Fatih, Bursaspor altyapısında yetişmiş eski bir futbolcudur fakat yaşadığı sakatlık sonucunda yeşil sahalara veda etmiş, baba mesleğini benimsemiştir. Bir dolunay gecesi, emrivaki yapıp Nil'i istemeye gelen densiz aile, Nil'in kavgasız gürültüsüz geçen yirmi yıllık hayatını bir anda altüst eder. Mahalle karışır, toksik maskülenitenin sözlük karşılığı damat aday adayını Fatih'in elinden zor alırlar. Olaylı gece karakolda biter. İşte her şey o dolunay gecesinin bittiği yerde başlar. Uçsuz bucaksız okyanuslar Ay'ın çekim gücüne karşı koyamazken, fâni kalpler nereye kadar direnebilir ki zaten? Tüm hakları Alfa Yayın Grubu'na aittir. Başlangıç tarihi: Haziran 2017
DÖNÜM NOKTASI by sihirlisonbahar
sihirlisonbahar
  • WpView
    Reads 1,871,759
  • WpVote
    Votes 85,470
  • WpPart
    Parts 42
Kapı aralığından gözüne çarpan çıplak bedenle olduğu yere çakılı kaldı. Alkolün esir aldığı beyni ona oyun oynamıyorsa... Evet, kesinlikle çıplaktı! Yutkundu ve yanlış olduğunu bile bile onun kıvrımlı bedenini baştan aşağıya süzdü. Dişlerini sıktığının farkında dahi değildi. Uzun, ıslak saçları sırtından aşağıya doğru uzanmış, bembeyaz vücuduna tezat bir siyahlıkla göz alıcı görüntü sergilemişti. Kendine gelebilmek için yeniden yutkundu. Alkolden mi, yoksa görüntüden mi kaynaklı olduğunu bilmiyordu ama ağzının içindeki kuruluk had safhadaydı. Allah'ım, genç kız onu resmen çarpmıştı! O değil, artık arkadaş kalma hayalleride çöp olmuştu. Çehresi sertleşirken, emir dinlemeyen adımlarına komut vermeye çalıştı. Yok, gitmiyorlardı. Meselenin içine başka uzuvları da girmiş, işin rengi değişmişti. Birkaç metre uzağında ki genç kıza istese hemen ulaşabilir, sakladığı en derin hazinesinin içinde kaybolabilirdi. Fakat boşanmanın eşiğinde olduğu sahte karısı buna nasıl karşılık verirdi, işte orası muammaydı...
DİVANELİ by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 2,460,925
  • WpVote
    Votes 18,608
  • WpPart
    Parts 5
Hikaye, 1980'li yılların yaz sonuna doğru havaların serinlediği, yaprakların sarardığı ama sonbaharın henüz açık seçik bir şekilde kendini göstermediği bulanık bir zaman diliminde aittir. Bir genç kızın uzaktan uzağa gördüğü ve henüz tanımadığı bir adama hayranlık duyuşunu, ardından çevresinin onay verdiği ve hiç görmediği biriyle hayatının en önemli kararlarından birini verişini, bu kararın üzerine de omzuna yüklediği sorumlulukları nasıl yöneteceğini anlatır. Hava nadiren güneşli, toprak çoğunlukla verimli, Nare her zaman sessizdir. Buna tezat epeyce gürültülü bir adam hayatına girmek için yollar aramaktadır. Keyifli okumalar. ... Hikaye Karadenizde geçmektedir.
Asalak Fenomen by mervegnr_
mervegnr_
  • WpView
    Reads 4,506,301
  • WpVote
    Votes 358,873
  • WpPart
    Parts 59
Sivri diliyle eleştiri videosu çekip paylaşan Feyza Soysal'ın bu sefer hedefinde; işine karışılmasından hazzetmeyen kalp ve damar cerrahı Merthan Özkan vardır! ** "Bir sorun mu var?" dedi Merthan, başını hafifçe oynatarak. Feyza ona bakmak yerine odadaki diğer doktorlara baktığında Merthan, iki kaş göz hareketiyle onları odadan çıkardı. Feyza onlar odadan çıkana kadar bekledi. Çıktıklarında ise sinirle "Ne gibi bir sorun olabilir ki?" dedi. "Herkes gözlem yapmaya gelip kan aldı ama sadece ben gözlem yapmak için gelmişim gibi, kan almak isteyince 'gözlem gözlem,' deniliyor." "Boş versene, hemşire olmayacak mısın sen? İki yıl sonra istemeyeceğin kadar kan alırsın." "Olsun, herkesin neden gerisinde kalmak zorundayım? Bana haksızlık yapılıyor!" Merthan onun sinirini pek dikkate almadı, hatta belki de çocukça buldu. Feyza buna daha çok sinirlenerek "Ve bunda senin de suçun var!" diye gözlerini ona dikti. "Ben ne yapmışım?" "Yapmıyorsun işte. Haksızlığa göz yuman da haksızlık yapan kadar suçlu değil mi?" Merthan çayını bitirip masanın üzerine koydu, sonra sırtını doğrultarak "Tamam," dedi. "Git malzemeleri al, odama gel." 03.07.2019
VALİNİN OĞLU (TAMAMLANDI) by servestizm
servestizm
  • WpView
    Reads 3,190,230
  • WpVote
    Votes 167,014
  • WpPart
    Parts 33
Valinin Oğlu| TAMAMLANDI Odunculuk işi yapan Veysel bir gün küçük kızının ısrarlarına dayanamayarak onu da yanında götürür ve askerlerin önünü kesip Vali'nin kaybolduğunu söylemesiyle tedirgin bir güne başlar.. Günün devamında odun için gittiği yerde Vali'yi bulur ve onu evine götürerek iyileştirir.. Hesapta olmayan bir şekilde Vali kendisinin bir oğlu olduğunu söyler ve oduncunun küçük kızı Nazlı'yı büyüyünce gelini olması için ister.. Oduncu ise bu teklifi kabul eder... Bu olaydan yıllar sonra Nazlı ve Ali Merdan kim olduklarından habersiz bir çeşme başında karşılaşırlar... Hikaye 1600-1700 yıllarında Osmanlı' da geçer. Gerçek kişiler, isimler ve olaylarla bir bağlantısı yoktur.. #Yetişkin içerik barındırır.
TEK by gazozumunilaci
gazozumunilaci
  • WpView
    Reads 1,483,568
  • WpVote
    Votes 34,233
  • WpPart
    Parts 22
Tek Bölümlük Hikayeler. 'İÇİNDEKİLER' bölümünden hikayelerin tanıtımlarına bakabilirsiniz. İyi okumalar. Hoşgeldiniz❤❤
Sana Teslim Oluyorum (Umut Serisi 7) by seyma_demir
seyma_demir
  • WpView
    Reads 321,979
  • WpVote
    Votes 22,991
  • WpPart
    Parts 33
Yüsra, ömründe ilk kez ağabeyinden gizli bir yola gitti. Üstelik, oldukça riskli bir yola... Görev icabı sınırda bulunan askerlere yardım eli olmak için yazdığı dilekçe kabul edildi. Yüsra, ilk görev yeri olarak sınıra komşu bir köyde, askerlerin daimi Hekimi olmak için göreve başladı. Tozpembe iyilik hayalleri buraya kadardı. Vahşeti, sefaleti ve savaşın en derin yaralarını ilk elden tecrübe etti. Ayrıca kader onun önüne burada, seneler önce ağabeyi tarafından reddedilen adamı da çıkardı. Şimdi genç bir çocuk değildi. Yüsra'ya hiç ama hiç aşık değildi. Affedici değildi. O merhamet dolu çocuk gitmiş, yerine savaş yaralarıyla dolu, ondan ve tüm insanlıktan nefret eden Assubay Tugay kalmıştı. Ayrıca, Yüsra'yı yakınında istemiyordu. Onu bu görevden men etmek için tüm silahlarını kuşanıyordu...