"Ne fark eder? Ha boynuma urgan geçmiş, ha parmağıma yüzük... ikisi de hayatımın ellerimden akıp gitmesine sebebiyet veriyor. Bu yolun bir çıkışı yok, teğmen. Her iki hususta da, ben zaten ölüyüm."

"Ben kardeşimi yitirdim." diye fısıldadı yorgun düşen sesiyle Niko. "Canımın parçasını yitirmişken bu uğurda fazlasını feda edemem. Üstelik yitirdiğim, barışın zerresini getirmemişken..." " Yorgo bir kahramandı; çünkü inandıkları uğruna canını feda etmeyi göze aldı." Güçlükle Niko'nun yüzüne bakacak cesareti toplayarak omuzunun üzerinden hafifçe ardına baktı ve devam etti. "Kahramanlıklar yitirdiklerinle değil, yitirmeyi göze alabildiklerinle ölçülür." Başını tekrardan dönüş yoluna çevirdi ve derin bir nefes aldı Leon; "Biz zavallılar ise canımızı ortaya koymaktan ve dahi kağıtlara düşüncelerimizin mürekkebini akıtarak bu yolda yürümekten acizken, hürriyeti beklemek bize hak değil." Ayrılıklar da dahilken sevdaya, yüreklerinden ziyade yolları ayrı düşmüş ve adalet için savaşmaya yemin etmiş Hilal ve Leon'un hikayesi, yaz boyunca, yeni bölümleriyle sizlerle...

Kelebeğin ömrü bir gündü. Ne sığardı ki yirmi dört saate ? Ya da bizim bir gün dediğimize onlar bir ömür diyordu. Bazen o yanında olunca bir gün bir ömür gibi gelir ve sonra kelebek can verir. Adam kadına ; "benimle bir ömüre var mısın "dedi . Kadın ; "varım " dedi ama unutmuştu o an kelebeğin ömrünün bir gün olduğunu. Peki kelebek masum mudur her zaman ? Zehirli bir örümceğin ağlarına takılırsa ona da bulaşmaz mı o zehir ? İnsanın Üç düşmanı vardır bu dünyada kibiri,öfkesi ve aşkı... Ve sen en kötüsüne yakalandın kelebek , aşka takıldı senin kanatların Erkek lisesine gitmek zorunda kalan Hilal bütün herkesle baş etse bile kanatlarına takılıp uçmasını engelleyen ağlarla , en büyük düşmanıyla , aşkıyla nasıl mücadele edecekti ? Özgürlüğünü geri kazanabilirdi belki bir kahvede hapsolmasaydı...kelebek bir gününü heba etti onu yaşamak için ama kimse anlamadı o mahkum olduğu kahve çekirdiğine ömrünü adadığını. Ve şimdi kelebek pervaneye dönüşüp ateşe attı kendini yanacağını bile bile... Kelebek ölüyorsun farkında mısın ? Hikayenin kapağı için @NildaHanim 'a teşekkürler

Bir insan bir insanla aynı satırları aynı gözlerle okur da, aynı müzikte aynı ritme uyarak birbirlerinin kollarının içinde dans eder de, kulaklarını dolduran notaları aynı şekilde yorumlar, aynı hayalleri kurar da nasıl aşık olmazdı ki zaten... Vatanım Sensin'in 16. Bölümünden sonrası için kurgulanmıştır.

Bağımsız Hileon sahneleri. Aşk tadında Feelsler... 🌹🌹🌹 Twitter/Instagram: SmyrnaYazari

Geçirdiği kaza ile yıllarını kaybeden Hilal, inatla geçmişini didikleyecekti. Ailesi, arkadaşları ondan ne saklıyorlardı? Hepsi odasında aniden bulduğu defterde saklıydı.

Kız karşısına oturan adama baktı şaşkınca halbuki kız olduğunu düşünüp kabul etmişti bu buluşmayı sonuçta aynı evi bir erkekle paylaşamazdi değil mi ? boğazını temizledi ve adama odaklandı "Ben ilanda kız olması gerektiğini söylemistim ama? kusura bakmayın" adam mahçupca gülümseyip ensesini kaşıdı. Kahverengiye çalan kıvırcık olan saçları gözleri önüne dökülmüştü. "Şey..ben eş cinselim" Kadın kocaman gözlerle genç adama baktı. oysa ki ne kadar yakışıklıydı neden eşa cinsel olmayı tercih etmişti ki ? Tercih mi? Saçmaladığını düşündü genç kadın! "O zaman hayırlı olsun. adınız neydi?" "Boran, teşekkür ederim bu eve ne kadar ihtiyacım olduğunu bilemezsiniz" Kadın gülümsedi bilmiyordu ki hayatının bu adam tarafından değişeceğini...

Hilal o sabaha babasının ve annesinin yolunu gözleyerek uyanmıştı, evinden ve memleketinden koparılıp, hiç bilmediği bir şehre esir düşeceğini nereden bilebilirdi? Leon'un bugüne dek tek gayesi babasını gururlandırmak, onun gözüne girmekti. Fakat Atina'ya savaş esiri olarak gelen bir kıza neden bu denli ilgi duyar olmuştu?

Yaşanmasını istediğimiz ama dizide olmayan olayları kurguladığım bölümler.. Tek bölümlük hikayeler,bölümler birbirinden bağımsızdır.

Iki ayri dünyanin iki insani. Birisi pembe dünyanin insani digeri ise kara dünyanin. Bakalim bu dünyalar bulusunca neler olucak ?🤔