Şiddetle Önerilenler!
20 stories
Kumrular Göç Etmez by denizyolcusu
Kumrular Göç Etmez
denizyolcusu
  • Reads 98,098
  • Votes 15,000
  • Parts 39
Ne yazık... Seninle uzun bir ömür birlikte olmak uğruna çirkin bir kaktüs olmayı yeğlerdim.
ÇOCUKLUK MÜZESİNDE YETİŞKİN OLMAK by Hilaleasar
ÇOCUKLUK MÜZESİNDE YETİŞKİN OLMAK
Hilaleasar
  • Reads 4,715
  • Votes 507
  • Parts 18
BU KİTAP GERÇEK BİR OLAYDAN ESİNLENİLMİŞ OLUP HİÇBİR KİŞİ, KURUM VE KURULUŞLA İLGİSİ YOKTUR. OKUDUĞUNUZ HER ŞEY TAMAMEM BİR HAYAL ÜRÜNÜDÜR. -YETİŞKİN İÇERİKTİR. 18 YAŞINDAN KÜÇÜKLERN OKUMASI ÖNERİLMEZ
MIH by _Mehsa_
MIH
_Mehsa_
  • Reads 8,836,825
  • Votes 374,406
  • Parts 68
İntikamın kıyafetini hiç merak ettiniz mi? Peki ya bedenini? İntikam,nefretle kararmış lacivert gözlerdi. İntikam,bir kafesin ardına gizlenmiş saldırmayı bekleyen bir bedendi. İntikam, ruhunu kasıp kavuran ateşten, uçsuz bucaksız bir buz kütlesiydi. İntikam, karanlığa ait dünyada Siraç Vuslat demekti. Yer altı dünyasının Azrail'i olarak adlandırılmış bir genç adam . Bir kulübe,bir masumun intikamı. Bir kurul, suçsuz insanların günahkar kuklacıları. Ve karanlığın intikamına boyanmış kör kuyularına düşen, küçük narin bir ışık; Elif! O bir anahtar. Kalbine hiç nefret uğramamış bir umut. İntikamın ilk aydınlığı; Günışığı! Onun bir görevi var. Seveceği adamın tek hedefi olan intikam onu yok etmeden, kalbini açtığı bu adamın cehennemden uzaklaşmasını sağlamak. Cehennem, bir ışık için kör karanlığı affedecek miydi? Yoksa bir türlü Azrail'i azad etmeyen intikam, onu anahtarsız kapılar ardında saklamaya devam mı edecekti? Oysa Allah'ın ol demesiyle bütün kapılar açılırdı! İntikamın ölümü, Günışığının baharını getirecekti...
ZAMAN TRENİ by cceccilia
ZAMAN TRENİ
cceccilia
  • Reads 267,944
  • Votes 23,081
  • Parts 59
2082 yılında suçluları taşıyan, onları tarihin en kötü zamanlarına terk eden bir trende kaderleri görünmez bir iple bağlanmış iki mahkumun hikayesi. Kapak Tasarım: @sewalmoon
Kırık Pençe İzleri by OzgeMeral
Kırık Pençe İzleri
OzgeMeral
  • Reads 181,558
  • Votes 11,194
  • Parts 30
Bana nazik yalanlar söyle Usulca kır kalbimi Pişmanlık kekremsi, kurak bir tat bırakır kursakta Kaybolursan diye ezberle bıraktığın izleri Düştüğümüz karanlıkta yaralarımdan tanı beni Eftalya Gürel; fazla kiloları, başarısız akademik kariyeri ve kötü sosyal ilişkileriyle başarı basamaklarını hızla çıkan dünyaca ünlü keman virtüözü kız kardeşinin aksine ailesinin ayrık otu olarak yaşamını sürdürmektedir. Yarı zamanlı çalıştığı gazetenin bünyesinde haber yapmak için gittiği özel bir davette farkında olmadan kötü kurdun inine girer. Ortadoğunun en tehlikeli tetikçilerinden birisi olan 'Kesik' hatasız çalışmasını öngörülemez tehditlerle titizlikle ilgilenmesine borçludur. Ancak avlamak için peşine düştüğü kızın fotoğraf makinesinde bir sonraki hedefinin resimlerini gördüğünde elindeki kuzunun sandığı kadar masum olmadığını anlar ve onu da sorgulamak için beraberinde götürür. "Beni öldürecek misin?" "Bugün değil." Derler ki; kaçtığımız her savaş bir gün suret kazanır ve en çekici kılıkta karşımıza çıkmaya başlarmış. Hem birbirlerine hem de dışarıda patlak vermek üzere olan savaşa karşı dururken Ofelya'nın ortadan kaybolmasıyla Eftalya kendini geri dönülemez bir şekilde bu karanlık dünyaya kötü kurdun elini tutarak girerken bulur. "Güzellik beyhudedir Eftalya. Ona nasıl baktığına, nasıl algıladığına göre değişir. Sendeyse başka bir şey var; aradığımın farkında bile olmadığım bir şey.." 'İfade edilmemiş duygular asla ölmez, sadece diri diri gömülür ve sonradan daha korkunç şekillerde tezahür ederler.'
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu by ClassicsTR
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
ClassicsTR
  • Reads 78,977
  • Votes 4,465
  • Parts 6
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu'nun kadın kahramanını sadece uzun bir mektubun yazarı olarak tanıyoruz. Kadının hayatı boyunca sevmiş olduğu erkek için kaleme aldığı bu mektubun "gönderen"inin adı yoktur. Mektubun başında tek bir hitap vardır: "Sana, beni asla tanımamış olan sana". Kadın büyük tutkusunu hep bir "bilinmeyen" olarak, yani tek başına yaşamaya razıdır, bu aşk öyküsünde "taraflar" değil, sadece tek bir "taraf" vardır. Böylesine, gerçek anlamda aşk denilebilir mi? Çevirmen: Ahmet Cemal Yayınevi: İş Bankası Kültür Yayınları İlk Baskı Yılı: 2012
KARANLIK SARMAL   (Kitap oldu) by Invictus1408
KARANLIK SARMAL (Kitap oldu)
Invictus1408
  • Reads 964,270
  • Votes 2,626
  • Parts 1
Gel bakalım, ateşle nasıl oynanır göstereyim. Gör bakalım ateş mi seni yakar sen mi ateşi? İki çocuk... İki farklı ülke... Bir kış günü aynı anda dünyaya geldiklerinde, ciğerlerine ilk nefesi de aynı anda çektiler. Birbirlerinden çok uzakta olsalar da, yaşayacakları acıları bilir gibi yine aynı anda ilk çığlıkları duyuldu. Birbirlerinin varlığını dahi bilmeden acı dolu çetin yıllar geçirdiler. Karşılaştıklarında ise; henüz farkında bile olmadıkları bir sarmalın içindelerdi. Bildiklerimiz bir damla, bilmediklerimizse bir okyanus
Lanetli Çırak (Büyücü Serisi-2) by nakkal
Lanetli Çırak (Büyücü Serisi-2)
nakkal
  • Reads 376,840
  • Votes 38,312
  • Parts 73
3.YY, Bilge Druidler zamanı, İskoçya... Rosenwyn'i Beyaz Orman'a bağlayan zincir, Duncan Mckenna tarafından koparıldığında, Druid Mannis'e ulaşmak genç kadının tek hedefi haline gelmişti... "Beni bir hapis hayatına mahkum eden şey o zincir değildi, bedenimdeki bu kontrol edilemez güçtü..." Bir çok insanın elde etmek için çekinmeden ruhunu şeytana satabileceği bu güç, Rosenewyn için kurtulması gereken bir prangadan başka bir şey değildi... "Elimi sürdüğüm her yer ölümün karanlık rengine boyanıyor oysa içimdeki ruh, çiçekler açmak istiyor..." Bu içimizdeki iyilik ve kötülüğün savaşı, Bu umudun ve sabrın hikayesi, Bu imkansız bir aşkın öyküsü... " Özgür olmak istiyorum, çocuklara dokunabilecek ve çiçekleri koklayabilecek kadar özgür...Bana bir yuva ver Duncan Mckenna, karşılığında bu gücü sana vereyim..." Gerçek tarihi mekanlar ve efsanelerden esinlenerek yazılan bu romanda, 3.YY İskoçya'sında, Aşkın ve Büyünün zamanında, Bir kez daha tarihe farklı bir yolculuk yapacaksınız... (Serinin ilk kitabı Orman Büyücüsü'dür.) Kitap kapak tasarımı için "Muallime8272" ye, "sinemmgkce"e ve "sdamlaergenç" e teşekkürler. Hikaye noter onaylı ve tamamen özgün olup, tüm hakları şahsıma aittir. İzinsiz kopyalanması ve ya çalınması halinde, çalan şahıs veya şahıslar hakkında yasal işlem başlatılacaktır.
KIRMIZI GÜLLER ÇABUK SOLAR by ceyzabel
KIRMIZI GÜLLER ÇABUK SOLAR
ceyzabel
  • Reads 849,869
  • Votes 62,649
  • Parts 54
"Ve unutma Zümrüt; tüm çiçekler yavaş yavaş, kırmızı güller çabuk solar." *** 1980 yılının Mayıs ayında, Dilektaşı Mahallesi'ndeki aylardır boş olan daireye genç bir adam taşındı. Tek başınaydı, bir karısı veya çocukları yoktu. Kimseyle konuşmazdı ve soğuk çehresi, tenindeki yanığa benzer farklı renkte izleri, şüpheli hareketleri nedeniyle kimsenin de onunla konuşmaya niyeti pek yoktu. Mahalleli, bu suskun ve gizemli adamın dönemin şartlarını da göz önünde bulundurarak bir Amerikan ajanı olduğuna karar vermişti ve adama kendi aralarında 'Dilsiz Ajan' diye sesleniyorlardı. Zümrüt Ayten Özsoy ise henüz yirmisine yeni basmıştı. Altı çocuklu bir ailenin ikinci çocuğuydu. Hayat hakkında bilgisi bu aileyle ve bu mahalleyle sınırlıydı. Liseyi yarıda bırakmak zorunda kalmıştı, hayata en büyük kızgınlığı da buydu. Hayallerini baltalayan şey yoksulluk ve yoksulluğunun sebebi ise başlarındaki sorumsuz babalarıydı. Çoğunlukla bu kalabalık mahallenin cıvıltısında ömrünün çürüyeceğini ve ailesine rağmen yapayalnız öleceğini düşünürdü. Onun için hayat, ışıltılı bir oyun sahnesiydi ve bu sahne, akşam babası eve geldikten sonra perdelerini kapatarak karanlığa bürünürdü. Ve bir gün Dilsiz Ajan nihayet konuştu. Zümrüt Ayten Özsoy ise hayallerine çok yakın olduğunun henüz farkında değildi. (30.03.2021)
Kanıkara by alraganinsahibesi
Kanıkara
alraganinsahibesi
  • Reads 383,672
  • Votes 27,999
  • Parts 31
Yarkıyısı'ndan tanıdığımız Memed'in hikâyesidir 🌿 Kara Memed'di o, bileği bir kütük kadar kuvvetli, bakışı bir demir kadar sert, sözü hükümdü. Memed sarışındı ama ona gözünün karalığından Kara Memed derler, belki de öfkesinin karanlığından... Ve Memed, hiç görmediği, adını bile bilmediği bir kadına sevdalıdır. Ve bir kış gecesi, kapısı çalınır, evine ve ömrüne bir ateş düşer.