Bests❤️
34 stories
ÖLÜMÜN KORKAK FEDAİSİ  by HaKuGu
HaKuGu
  • WpView
    Reads 650,622
  • WpVote
    Votes 6,693
  • WpPart
    Parts 4
"Papatyalar da yalan söylüyor artık. Aslında beni hiç sevmemiş." Hande Kayla, karanlıkla uğraşmayı meslek edinmiş bir psikolog. Türkiye'nin dört bir yanından gelen psikologları bünyesinde barındıran özel bir kurumda çalışmaktadır. Kurum, günümüzün bilinmeyen hastalıklarını inceleyip yeni tedavi yöntemleri bularak, dünya çapında tanınmayı hedeflemektedir. Bir gün Hande, kendine zarar veren genç bir adamla tanışır. Sessizliği, hüzünlü bakışları ve gizemli karanlığıyla Hande'yi derinden etkiler. Kurum, genci denek olarak kullanmak ister; Hande ise bu fikre karşı çıkar. Ancak kurum ve genç arasında sıkışan Hande, kendini beklemediği olaylar silsilesinin içinde bulur. Papatyalar masum değildir, elma şekeri tatlı değildir, örümcek ağları görünenden fazlasını saklamaktadır. Ve bazen, iyileştirmek istediğin kişi, seni kendi karanlığında boğar.
ZAMANIN ÇİZGİLERİ by biradetmerdumgiriz
biradetmerdumgiriz
  • WpView
    Reads 258,337
  • WpVote
    Votes 19,691
  • WpPart
    Parts 65
Oldukça sıradan bir hayatınız varken dünyanın en önemli görevi size verilseydi ne yapardınız? Hem de bu görevi hayatınızın büyük kısmını zindana çevirmiş bir adamın gençliğiyle üstlendiğinizi öğrenseniz? Zamanda yolculuk yaparken aynı anda yaşadıkları eğlenceli maceraları okumaya hazır mısınız? O zaman sadece salt bilim kurgudan ibaret olmayan; mizahın, aşkın ve maceranın da kapılarını aralayan bu hikayeye hoşgeldiniz! Başlangıç : Nisan 2015 Dipnot: Bu hikayedeki her şey kurgusaldır. Tarihi birkaç bilgi gerçek olsa da yaşananlar tamamen kurgudur. ~WattpadScifiTR listesindedir. Kapak Tasarım: @Elcin_64 Kazanılan yarışmalar: • Yüzde Tebessüm yarışması - Serüvenli hikaye kategorisi • Watty Gözcü
ZAMAN TRENİ by cceccilia
cceccilia
  • WpView
    Reads 269,712
  • WpVote
    Votes 23,342
  • WpPart
    Parts 59
2082 yılında suçluları taşıyan, onları tarihin en kötü zamanlarına terk eden bir trende kaderleri görünmez bir iple bağlanmış iki mahkumun hikayesi. Kapak Tasarım: @sewalmoon
Aynanın Diğer Tarafındakiler by heyqueenbeex
heyqueenbeex
  • WpView
    Reads 541,892
  • WpVote
    Votes 45,517
  • WpPart
    Parts 79
Üniversite öğrencisi Eylem; bol bol gezmeyi, kahkahalarla gülmeyi ve kelebekleri fazlasıyla severken, kitaplardan, yalnızlıktan ve ciddi olan her konudan nefret ederdi. Tarih bölümü öğrencisi olan erkek arkadaşının ısrarıyla bir 17.yüzyıl hükümdarının hayatını konu alan kitabı okumasıyla bazı şeylerin farkına varır. Kitabın baş kahramanı Artun Emir Han'ın kendisiyle birçok ortak noktası olduğunu gören Eylem henüz içindeki tuhaf hisleri bile isimlendiremeden geçirdiği ufak bir kazada bayılır. Uyandığındaysa kendini 1682 yılında bulur. İlk başta olayı anlayamasa da sonradan döneminin en önemli hükümdarı Artun Emir Han ve onun can yoldaşı Eray Paşa'nın hayatını koruyabilecek tek kişi olduğunu fark eder. Kendisine çok uzak olan bu yeni ortamda henüz nasıl hayatta kalacağını bile bilmezken birçok düşmana sahip bu genç hükümdarı nasıl kurtaracağıysa tam bir muammadır. Üstelik bunu yaparken hiç bilmediği tarihi akışa da müdahale etmemesi gerekmektedir tabii dünyayı bir paradoksla yok etmek istemiyorsa!
EŞKIYA by Sitaare
Sitaare
  • WpView
    Reads 2,025,932
  • WpVote
    Votes 93,323
  • WpPart
    Parts 47
Gece boyu izledim; Çadıra düşen gölgesini. Peçesini indirişini, Sigarayı yakışını.. Üfleyişini geceye.. Yer yer çadıra dönüp bakışını.. Nefes alıp verişini.. Gözlerinde hiç korku yoktu, deli cesareti okunuyordu yüzünün her köşesinden. Büyük kalabalıklarda dahi kaybolmayacak bir güce sahipti. Herkese göz gezdirirdiniz de onun duruşu dönüp tekrar bakmanıza neden olurdu. Bu farklılık gizlenemeyecek türdendi. Siyahlara bürünmesi gecede kaybolmasına yetmiyordu. Karanlıklar içinde bir karanlık, ama günden daha aydınlık.. [Gerçek kişi ve olaylarla bağlantısı yoktur. Tarihi bir değer taşımamaktadır ! Yazar Cadillac değil, at sürmek istediği için fi tarihini seçti. ] Tüm hakları saklıdır. ~31.12.2015~
İmrozlu by EsraCanlii
EsraCanlii
  • WpView
    Reads 882,885
  • WpVote
    Votes 83,436
  • WpPart
    Parts 67
Bir ada ve ortada duran iki kişi. Biri Türk biri Yunan. Biri isyancı biri işgalci. Birinde steteskop birinde künye. İkisi birbirine her şey olur. İkisinden birbirine hiçbir şey olmaz. . 1 Eylül 2039'da, kimine göre Gökçeada kimine göre İmroz'dayız. Kimi için acımasız distopya kimi için kaçınılmaz bir sondayız. . İlk bölüm yayın tarihi 5 Temmuz 2023. . Kitapta anlatılan tüm konu, kişi ve olaylar hayal ürünüdür.
Uyumadan Önce Tuttuğum Dilek by AnitaFelipova
AnitaFelipova
  • WpView
    Reads 1,266,032
  • WpVote
    Votes 74,087
  • WpPart
    Parts 47
Bir şeyi çok isteyince, sahiden olur mu?
Üvey Planlar by cevizlisucuksever
cevizlisucuksever
  • WpView
    Reads 939,312
  • WpVote
    Votes 61,895
  • WpPart
    Parts 49
Düşünülmüş her adımın, düşüşleri olacağından bihaber el sıkıştılar.
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,275,885
  • WpVote
    Votes 537,854
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,795,417
  • WpVote
    Votes 192,287
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.