Eserler
11 stories
Ublicity of the book by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 2
  • WpVote
    Votes 1
  • WpPart
    Parts 1
Seven New Roses Evening It is one of the works written by Hamdi Ülker in the field of story and novel.
MUŞMULA by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 88
  • WpVote
    Votes 1
  • WpPart
    Parts 1
Huzurevinin huzursuz kedileri...
YEDİ LEVİN AKŞAMI by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 20
  • WpVote
    Votes 1
  • WpPart
    Parts 1
Size Nevruzu nasıl anlattılar?
Bostan Korkuluğu by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 23
  • WpVote
    Votes 1
  • WpPart
    Parts 1
Bir ana sözü...
DERGAH- İçimdeki Eşkıya by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 80
  • WpVote
    Votes 4
  • WpPart
    Parts 2
...Bir sabah yeni bir güne, çapaklanmış gözlerimi işaret parmaklarımın tersi ile ovuşturarak uyanmıştım. Akşamdan kalma kirli suratımı; taze bir güne, bayram sabahının o gizemli esintisi kardeşi, garip bir hisle birkaç avuç dolusu su çarparak hazırlarken, günün getireceklerinden bihaberdim. Benim kurguladığım hayat başka, feleğin beni sürüklediği serüven ise bambaşkaydı. O gün, türlü hayallerle başladığım günün sonunda, meğer yeni bir hayatın ilk adımlarını atmışım, her şeyden habersiz. Hem de öyle bir serüvendi ki bu, yıllar boyu sürecek, hiçbir hesaba ve ölçüye sığmayacak bir serüven. Delikanlı deliliğimin o zamana kadar bir türlü kontrol altına alamadığım ısrarı ve küçük irademin tetiklediği bir serüven... Dergah- İçimdeki eşkıya- Hamdi Ülker- Kule Kitap Yayınları...
SARIKAMIŞ by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 138
  • WpVote
    Votes 3
  • WpPart
    Parts 1
SARIKAMIŞ Askere gitmemek için bedel ödeyenlere inat, yaşadığı yetmiş yıllık ömrünü gün gün, saat saat bedel ödeyerek geçiren, hayatının sonunda ise yakasında bir Gazi Madalyası bile bulunmayan Anadolu'nun kaybolmuş bir kahramanının, Kara Halil'in hayat hikâyesidir bu roman. Üç kardeşi ile birlikte Sarıkamış Harekâtına katılıp, orada iki kardeşini şehit verdikten sonra ağır yaralı olarak Ruslara esir düşen bir kahramanın Azerbaycan'ın Kazak Rayonunda ve Revan'da geçen günlerinin hikâyesidir bu roman. Birinci Dünya Savaşında yapılan komuta hatalarının ve Enver Paşa'nın kişisel hatalarının Osmanlı'ya nelere mal olduğunu anlatan bir dramdır bu roman. Sadık vatandaşlarla (Ermeniler) Birinci Dünya Savaşı öncesi ve savaş sonrası yaşanan ilginç olayların günümüze yansımasıdır. Anadolu'da iç içe yaşayan iki milletin 93 harbinden sonra nasıl düşman edildikleri, o zamana kadar bir Türk Yurdu olan Revan'ın nasıl Ermenistan yapıldığı ve nasıl Erivan olduğunun hikâyesidir bu roman. Kısacası tarihin karanlık sayfalarında kaybolmaya yüz tutmuş bir dramın hikâyesidir bu roman... Abdurrahim Karakoç 18.09.2010 tarihli Akit Gazetesindeki köşesinde BEDEL'i yazdı... Hamdi ÜLKER Eğitimci-Yazar hamdiulker@hotmail.com
BANA AŞKI ANLATIR MISIN?  by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 63
  • WpVote
    Votes 6
  • WpPart
    Parts 2
BANA AŞKI ANLATIR MISIN? YAZAR: HAMDİ ÜLKER / Tilki kitap yayınları Evli ve hayatını sıkıntılar içerisinde yaşayan bir şair ile yetiştirme yurdunda büyüyüp öğretmen olmuş bir genç kızın Beyoğlu'nda ki türkü barda kesişen hayatları. Her ikisi de bir arayış içerisindeyken birbirlerini bulmuşlardı. Azeri bir kadının onların bakışlarında yakaladığı pozitif enerji ve şairin yazdığı aşk dolu dörtlüklerle aralarında başlayan aşkın, daha sonra birbirlerini tanıdıkça derinleşen boyutlarının hikâyesidir. İnançları ve yüreği arasında bocalayan erkek ile, yetiştirme yurdunda birçok değerden uzak büyümüş ve hayatı sınırsız özgürlük olarak tanımlayan genç kızın duyguları. Arlarındaki inanç ve yaşam tarzı zıtlıklarına rağmen bir türlü engel olamadıkları aşkları. Şairin bu aşkı gizleyemeyip ailesi ile paylaşması sonucunda ailede yaşanan çalkantılar. Toplumda moda haline gelmiş aldatma, metres hayatı ve birçok iğrençliğe rağmen cinsellikten uzak, temiz ve saf bir aşkın hikâyesidir. Bir taraftan ülkemizdeki yetiştirme yurtlarındaki gerçekler irdelenirken diğer taraftan, toplumun derin yarası haline gelmiş aldatma ve sadakatten uzaklaşmanın insan vicdanında açtığı yaralar irdelenmektedir. Aşka yelken açmış iki geminin fırtınalı bir deryada verdiği mücadelenin hikâyesidir. Toplumun değer yargılarında sıkışmış, İnanç ile aşk olgusunun birlikteliğindeki güç ve tezatların sorgulamasıdır. Bir tarafta aile kavramının etkileri içerisinde sıkışan bir insan, Diğer yanda aile kavramından uzak, yetiştirme yurtlarındaki o gizemli dünyadan hayata adım atmış bir insan. Ve bu iki farklı dünyanın, farklı dünyalara yolculuğu... Aşkın sadece cinsellik olmadığının farkına varıp, şairi inançlarına ve ibadetlerine daha çok bağlanmaya yönelten, yetiştirme yurdunda büyümüş genç kızı ise akrabalarını ar
SON CEMREM  by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 125
  • WpVote
    Votes 12
  • WpPart
    Parts 4
Rana İslam Değirmenci SON CEMRE DÜŞENE KADAR "Son Cemre"den yüreğime düşen damlaları yazabilmek, o kadar zor ki... Ama şanslıyım; Hamdi Bey'le hem Munzur hem de Kars ilini görebilmek gibi iki yürekli ve bereketli ortak noktamız var... Munzur'u görmek ve gençlik pınarını Serhat Şehrinde tatmak "Ab-ı Hayat" değil midir? Ondan olacak ki, "Son Cemre"yi anlatabilmek yüreğimin sevinci... Yazar da demiş ya; "ilkler unutulmaz" ve "yüreğin ilk damlaları, damlaların yüreğe bıraktığı o ilk cemreler kaleme alınsaydı" binlerce sayfalık roman olurdu... Aslında, bu kitaptaki her bir hikâyeye yürek dolusu birer roman sığmış. Bunu okuyabilmek hiç de zor değil. Yazar, nasıl mı sığdırabilmiş koskocaman bir hayatı hikâyelere? İşte, ustalık burada: Hikaye, "hayatın her safhasını hafızaya fotoğraflamak"sa; Munzur ve Yazı kardeşliğine erdiğimiz değerli Yazar arkadaşım Hamdi Ülker Bey ,-nam-ı diğer- İnsanlık Onurunu Yücelten "Yürek Dağı, Gönül Damlaları" Adamı, "Son Cemre"nin müşfikliği ve kararlılığı ile, kaleminin ucundan temiz yüreklere damlatmayı başardığı duyguları ve "çağlayan bir nehrin silinmez kesitlerini resmeden" yüreği ile her bir okuyucunun yüreğine; acıdan, rikkatten ve aynı zamanda cesaretten beslenmiş yemyeşil ve bereketli hayatı tattırıyor. Ve resmedilen bu hayat, öylesine bir Dünya ki; okumayı tadan yüreklere "Bana Aşkı Anlatır mısın, İçimdeki Eşkıya?.." dedirttiriyor... Siz bu kitapla, hayatı aşkla anlatan yazarla birlikte "içinizdeki eşkıyaya" kulak verin, olmaz mı?.. Mutlaka, "Son Cemre"yi bulacaksınız... Mevlâm İzin verdiği müddetçe -yani, Son Cemre başlayıp da, yine Son Cemre düşene kadar- kalemin hiç susmasın, "Yazısı"nı yüreği ile yazan Yazar Kardeşim! Bilir misin? Dünya böyle bir yazar okuyabildiği için "Hamd" içinde... Selam ve Duam ile... ANKARA-2013 RANÂ İSLÂM DEĞİRMENCİ EĞİTİMCİ/ ŞA
KARDELENE MEKTUPLAR  by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 133
  • WpVote
    Votes 4
  • WpPart
    Parts 5
KARDELENE MEKTUPLAR "Halikarnas Balıkçısı'nın deyimiyle, Be hey koca yurt! Doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine hüzünlü bulutlarla ıslanmış sevda yurdu, aşk vatanı... Sende doğmak; ve senin acılarına tebessüm edebilmek ne hoş bir duygu. İşte bu yüzden, sana sevdalıyım. Dağlarında bir nefes ömrü açıp ve solan kardelenlere aşığım. Hani bazen insan, karabulutlar gibi dolar lakin rüzgar da esse, kasırgalar da kopsa yağamaz. Kimi zaman ise sabahın umut ışıkları ile taze bir yaprağa düşen çiy damlasından bile nem kapıp kelebekler kadar narin olur ve döke bildiğince döker ya, işte bende öyleyim senin için... Taşlarına, kuşlarına ve bazen de şairin dediği gibi -her bahar yularını kırarcasına coşan sularına- sevdalıyım. Aksakallı Kartal Bahaettin Karakoç'tan ilham aldım. Taşlara, Munzur Kartallarına sevdalı Tahir Erdoğan Şahin'den cesaret aldım ve sana aşk mektupları yazdım, ne olur kabul et!.."
Gökmavi by hamdiulker
hamdiulker
  • WpView
    Reads 50
  • WpVote
    Votes 4
  • WpPart
    Parts 1
GÖKMAVİ "Bir Sevdadır Adıyaman" Roman HAMDİ ÜLKER Doksanlı yılların henüz başıydı. Bir yandan günden güne gerilen Irak - Amerika kavgası, diğer yandan terör örgütünün özellikle kırsaldaki köyleri basıp insanları katlederek kendini kabul ettirme çabaları alabildiğince devam ediyordu. Ve bütün bu olumsuzluklara kulak tıkayıp, biraz da kaderine ram olarak öğretmen olarak atandığı ülkemizin güney illerinden birisinde, Adıyaman'da göreve başlayan yirmili yaşlardaki genç bir öğretmenin hayatı öğrenme ve hayata tutunma çabası... Gökmavi; ülkemizin başının belası haline gelmiş terörün insanların hayatlarını nasıl abluka altına aldığını, bütün bu baskılara inat ayakta kalabilmek için direnen bölge halkının ve onlara hizmet için oralarda bulunan genç bir öğretmenin mücadele hikâyesidir. Gökmavi; devletin yapması gerekenleri ve kucaklamayı bir türlü beceremediği bir halkı kendi kuralları ile kontrol altında tutmaya çalışması ve bunu kabullenemeyen insanların devlete karşı küskünlüklerinin hikâyesidir. Gökmavi; bir yandan bir lokma ekmek hatırına, bir yandan da mecburiyetten dolayı oralarda bulunan genç bir öğretmenin gelecek nesillere ve hatta bütün insanlara ışık tutacak ajandasından günümüze yansıyanların hikâyesidir. Gökmavi; nüfusunun büyük bir kısmını ülkesini, bayrağını seven Kürtlerin oluşturduğu Adıyaman ilinden ülkeye bakışı yansıtan bir hayatın hikâyesidir. Gökmavi; Nemrut Dağı'ndan her sabah doğan güneşin bütün insanlığın üzerine aynı güzellikte doğuşunun hayata kattığı tadın ve mananın hikâyesidir. Kısacası, Gökmavi; gökyüzünün renginin herkes için mavi olduğunun gizemli sırlarının genç bir öğretmenin hayallerde kalan aşkı ile karılıp, sonsuza kadar uzanacak umut ışıklarıyla geleceğe uzanan ve dünyayı çevreleyen ateş çemberine inat kucaklaşan kültürlerin hik