Tutsaktı. Duyguları, hayalleri ve kendisinden üstün gelmiş ırkı esir etmişti onu. Kadındı. İşini yaparken hep kısıtlamış, bakışlara ve küçümsemelere mahrum bırakmıştı onu. Dinlenmemişti. Dikkate alınmamıştı. Haklıydı. Ama kimler sansürlese de düşüncelerini, kapatsa da onu dört duvar arasına bu hiçbir şeyi değiştirmeyecekti. Tutsaktı. Kadındı. Haklıydı. Yıkılmak üzere olan bir dünyada doğmuş, ne konuşmaya ne dinlenmeye zaman bulmuş, hep haklı olmuş ve hep susmuş insanlardı onlar. Dünyanın her köşesinde yok edilmiş hakları, kelepçelenmiş elleri ve bağlanmış ağızları ile savaşın kurbanları. Sadece bir tanesinin uyanışı ile artık sokaklarda tek bir kelime yankılanıyordu, rüzgar fısıldıyordu onu ağaçlara. On yedi günde çökmüş bir dünyayı canlandırmaktı bu. Yıkım ve yok ettiği hayatlar, devrim ve dalga gibi yayılmış etkisi. İşte. İnsanlık yok olmanın eşiğindeyken onu kurtarmak isteyen tek bir varlık vardı. Dilsizlere ses vermişti. Devrim. Öncüsü ise tutsaktı. Kadındı. Haklıydı.

Geçmişinden kanıtlar taşıyan bir dolu adamın hayatlarını elinden alan genç bir kız, beş yaşında gözlerini beyaz bir ışığa açtığında ona söylenen tek şey, yasaların vicdanı olduğuydu. Son on sekiz yılını büyütüldüğü karargahta harcayıp profesyonel bir suikastçi olan Skylar'ın tek amacı, ona verilen bir düzine iş adamını öldürüp intikamını almak ve vicdanını sonsuza dek susturmaktı. Ama yola çıkmadan önce ki akşam, onu büyüten siyahi adamın ve büyüdüğü karargahın sahibinin tamamen farklı amaçlar için suikastçiler yetiştirdiğini tesadüfen öğrendiğinde, tüm işler değişti. Karargaha karşı bir savaş açamazdı, suikastçiliğe adım attığından beri neler olacağını en iyi bilen oydu ama ona verilen yoldan sapıp kendi yoluna bakabilirdi. Bu yüzden karargahtan kaçtı, tesisten ayrıldı ve izini kaybettirmek uğruna hiç durmadan yol aldı. En son yolu, Manhattan'a vardığında burada bir süre kalabileceğini biliyordu. Hayat, Manhattan'da yeniden başlıyordu. Bir Suikastçi olarak. KOD ADI serisinin ilk kitabıdır. Ayrıca, Natasha Romanoff Fan Fiction olarak da geçer.