Bu hikaye sizi yormayacak okumanizi tavsiye ederim... yorumlarinizi da bekliyorum ...Takipte kalin...

Kendine göre anormal hayatı olan bir kızın hayatı

Öz kardeş olmamalarına rağmen kendilerini benimseyen arkadaşlar.

Merhaba ben leyla ve benim kuzen im lulu ve lala fransada doğdum büyüdüm yaşım17 ve babamin isi için buraya yerlesmek zorunda kaldık ve okulumdan ayrıldım için babam beni burdaki fitnat kolejine yazdırcaktı neyse annem kahvaltıyı hazırladı beni bekliyolardı kalktim üstümü giyinip yüzümü yıkayıp hahvaltı yaltıp okula gidiyoduk ki kuzenim lulu ve lala yı gördüm onlarda aynı koleje gidiyol ardı okula gittik ama burası fıransadaki okulum gibi deyildi çünkü burda popilik vardi kuzenim lala ya sordum popilik ne diye oda sen anlamassin diye beni assaliyordu . Ama ben leyla sambu okulda popi olmassam geberiy im demistim zil çaldı derse girdik ben yanım daki kuzenimluluyla oturuyodum oda benim gibi popi ne demek bilmiyodu ama popi olucamıza emindik okulda popi olan iki kişi vardı 1. Si selena diyerise taylor Bunları geçmem kolay olmayacaktı ama gerekirse 3 kuzen popilik içjn savaşırdık ve savaşıcaz . Emindik ögretmen bizi yeni arkadaslarimizla tanistirdi yeni geldimiz için kimse -

Aldıkları piyango biletinin kendilerine çıkmasıyla sevinçten dört köşe olan İnci, Cemre ve Başak'ın unuttuğu bir şey vardır. Bileti talihsiz bir kaza sonucu kaybetmişlerdir. Ve bileti bulmak için şehrin altını üstüne getireceklerdir. Ancak kahramanlarımız o kadar salaklardır ki, bu hiç de kolay olmaz. Başlarına gelen pişmiş tavuğun başına gelmez. En önemlisi de, asla aşık olmam dedikleri adamlara aşık olmaya başlarlar. ©Tüm hakları saklıdır

Babaların işi nedeniyle İstanbula giden 4kuzenin hayatı araba motor,dövüş ve silahta usta olan mafya kızların yeni hayatlarına başlama öyküsüdür aynı evde 4 kuzen babalarından aldıkları onlarca dövüş ve silah eğitimi sayesinde güçlenmiş ve yenilmez olmuşlardır. Babalarının işlerini yürüten dört kız;Kumsal GÜney,Masal Aksoy,Kayra Güneş Karaylı,Rüya Çetin Kumsal Güney:Güneş holdingin tek varisi. Ateş Güneyin kızı mafya dünyasının en kötülerinden olan ve Ares karaylıyla ortak bir mafya,Ateş Güneyden sonraki mafya kızıdır.Kuzenleriyle iyi geçinir,silah ve dövüşlerde profosyeneldir.Babasının işlerine yardım eder. Kayra Güneş Karaylı :Karaylı holdingin tek varisi ve mafya dünyasının en kötülerinden olan Gökhan Karaylının kızı. Dövüşlerde ve silahlarda profosyöneldir. Masal Aksoy:aksoy holdingin tek varisidir.Korhan Aksoyun kızı .Kuzenleriyle iyi geçinir,silah ve dövüşte profesyoneldir. Rüya Çetin:Çetin holdingin tek varisi.Orhan Çetinin kızı .kuzenleriyle iyi geçinir .

İçindeki kocaman boşluk hissiyle yeni bir şehire taşındı, Duru. Bumerang gibi kendini tekrarlayan günlerden biraz olsun kurtulmak istiyordu. Öyle de oldu. Yeni şehir beraberinde gömülü sırları getirdi. Hayatın acımasız gerçekleriyle ilk kez karşılaşan Duru'ya iki kişi destek oldu. Birisi yakışıklı mı, yakışklı; Çağan. Diğeri ise gözlerinde gökyüzünü taşıyan; Atlas. Peki, aşk tek kişilik miydi, Herkese güven olur muydu? İşte bu soruları Duru'ya gelen gizemli mektuplar cevapladı. Duru'nun hayatının yıkılış ve yeniden inşa edilme hikayesi!

■Küfür ve argo kelimeler içerir. Çığır, bana bakıp "Voleybol Katili." diye mırıldandı. "Biraz sonra sadece voleybol katili değil Sığır katili de olacağım." °•°•°•°•°•°•° Gözüm Grinin Elli Tonu kitabına takıldığında "Acaba şunun sonu nasıl bitiyor?" Diye sordum. Yaren benim baktığım yere baktıktan hemen sonra gözlerini başka yere çevirip "Tövbe." Dedi. Kıkırdadım. "Bak şimdi, ben senin önünü kapatayım sen de hemen sonuna bak. Tamam mı?" °•°•°•°•°•°•° Hoca yoklama alırken "Çığır Yaran." İsmine takıldım ve kahkaha attım. Yanımdaki çocukla muhabbet kurmak için "İnsanlar ne isimler koyuyorlar Çığır ne ya sığır gibi." Dedim ve çocuk o an yerin dibine girmemi sağlayacak birşey söyledi. "Burdayım!"

Sevgi mi? Güven mi? "...Yalnızlık, müziğin bile seni dinlemesidir..." Toprağı en derininde saklanılmış olan sırları aramaya çıktık. Sırlar açığa çıkarken, eşelediğimiz toğrağın altında kaldığımızı çok sonra fark ettik. Ne enerjimiz kalmıştı kazdığımız kuyudan çıkmak için, ne de umudumuz... "Beni sevdiğini söyleme, bana sarıl. Bana güvendiğini söyleme, ellerimden tut. Bana âşık olduğunu söyleme, beni öp."